Neyi, nasıl ,yapmamız gerektiğini bize kim öğretirdi ? Annemiz belki babamız annesi tarafından annesiz bırakılan bir kız nasıl savaşırdı? Ayakları geriye giderken ileriye bir adım nasıl atardı?
Şimdi babasıda yoktu yanında kime soracaktı ne yapacağını?
Büsbütün yalnızdı artık büsbütün terkedilmiş..Elimdeki mektupla ne yapacağımı bilmiyordum,evin altını üstüne getirmiştim fakat babamın yerini bildiğimi iddia ettiği belleği bulamamıştım.
Babamın odasında bulunan kasanın önüne oturmuş bütün şifre ihtimallerini denemiş,kasayı bloke etmiştim. Aferim bana değil mi? Elimdeki tek ihtimal artık yoktu.Yarın ilk işim bu kasayı bilirkişiye götürüp açtırmak olacaktı.
Şimdi elimi yüzümü yıkayıp biraz rahatlamam lazım,banyoya geçip elimi yüzümü yıkadım o sırada içeriden bir ses duydum büyük ihtimalle bir bardak kırılma sesiydi.
Salak mısın Erna? Evde senden başka kimse yok ki. Babam, babam gelmiş olmalıydı,içeriye koşar adım geldiğimde neredeyse benim cüssemin iki katı yüzünde büyükçe bir bıçak izi olan bu adam;çığlık atmama sebeb olmuştu. Kolumdan tutulup ağzıma bastırılan bu değişik kokulu mendil sayesinde artık çığlık atamıyordum ve bilincim yavaş yavaş kapandı.Yazardan
Kocaman ucube bir yerde kokulu bir su akıntısının hemen yanında bulunan bu depoya getirmişlerdi Erna'yı.Henüz onlarda bilmiyordu kaybecek hiçbir şeyi olmayan bu kızı ölümle tehdit etmek bir işe yaramayacaktı.
Deponun orta yerinde elleri ve ayakları bağlı bir şekilde sandalye de baygın yatan Erna kendine gelmeye başlamış olmalı ki homurdanır gibi sesler çıkarmaya başlamıştı.
Yine Ernaya göre rüya ama aslında kabustan ibaret olan dehşet verici olayları görüyor olsa gerekti, umutsuz ama halinden memnun gibi duruyordu.
ERNA
Herzaman ki gibi annem, ablam ve ben alışverişe çıkmıştık.Markete gidip evin ihtiyaçlarını aldıktan sonra eve döndük.Ablam dinleneceğini söyleyip odasına geçmişti.Annemle ben eşyaları yerleştirdik ,bugün benim doğum günümdü,13 Mart benim en mutlu günümdü.
Babamın eve gelmesini heyecanla bekliyorum,biliyorum birazdan elinde pasta ile gelecek ve tek değerli hissettiğim o gün anlam kazanacaktı.Fakat ne ben ne de 7 yaşında ki Erna onun için o günün lanetlerle dolu olacağını bilmiyordu.
Babamı beklerken ablamın odasına gidip onunla çizim yapmak istemiştim,odaya girdiğimde gördüğüm manzara beni dehşete soktu. Seslendim 7 yaşındaki o halime sakın sen girme odaya,ömür boyu bu yükün altında ezileceksin! lakin pek etkili olduğum söylenemezdi.
İçeri girdiğim de ablam kanlar içinde yerde yatıyor iki bileğinden oluk oluk kan akıyordu. Yerler bir su birikintisi gibi kanla dolmuştu ,attığım çığlık o denli şiddetliydi ki o gün bile ciğerim parçalanmış gibiydi , 7 yaşındaki o halim bile sanki ne olduğunu çok iyi anlamıştı. Annem odaya geldi bağırmaya ve ağlamaya başlamıştı.
Bu bir rüyaydı değil mi ? Annemle olan en mutlu ve artık en mutsuz günlerimin hem rüyası hem kabusu ,annemin beni o gün içinde, terk edeceğini bilmediğim o mutlu ama sonu hüsran olan bir rüya, kabus....
Kafamdan aşağı boşaltılan buz gibi su sayesinde bu kabustan her sabah uyandığım gibi şu anda uyanmıştım.Sahi neredeydim? En son ne olmuştu ya?
Kafamı toplamam bir kaç saniyemi aldı.Kaçırılmıştım.Evet evet tam olarak bu . Ne ? Kaçırıldım mı? Avazım çıktığı kadar çığlık atıyordum, çığlık atmayı kes Erna .İç sesimdi bu.
Çığlık atmayı bırakıp Kafamı kaldırdım karşımda 3 adam yüzünü buruşturarak bana bakıyorlar. Gayet tabi bir durum deli gibi zıvanadan çıkmışcasına çığlık atmıştım.
İçlerinden beni kaçıran yüzü kesik olan adam bana doğru bir adım atıp
"Belleği ver ,seni bırakalım."dedi.
" Bellek bende değil olsa bile size vermem" dedim.
" O halde seninde sonun baban gibi olur"
Ne demişti sonun mu? Babama bir şey mi olmuştu?
" Babam mı ? Ne oldu ona ? Ne yaptınız ona?" Dedim.
Gözlerim dolmuştu ,babam ölmüş müydü ? Nolur Allahım babamı da alma benden o bende kalsın. Bu adamların karşısında ağlamayacaktım,buradan kurtulmanın bir yolunu bulmalıyım.
"Sen söyler misin ? Yoksa biz mi seni konuşturalım?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖLGENİN KÜLLERİ
Fiksi Remaja"Sevgiden mahcubum ben nasıl halledilir ki böyle bir sorun ,sevilmekten yara alan insan nasıl ayaklanır söylesene bu nasıl çözülür ?" Hatem gözlerimin içine bakıyordu.İlk defa bu kadar nettim ona karşı.Umudunu yitirmiş olacak arkasına dönüp yavaş ad...