20|Sarılıyorum.🫂

187 25 126
                                    

Bundan sonraki bölümlerde hüzün yok, sıra kıskançlık, aşk ve tatlı sahnelerde (⁠•⁠‿⁠•⁠) İyi okumalar.❤️

"Selam." Hafifçe Felix ve Changbin'in elini sıktı. Changbin de gülümseyerek karşılık verdiğinde Felix hoşnutsuz bir şekilde sıkmıştı elini.

"Gelmediler mi daha?" Havalimanında koltuklara oturan ikilinin yanına oturdu.

"Geldiler ama lavaboya gittiler az önce. Seungmin'in midesi iyi değil pek."

Changbin'in söyledikleriyle ona döndü endişeyle.

"Neden, yediği bir şey mi dokundu? Çağıralım,hastaneye gidelim."

Changbin omuz silktiğinde onun yanında oturan Felix hafifçe öne eğilip Chan'a baktı.

"Midesini bulandıran yemek değil merak etme."

"Felix." Changbin uyarmış Felix ise ters bakışlar atarak susmuştu. Chan arkasına yaslandı.

Bu 3 ay boyunca, koskoca yaz döneminde Seungmin'in az da olsa rahatlayacağını düşünmüştü. Sarhoş olduğu geceden sonra birkaç kez konuşmuşlar ama Seungmin'in o geceyi hatırlamadığını fark edince susmuştu. Midesi hakkında da hiçbir şey dememişti ayrıca. Hep iyi olduğunu, iyi hissettiğini söylüyordu Chan'a. Bu yüzden endişelenmişti işte, ülkeye gelir gelmez sevdiği çocuğun mide bulantısı yüzünden lavabodan çıkamadığını öğrenmek içinde büyük bir hayal kırıklığına sebep olmuştu. Endişeliydi.

Hafifçe bacağını sallayıp ileriye bakarken gelen Hyunjin'i görmesiyle bakışlarını oraya çevirdi. Hyunjin yanlarına yaklaştığında Changbin sordu.

"İyi mi? Hastaneye gidelim isterse, gerçi işe yaramıyor ama."

Changbin'i dinlemeden Chan'a ters bakışlar atıyordu. Chan da ona aynı sertlikle bakarken Felix ofladı.

"Daha iyi hyung." Changbin'e döndü. "Valizleri almaya gitseniz olur mu? Siz otoparka gidin biz de geliriz birkaç dakikaya."

Changbin ve Felix onayladığında Hyunjin Chan'a bakma gereği duymadan arkasını dönüp yürümeye başladı.

Chan gerçekten sinirleniyordu. O da Seungmin için endişeliydi ama Hyunjin'in bu tavırlarından bıkmıştı. Seungmin'i çok özlemişti ve şu an kötü olduğunu bilmek bile onu mahvediyordu. Hyunjin'in peşinden gitmek için, Seungmin'i görmek için bir adım ileri attığında Changbin durdurdu.

"Gitme, bir de Hyunjin ile uğraşmayalım."

Chan yerinde durup Changbin'e döndü. "Görmek istiyorum."

Felix sadece kendi duyabileceği seste taklit etmiş Changbin ise Chan'ı ikna etmişti. Beraber valizleri almak için ilerlediklerinde tuvaletteki durumlar bambaşkaydı.

"Midemde bir şey kalmadı ki." dedi Seungmin kilitlediği lavaboda eğilmiş haldeyken.

"Daha iyi misin? Hadi gel bi elini yüzünü yıka."

"Mide bulantım geçmedi Jeong. Midemde bir şey kalmadı ama hâ-." Sözüne bitiremeden bir mide bulantısı daha bastırdığında sustu. O sırada Hyunjin tekrar lavaboya girmişti.

"Valizleri almaya gittiler, Seung iyi misin lan? Kapıyı açsana."

Seungmin derin nefesler aldığı için konuşmamayı tercih etti. Midesi öyle bulanıyordu ki hayat kalitesi tamamen mahvolmuştu. Uçakta da bir kez kusmuştu ve iner inmez kendini yine lavabo da bulmuştu.

Feci panik yapıyordu, mide bulantısı geldiğinde sanki tam kafasının üzerinde kara bir bulut dolanıyor gibi hissediyor kendini evrenden soyutlanmış olarak görüyordu.

Cingulomania' |ChanminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin