'7

14 6 35
                                    

"Eee Hyunjin? Konuşacak mısın artık?"

Yaklaşık 15 dakikadır, Hyunjin'in beni çağırmasının sebebini dinlemeyi bekliyordum.

O ise sadece camdan dışarıya bakıyordu, parmaklarının arasındaki çakmağı belki de yüzüncü kez çeviriyordu.

"Hyung."

"Efendim Hyunjin?"

Bıkkın sesime karşılık kıkırtısını işittim, pis pis sırıtıyordu.

"Sen zeki bir adamsın, bunu kabul etmeliyim."

Anlamaz gözlerle bakmayı sürdürürken çakmağını masaya fırlattı ve karşıma dikildi, onunkiyle neredeyse aynı boyda olan bedenimde gezindi delici bakışları.

"Ama şu olanlara bakınca, ne kadar aptalsın baksana. Hala hiçbir şeyden şüphelenmeden, güllük gülistanlık yaşamaya çalışıyorsun; gözüne bir şeyler batmıyor mu?"

"Ne?"

"Ah, anladım sana daha detaylı mı anlatmalıyım? Üzgünüm hyung, beynini kullanmayı reddettiğini unuttum."

Ukala tavırları canımı sıkıyordu.

Derince iç çekti, bir süre sadece gözlerini odada gezdirdi. En son gözlerime odaklanıp;

"Jisung aradığımız katil hyung."

4 kelime, 26 harf ve 1 dağınık zihin.

"Neyden bahsediyorsun sen?"

"Hadi ama! İlla kanıtlarla mı gelmem gerekiyor? Bana inanmıyorsun, neden hep günah keçisi benim ha?"

Kendimi sandalyeye bıraktım, dizlerim daha fazla bedenimi taşıyamıyordu.

Hyunjin büyük panonun diğer tarafını çevirdi, panonun çevresinde yakın zamanda incelediğimiz tesadüfi şeyler olan cinayetler, tam ortada da Jisung'un vesikalık bir fotoğrafı vardı.

Ardından derin bir nefes alıp,

"Bak hyung, kesmeden dinleyeceksin ve işin sonunda haklı olduğumu anlayacaksın."

Dinlemek istemesem de, Jisung'un suçlu olmadığını biliyordum ancak yine de Hyunjin'in ne zırvalayacağını  merak ediyordu.

"Seninle incelediğimiz cinayetlere bak, hepsinde 6 rakamı var. 6 Parça, 6 bıçak izi gibi. Hepsinden önemlisi, hepsinin üstünde M harfi var."

Ben hala dik dik Hyunjin'e bakmayı sürdürürken, o da anlattıklarına devam etti.

"Senin ismin ne? Minho, hepsinde M harfi var. Tamam her şeye tesadüf de, 6 rakamına da. Ama Bu M mevzusu tesadüf değil hyung."

Derin bir nefesin ardından, ayarlamaya uğraşmadığım sesimle.

"Amacın canımı yakmak değil mi? Yıllarca ne acı çektiğimi sen bilmiyor musun Hyunjin! Biliyorsun, köpek gibi biliyorsun hem de! Tek Minho ya da ismi M harfi ile başlayan tek insan ben miyim Kore'de? Başka bir uyruktan da olabilir, ayrıca ne bu Jisung nefreti?"

Hyunjin bunları beklemiyordu. Fazla ağır konuşmuş olabilirdim, ama sabrımın bir sınırı vardı. Aynı şekilde bağırarak elindeki kalemi göğsüme bastırdı,

"Söylesene, neden Jisung ortaya tekrar çıktıktan sonra cinayetler kesildi? Bunu açıklasana!"

Bi' saniye, bu gerçekten mantıklı gelmişti.

"Susarsın tabi! Ayrıca neden hep ben suçluyum, neden hep Hwang Hyunjin saçmalıyor, hatalı, suçlu ya da abartıyor! Hwang Hyunjin rezalet biri ve sadece insanların mutsuz olmasını istiyor öyle değil mi?"

Blood, Sweat And Tears Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin