Evet bugün günlerden anneler günü. Bugün ilk bölümü yayınladım. İkinci bölümde bugün geldi. Çünkü birinci bölümde pek bir şey anlamadığınızı düşündüm. Bu arada lütfen yıldıza basın.
Ben küçüklükten beri dik durmaya çalıştım ve başardım.
Babam,annem, abim varken bilerek dik durmazdım ama onlar gittikten sonra zorunda kaldım. Kardeşlerim; Renas ve Gülistan için. Renas ilkokula giderken ben ortaokuldaydım; Gülistan ise kundaktaki bebekti ailemi kaybettiğimde.
Zor zamanlar geçirdim ama yıkılmadım. Yıkılmamam gerekti. Okuldan eve geldikten sonra Renas'ın ödevlerine kucağımdaki Gülistan ile yardım ediyordum. Yardım eden elbette oluyordu ama Gülistan bende fazla ağlamıyordu. Renas ise diğerleri gibi benim de onu bırakacağımı düşünüyordu. Halam sağ olsun bize her türlü yardım ediyordu , yanımıza gidip geliyordu.
Evdeki hizmetlilerden Züleyha abla ben yokken , hastayken ya da başka bir şeyde onlara bakıyordu. Ona bazen anne diyorum çünkü bir vakit annemin sütü kesildiğinde beni emzirmiş. Benim ona anne dememle Renas ve Gülistan 'da bazen "anne" der.
Şimdi ise yüzümdeki püsküllü peçeyi düzeltip ve konağın kapısını hiddetle açtım. Rohat'ın dediğine göre erkekler en aşağıdaki terasta, kadınlar ise hemen bir üst terastaymış. Korumaları adamlarım hallederken, hızlıca merdivende yukarı çıkmaya başladım. Terasa ulaştığımda bütün ağaları toplanmış; bir köşede Arslanoğlu kızını ve diğer bir köşede olan ,ağzı, yüzü kan içinde olan kardeşimi gördüm.
Bardaktan boşalırcasına onlara püskürdüm:
"Siz ne ettiğinizi zannedersiniz? Hangi hakla benim kardeşim hakkında hüküm verirsiniz? "
"Biz doğru olanı ederiz. Arslanoğlu Aşireti'nin ağası olarak hükmün infaz olmasını isterim." ,dedi Kerem Mir Ağa. Kardeşini nasıl düşünmez anlamam. Sadece benim kardeşim değil onun kardeşide ölecekti.
Sesler bir anda çoğaldı!"Ağalar ve Karadağ Aşireti'nin hanımağası,dedi bapir sonda bana doğru, susun ve sende buyur geç, oturasın."
Küçüklüğümde kendisinden eğitim aldığımı bilen o , ben ve bir kaç kişi. Beni kızı gibi gören o adam.
"Olmaz Bapir! Ben kardeşimi infaz edilmesine izin vermem. Bacımın da berdel edilmesine." ,dedim
"Ya nasıl kapanacak bu dava ? İnfaz edilmeyecek, berdel olmayacak ya ne olacak?!" ,dedi Baver Ağa. Belli ki Arslanoğlu ağaları hâlâ sinirlidir yoksa ne diye gözlerinden sakındığı kardeşlerini ateşe atsın.
Yukarı bir an baktım . Başta Gülistan'ı , yanında halamı ve diğer hanımağaları gördüm. Bir de onu gördüm, yaramı. Mutluydu. Başım sıkıştığı için. Tekrar önüme baktım. İlk olarak Arslanoğlu kızını sonra kardeşime baktım. Ardından herkese:" Unutmayasınız ki ölen sadece benim kardeşim olmayacak!"
"Öyle iki aşiret arsında kan davası olmaması için ben berdel olmasını isterim." , dedi ağalardan biri.
"Ya kiminle berdel olacak? Oğullarımın hepsi evlidir." ,dedi Botan Ağa.
"Kiminle olacak! Baver Ağa'nın çocuğu vardır. Rüzgar Ağa ise yeni evlidir . Geriye Mir Ağa kalır. O da evlidir ama çocuğu 2 yıldır olmaz! " , dedi diğer ağa.
Bapir ise herkesi tek tek dinledi. Ben hâlâ ayaktaydım. Çoğunluk berdel kararı deyince Kerem Mir;
"Olmaz ben kabul etmiyorum! Karımın üstüne kuma getirmem!" ,dedi.
Sanki ben isterdim berdel olmasını ama görünen o ki berdeli kabul etmem gerekecek." Benim kızımın üstüne kuma gelemez!"dedi Hasan Ağa.
Bapir:
"Çoğu kişinin kararı ile berdel hükmü verilmiştir. Berdel Kerem Mir Ağa ile yapılacak. Sen mi yoksa bacın Gülistan mi? Karar veresin. ", son sözlerini bana bakarak söyledi.
O sırada Gülistan'ın hemen aşağı indiğini gördüm. Ezgi de hemen onun kolundan yakalayıp durdurdu. Sonra Renas'a baktım dik durmakta zorlanırdı. Sonra "YENİ" gelinimize baktım -Defne Yağmur- yorulduğu belliydi. Arada bir karnına dokunuyordu. Umarım düşündüğüm şey değildir. Gülistan'ın konuşmasıyla ona döndüm.
"Abla yapma! Hani ben okuyacaktım. Hani arkamdaydın. Sen abimi de kurtarırsın. " ,dedi . Kendisini hüküm için söyleyeceğimi düşünüyordu. Ben o kadar bencil miyim diye kendimi sorguladım. Sonra Renas'a döndüm "yapma" der gibi ağzını oynattı. Neyi yapmayayım? Sanki berdelden geri döneceğimi düşünmüşte yapmamamı ister gibi. Ya da ben öyle kuruyorum.
"Abla bir şey de!",diye ağlayarak konuştu Gülistan.
Ben onlar için canımı veririm. Bedenimi satsam ne olur ki. Ben ablayım. Çocuk doğurmadan küçük yaşımda anne oldum. Gülistan'ın ilk sözü anneydi, ama anneme değil bana söyledi. Renas ağladığında, düştüğünde, kavga ettiğinde ben yanındaydım. Abim Şiyar ya da babam değil. Çok düşünmem anlamsızdı ve kararımı söyledim.
"Berdel olacak ama benimle!",dedim. Arkamda rahatlamış bir nefes alış veriş sesi geldi. Gülistan'dı. Defne Yağmur ile Renas'a baktım birbirleriyle bakışıyorlardı. Sonra yukarı baktım , halamın o al yanakları gözyaşlarıyla ıslanıyordu. Arslanoğlu hanımları dik duruyordu . Ama Dilan; kuması olacağım kadın,yaram sırtımdaki bıçakların sahibi. O ağlıyordu.
Hevi (kuma) bir kadının mezarı , diğer kadının ölümü. Hiç bir kadın isteyerek kuma olmaz. Ben Hebun, isteyerek kuma oldum. Kardeşlerim için.
" Bunun bedelini ödeyeceksin. Berdel olacak ama kardeşimin istemesinden düğününe kadar her şeyi tam olacak. Sen ise tek bir şeyin dahi olmayacak. Gelinlik dahi giymeyeceksin.", dedi Kerem Mir bana doğru.
"Kabulümdür. ", dedim zor çıkan sesimle.
Böylelikle bir hayalimin de sonuna geldim . Allı şallı bir düğünü bırak gelinlikle o konağa bile giremem onu anladım. Ama kardeşiminki tam olacak ona şükrederim.
Konaktan bir hışımla çıktım ve arabaya bindim. Rohat ise yanıma bindi. "Bunu neden yaptın Hebun? Neden kendini yaktın?"
"Çık Rohat. Arabadan in."
"Seni yalnız bırakmam! " ,dedi .
" Ama ben yalnız kalmak istiyorum. Bir daha tekrar etmeyeyim. Çık! "
"Çok sakinsin ve beni korkutuyorsun Hebun. Kendine dikkat et !" ,dedi ve arabadan indi. Bana zorluk çıkarmadığı için mutluydum.
Arabayı ıssız tepelerden birine sürdüm. Küçükken babamla beraber giderdik. Gülmek ,eğlenmek için. Şimdi tek başıma gelir , huzuru aramak, bazen ağlamak ve dinlenmek için.
Bu sefer de ağlamak için.
Hebunumm yaralı kuşum. Ama bir o kadar da güçlü. Bölüm hakkında ne düşünüyorsunuz? İlk bir kaç bölüm kısa olacak ama umarım uzun bölümler de paylaşabilirim.
Bu arada lütfen yıldıza tıklayın ve yorum yapın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZEHİRLİ AŞK
Ficção Geral" Kimseye güvenmemeyi, en çok güvendiğim insandan öğrendim. " Tanıtımı okuyup diğer bölümlere de destek olursanız sevinirim. Buraya yazacak bir şey bulamadım. -Aşiret kurgusu-