Still rivals? [SEKE.]

''Patlamış şeker?''

Smut için minik bir şarkı koydum haberiniz ola

''Kacchan, sen gerçekten de korkağın tekisin.'' Usulca fısıldadı Zümrüt gözlü, kütüphane rafları arasından etrafı gözetleyerek. Boynundaki izleri saklamak için gömleğinin yakasını iyice kaldırmıştı ve kravatını bağlıyordu.

''Hah? Ne zırvalıyorsun yine sen?'' Katsuki'nin ateş saçan gözleri zümrütleri bulduğunda Izuku sırıttı. O da gömleğini düzeltmekle meşguldü.

''Cidden, hep benden etkilenmediğini söylüyorsun. Asıl zırvalayan sensin.'' Biraz karşısındaki sarışını zehirlemek ister gibi konuşuyordu.

''Izuku, sadede gel ne sik söyleyeceksen, yorma beni.'' Sarışın gözlerini devirerek konuştuğunda Izuku'nun kravatını kavradı.

''Daha yeni bağladım bırak.'' Yeşil saçlı çocuk da bu sefer onu taklit ederek gözlerini devirdiğinde Katsuki gülümsedi.

''Sen bir iddiada bulunmak istiyorsun, anladım şimdi.''

Katsuki'nin dudaklarıyla kendi dudaklarını birleştirdiğinde tekrar sırıttı.

''Sen asla inlemezsin mesela değil mi?''

Sarışın yüzünü buruşturdu.

''İnlemek mi? O ne öyle hakaret gibi. Asla.''

''Asla mı?''

''Asla.''

''Hep asla mı?''

''Ömrümün sonuna kadar asla.''

Zümrüt gözlü hızla tekrar karşısındaki dudaklara abandı.

''O zaman inleyeceksin.'' Bunu dediğinde sarışın tamamen dalga geçer gibi ona baktı ve kıkırdadı.

''Aynen. Bence de o bina sana girmeliydi.''

Izuku yalnızca kıkırdadı.

''Aynen aynen, gül sen. Izuku beyefendi beni becerecek, ben de inleyeceğim öyle mi? Rüya gibi.''

Katsuki'nin kehaneti gerçekleşecekti.

(...)

Yenilmişti.

Katsuki Bakugou şuan tamamen kontrol edilebilir bir durumdaydı.

Bacakları arasındaki aletin varlığı onu hiç bu kadar uçuyor gibi hissettirmemişti.

''..Kacchan...''

Izuku onu tamamen kucağına almıştı. Gayriihtiyari ellerini onun boynuna sardı. Aslında şuan isterse kucağından bir hışımla kurtulabilirdi.

Evet, bunu yapabilirdi, yapmalıydı.

Yapacaktı.

Yapması gerekiyordu.

''K-kacchan...''

Evet, tam şu anda gözlerini açmalıydı. Boynuna buseler konduran Izuku, onu bulutların üzerindeymiş gibi hissettirirken. Onu bu kadar etkilemesini izin vermeden.

Zümrüt gözler onu bir hamlede hapsetmişti kendi içinde. Hareket edemezdi. Hayır, edebilirdi. Tam da şuan onun yüzüne bir tane geçirebilirdi. 

Dudakları arasından birkaç inleme daha dökülmesine izin veremezdi.  Kaybetmemişti, kaybetmek üzereydi.

Kaybedecekti.