14

47 1 0
                                    

ERDEM'in ANLATIMI İLE....

Su ile Botanik parktan geç bir saate dönmüştük.
Ona karşı bazı şeyleri ima ettiğimde benden uzaklaşmış ve saçma sorular sorarak konuyu değiştirmişti.
Hatta benimle okuldaki hocaların dedikodusunu yapmıştı.
Böylelikle hangi hocalardan uzak durmam gerektiğini öğrenmiş oldum.

Sinan hocadan da bahsetmişti. Yavşak biri olduğunun altını çizmişti.

Hava kararmaya başlamıştı.
Arabayı otobanda sürerken bir tuşa bastım ve arabanın üstü açıldı.

Varlıklı bir aileydik ve ben Hacettepe Üniversitesini kazanınca hediye olarak bu arabayı almışlardı.

"Çok iyiii!!"

Arabanın radyosunu açtığımda İsyankar şarkısı çalıyordu.

Nur ayağa kalkıp ön cama yaslandı.

Saçları uçuşuyordu.
Güneşin yansıdığı gözleri yeşil sarı arasıydı.

Elini tuttum.
Bakışları bana döndü.

"Rüzgar çarpar otur"

Başını sallayıp geri oturdu yerine.

Güzelliğini başkası görmesin.

Daha önce hiç aşık olmamıştım. Sevgilim de olmamıştı çünkü ilk ve son olmalıydı benim için. Aşık olduğum kişi ile sevgili olur ardından evlenirdim.

Su'ya karşı ne hissediyordum bilmiyorum. Yanındayken kalbim hızlanıyordu ama heyecanlanmıyordum. İçimde garip şeyler oluyordu ama anlayamıyordum. Onun ile ilgilenmek yaralarını kendim sarmak istiyordum.

Radyoda çalmaya başlayan şarkı tamda şu halimi temsil ediyordu.

Berk Baysal- Gel Yaralarını Ben Sarayım

Şarkıya eşlik ediyordum ki Su birden radyoyu kapattı.

"Sizin sessiniz daha güzel"

Utandığını hissettim ama şarkıyı söylemeye devam ettim. Aslında eve çoktan gelmiş olmamamız lazımdı ama geziyorduk arabayla.

"Şu yolun kenarında deniz olsaydı daha güzel olmaz mıydı?"

Gösterdiği yere baktım. Otobanda ilerliyorduk yanımızda dükkanlar ve binalar yerine taşları döven bir deniz olsaydı daha güzel olurdu.

"İstanbul'a gittin mi hiç?"

Biraz sessiz kaldı.

"13 yaşımdayken babam ile iş için gitmiştik. Hatta arkadaşları ile tanıştırmıştı beni. Sonra pamuk şeker alıp deniz kenarındaki taşlara oturup yemiştik. Çok güzeldi."

Sesindeki özlemi hissetmiştim.

"Bir gün beraber gideriz belki"

Tepkisini merak edip bir kaç saniye ona baktım.

"Ciddi mi? Gider miyiz? Ne zaman gideriz? Yaz tatili olur mu? Çiçek gelecek mi? Otelde kalırız benim paramda var. Ay çok heyecanlı!"

Ben gülmeye başladığımda utanarak koltuğa sindi.
"Zamanı gelince hepsini cevaplayacağız ve tabi ki yaz tatilinde gideceğiz"

Ellerini mutlulukla birbirine vurdu.
Eve dönerken hava tamamen kararmıştı. Arabayı park edince Su'ya döndüm , uyuyordu. Uzanıp saçlarını dokundum ardından arabadan inip onun tarafına geçtim.

ÖĞRENCİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin