|24| Soyma İşini Daha Çok Seviyorsun Ama Neyse

1.6K 228 68
                                    

Merhaba.

Çok merhaba.

Beş ay boyunca sizi beklettiğim için o kadar mahcup hissediyorum ki, şuraya açıklama yazacak yüzü dahi zor buluyorum şu an. Neden böyle oldu anlamadım da. Sadece yazamadım, içimden gelmedi fakat sevgim de bitmedi. Hâlâ çok seviyorum bu ikiliyi. Ne kadar sevsem de ilham eksikliği çok yaşadım. Özellikle lech ve into it yordu beni.

Beş ay boyunca bekleyen, sürekli sorup duran o bebeklere teşekkür ediyorum🥺🥺 ve asla yb ne zaman sorularından sıkılmadığımı, daralmadığımı da söylemek istiyorum. Aksine beni canlı tutan şeyler bunlar. Bu yüzden çok borçlu hissediyorum bekleyenlere karşı.

Kontrol etmeden atıyorum, genel bir kontrole alacağım final verince.

İyi okumalar dilerim🫶🏻

•••

4 Aralık

Günler, benim tutamayacağım kadar hızlı ve kaçarcasına geçiyordu.

Yorucu değildi, karışık değildi, sarsıntılı hiç değildi... sadece, monotonluk sarmıştı her tarafımı sevgilim dışında. Sabah kalk, kulübe git, antrenman sonrası yine eve git, yine antrenman, yine ev... okul hayatını tamamen bırakmıştım. Antrenmanlara ve çekimlere gitmekten başka işlerle ilgilenmiyordum, kafam bu yüzden biraz rahattı. Yoğun tempoya ne kadar alışık olsam da düzgün ve beni az yoracak rutinlere ihtiyacım olduğunu bu ay fark etmiştim. Daha gençtim, hayatımın en yoğun günleri gelmemişti ve ben biraz da olsa kendime vakit ayırmak istiyordum.

Özellikle de Taehyung'a vakit ayırmak istiyordum. O, hayatımda sevgiyle bağlandığım tek kişiydi. Beni her zaman elinin üstünde tutuyor, tek gözyaşıma kıyamıyor, canım yansa can yakıyordu. Gözlerine baktığımda beni sevdiğini net bir şekilde görmek beni havalara uçuruyordu. Antrenmanları yoğun olsa bile benim yanıma gelecek vakti buluyor, bensiz bir gün geçirmemeye özen gösteriyordu. Hayallerimdeki erkek arkadaş profilini her zaman doldurmayı başarıyordu ve ben bazen ona vakit ayıramadığımda kendimi kötü hissediyordum.

Telafi de ediyordum. Örneğin, günler önce çok önemli bir kulüp yemeği olduğu için akşam yemeği planımızı bozmak zorunda kalmıştım ve tahmin edebileceğim şekilde Taehyung fena bir duvar örmüştü aramıza. Bana da bugün telafi etmek kalmıştı. Bizim aramızda bazı anlar dışında anlayış falan yoktu. İkimiz de dik başlıydık, inatçıydık ve o ne kadar sessiz sakin olsa da tavırları çok keskindi. Onun karakterini zaten yıllardır bildiğimden bu durumlarda nasıl tepkiler vereceğini biliyordum.

Ben ne kadar ilgi bağımlısıysam, o da o kadar karşılıkçıydı. Benimle vakit geçirmemek ona cehennemdi. Onu ekmem, boşlamam onu delirtiyordu. Arada bir deli gibi kavga ediyor, sevişiyor ve önümüze bakıyorduk. Sağlıksızdık, zehir kokusu bazen bizi bunaltıyordu fakat ne kopabilirdim ondan, ne de o benden.

Şimdi bacaklarımın arasına yüzüstü uzanmış, kaslı koluma yanağını yaslamış uyuklarken nasıl bırakabilirdim ki onu? Bugün tatil günümüzdü ve sabah Kim ailesine kahvaltıya davet edilmiştim. Kahvaltı sonrası beni odasına çekmiş, tek laf etmeme izin vermeden kollarımın arasında uykuya dalıvermişti. Sabah büyük ihtimalle alışkanlığından erken uyanmıştı.

Düzenli nefesleri tenime çarparken koyu tonlu saçlarında parmaklarımı gezdiriyordum. Dokunuşlarıma, bende dinlenmesine ihtiyacı vardı. O benden daha çok yoruluyordu, girdiği kulüp ağır antrenmanlar veriyordu ve şirketle de yükümlüydü. Ellerimin altındaki kasları gergin, kaskatıydı. Bu kadar yorulması hiç hoşuma gitmiyordu. Bazen tüm her şeyi bir kenara bırakıp onunla klasik bir hayat yaşamak istiyordum. Dokuz beş çalışmak, küçük bir ev geçindirmek, derslerle kafayı bozmak... öyle bir yaşamımız olsaydı nasıl olurdu diye çok düşünüyordum.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 25 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Super Freaky Boy Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin