BÖLÜM-5 ( PART-2 )

67 8 2
                                    

    Herkese merhaba. Yeni bir bölüm ile karşınızdayım.
Sınavlarım çok şükür ki geçen hafta bitti.

   Bu aralar yeni bölüm atmayı düşünmüyordum aslında. Çünkü oy sayısı çok az ve yorum hiç yok. İlk bolümler vardı ama şimdi hiç yok. Sanki bölümü beğenmiyorsunuz gibi geliyor.

Motivasyonum düşüyor. Böyle giderse yazmayı bırakacağım galiba.

    Evet bu öylesine yazdığım bir kurguydu ama... İnsan işte kararları sabit kalmayabilir.

    Neyse bu bölümde fazla veya çok farklı bir şey yok bir dahaki bölümde, önceki bölümde bahsettiğim Hebun'un arkadaşlarının düğünü. Daha sonraki bölümde ise berdel evliliği olacak -Renas & Defne Yağmur-.
   İnşallah tamamlayabilirim .


"Bana öyle bir ders verdin ki hayal kurarken
bile haddimi biliyorum. "

 
  Hebun daldığı geçmişinden kurtularak Zana Hanım'a döndü. İçi huzursuzluk hissiyle dolmaya başlamıştı.

    "Bunun sebebi sadece beni ilgilendirir.",dedi Hebun.

    "Elbette. Lakin benim de bilmem gerekli. Neden taktın? Evlendikten sonra çıkaracak mısın? Bunları da bilmek benim de hakkım. Ayrıca kocan elbet bir gün sana bunun nedenini soracak. O zaman ne diyeceksin? Bana dediğin gibi ,bu sadece beni ilgilendirir mi diyeceksin? Ben seni zorlamak istemem ama vakti geldiğinde her şey açığa çıkacak. O zaman arkanda durmam için bir neden gerekli. Karar sana kalmıştır. ",dedi şiveli konuşarak.

    "Doğru dersiniz ama bunu anlatmak benim için zordur Zana Hanım."

    "Sakin ol ve anlat. Ben seni dikkatlice dinlerim. Kötü olursan anlatmayı bırakasın.",dedi Zana Hanım. Duyacaklarından korkuyordu.

    Hebun başından geçenleri bir bir anlattı. Sanki o günü tekrar yaşarmış gibi nefesi kesilir gibi oldu. Ya da çığlık atmak istedi. Biri onu görsün istedi.

    "İşte böyle Zana Hanım. Sabah farklı bir Hebundum. Sizden isteğim bunu kimseye anlatmayın. "

    "Bunu kimseye anlatmam ama sen çok güçlü bir kadınsın. O küçücük yaşında bunları yaşaman... anneni, babanı ve abini kaybetmişsin. Sonra kundaktaki bacın Gülistan 'a , okula daha yeni alışmış olan Renas'a hem annelik hem de babalık yapmışsın. Yetmemiş gibi onları korumak için, onların hayatı kararmasın diye kendi hayatını kararttın. Sen benim gördüğüm en güçlü kadınlardan birisin. Senin gibi bir gelinim olsun isterdim. Oldu da.
    Berfin mesela. Onca kadının hayatını kurtaran bir avukat. Halin de öyle ama kendini göstermez. Bir kadın söz konusu oldu mu nerde olduğuna bakmaz sözün son noktasını koyar. Ha bir de sen artık. Böyle olmasaydı keşke ama olan oldu. Kaderde bu varmış. Sen de Berfin ve Halin gibi gelinim değil kızımsın bunu bil.",dedi Zana Hanım , Hebun'un masadaki elini tutarak.

    Hebun uzun zamandır anne sevgisini tatmadığı için duygusallaşmıştı.

Gözleri dolu dolu Zana Hanım'ın elini tuttu ve başını salladı.

    "Sağ olun Zana Hanım. Ben artık konağa gideyim. Fazla geç olmadan."

    "Elbette kızım. Ben de kalkayım. Ammaaa, dedi uzatarak, bana anne dersen daha çok mutlu olurum. Yüzüne gelirsek ne vakit açmak istersen o vakit aç. Ben her daim yanında olacam.",demişti anne edasıyla.

ZEHİRLİ AŞK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin