Bölüm 16: Bilinmeyen İntikam

2K 119 160
                                    

Herkese merhabaa

Yeni bölümle sizlerleyim

Biraz gizem, biraz aksiyon ile yeni bölüm sizi bekliyor

Satır aralarında tepkilerinizi yazmayı unutmayın. O yorumlar beni çok keyiflendiriyor.

Düşünceleriniz önemli.

Yıldıza basmayı da unutmayınn

Yazım hatası olabilirr

İyi okumlaar

Kılıç, "İklil." Dedi. Bir ona bir kadına bakıyordum. Kadının yüzünde alaycı bir sırıtış vardı. Bu daha da sinirlenmeme sebep olmuştu.

"Ne oluyor burada?" Dedim sesimi biraz yükselterek.

"Anlatacağ-" dedi Kılıç.

"Ben Serra canım. Kılıç'ın eski sevgilisi olan. Kılıç'ı görmeye geldim." Dedi ve bana elini uzattı. Kısa, küçük bir şeydi. Serra demesiyle sanki başımdan aşağı kaynar sular döküldü. Bu o Serra'aydı. Buraya ne yüzle gelmişti?

"Ne diyorsun sen be?" Dedim ve içeri girerek üstüne yürüdüm. Kılıç kolumdan tuttu.

"İklil gel güzelim, anlatacağım ben sana." Dedi Kılıç sakince. Ben sakin değildim. Kolumu hızla çektim. "Bırak kolumu! Hiç birşey anlatma bana." Dedim işaret parmağımı doğrultarak.

"Dinleseydin keşke canım ya." Dedi Serra. Ağzını yayarak konuşması ayrı sinir bozucuydu.

"Sen hala konuşuyormusun lan." Dedim ve tekrar üstüne yürüdüm. "Bak, Serra mısın nesin. Seni evimde istemiyorum, anladın mı?"

"Kılıç istiyor belki." Dedi göz devirerek.

"Şansını daha fazla zorlayacak mısın, yoksa ben seni kapı dışarı mı edeyim?" Dedim kollarımı birbirine bağlayıp. Şuan fazla sinirliydim. Bu Serra denilen cadı karşımda durdukça sakin olamayacaktım.

"Zorlarsam ne olur?" Dedi. Gözlerimi kapatıp derin bir nefes aldım.

"Ben seni uyardım." Dedim.

"İklil." Dedi Kılıç birşey olacağını anlayarak. Ancak beni durduramadı. Çünkü şuan Serra'nın saçına yapışmıştım bile.

Saçından sıkıca tutuyordum, o ise çığlık atıyordu. "Seni uyardım! Hangi yüzle geliyorsun evimize!" Dedim ve kapının dışına çıkararak sürükledim.

"İklil, dur lütfen. Sakin ol. Sandığın gibi değil." Diyerek Kılıç peşimden geldi.

"Sen sakın konuşma!" Diyerek ona da bağırdım. Serra'nın saçını bırakmadan merdivenlerden teker teker sürükledim. Apartmanın dışına çıkardım. Bütün bina Serra'nın çığlıklarını duymuştu.

"Dur lütfen, canım acıyor!" Demesine rağmen saçını bırakmadım. Apartmanın bahçesinden de çıkardıktan sonra hızla yere savurdum onu. Yere düştüğünde acıyla saçlarını tuttu.

"Bir daha seni burada görmeyeceğim! Anladın mı? Anladın mı beni!" Dedim ve bir kez daha saçına yapıştım.

"A-nladım, gelmeyeceğim." Dedi.

"Şimdi buradan siktir olup git!" Dedim saçını bırakıp arkamı döndüm. Ağzımı bozdurmuştu. Kılıç beni sırıtarak izliyordu. Galiba son gülüşü olacaktı.

"İklil." Dedi tekrar bana.

"Çekil önümden!" Dedim ve apartmana girip üst kata çıktım. Kılıç hala peşimdeydi. İçeri girdim ve yatak odasına geçtim. Ellerimi saçlarıma daldırdım. Hala anlayamıyordum, beynim almıyordu.

ÇİÇEKTEN TAÇHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin