Merhaba arkadaşlarrr. Bu bölümü birazz geç attım kusuruma bakmayın öncelikle. Çünkü aynı anda sınava da hazırlandığım için biraz aksamalar oluyor. Şimdiden anlayışınız için teşekkür ediyorum.
Sizce geçen bölüm nasıldı ve bu bölümde bizi neler bekliyor?
Fikirlerinizi belirtmeyi unutmayın.
Yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum sabırsızlıkla umarım seversinizzzz.
Hadi başlayalımmmm💫💫
O kadar çok yorulmuştum ki. Kapının kilit sesiyle gözlerim aralandı. Gözümü tamamen açtığımda kapı çoktan üzerime kilitlenmişti. Ve kapının önünde bir yemek tableti duruyordu. Sanırım akşam yemeğiydi. Ne kadar uyuduğumu bilmiyordum ama hâlâ yorgunluktan ölüyordum. Başımda hafif bir dönme vardı. Yatakta doğruldum yavaşça. Gözüm yastığın kenarındaki katlanmış halde duran kağıda çarptı. Ben onu ne ara katlamıştım ve ne ara uyumuştum. Kağıtta yazanları okuduktan sonrasını hatırlamıyordum. Ayağa kalktım yemek tabletine yaklaşınca içindekiler beni çok da şaşırtmadı. Bir bölmesinde az salçalı makarna vardı. O kadar az salçalıydı ki neden koydular salçayı hiç koymasalardı diye düşündüm. Diğer bölmelerin birinde mercimek çorbası, diğerinde ise kendinden geçmiş turşu gibi görünen ezik büzük bir şeyler vardı. O kadar açtım ki ne turşuların ezikliği büzüklüğü, ne de makarnanın salçasının az olması umrumda değildi. Kaşığı alıp hemen yemeye başladım. Yemek resmen buz gibiydi fakat çok acıkmıştım. O kadar acıkmıştım ki yemeklerin ne görünüşü ne de soğuk oluşu umrumda değildi.
Tabağı birkaç dakika içinde silip süpürmüştüm. Yemek tabletini aldığım yere geri bırakıp tekrar yatağa oturdum. Yastığımın yanındaki katlanmış kağıdı elime aldım. Kağıtta yazanların şok etkisi hala üzerimdeyken kağıdı tekrar açtım ve yine şok içerisinde kalmıştım. Kağıtta başka bir şey yazıyordu. Bu nasıl olabilirdi. Kendime gelip kağıttakileri okumaya başlamam bir dakikamı almıştı.
''Zarar görmek istemiyorsan, yarın erkenden uyan ve söyledikleri şeylere asla karşı çıkma. Her dediklerini yap. Başına geleceklerden ben sorumlu değilim. Buradan kaçmayı da düşünme, zaten başarabileceğini sanmıyorum!''
Bu çocuk neden bana böyle davranıyordu, ona ne yapmıştım ki ben? Ama haklılık payı vardı, o bir şey yapamazdı. En azından beni uyarıyordu. Çok dikkatli hareket etmeli ve gözlerine batmamalıydım. Yaptığım her hareket hayatımı etkileyebilirdi. Yatağa uzandım, tekrar kağıdı elimde buruşturup yere attım. Evden kaçmam nelere mal olmuştu? Düşündükçe kendime daha çok kızıyordum. Evden kaçınca her şey biter, huzura ererim sanmıştım. Ama kendi ellerimle hayatımı mahvetmiştim. Evet, onlar benim gerçek anne babam olmayabilirlerdi, fakat bu hayatta en güvenli olacağım yer evimdi. Yine de onlara olan öfkem geçmiyordu.
O evde belki de ait olduğum tek yer odamdı. Odamı özlediğimi fark ettim. Kendi çizdiğim resimlerle donattığım duvarları. Onların her biri başka bir sorundan hayal gücüme yol aldığım değerli varlıklarımdı. Her resim çizdiğimde bütün sorunlardan uzaklaşır, kendi yarattığım dünyada kaybolur ve kendi dünyamın en mutlusu ben olurdum. Tek mutlusu... Çünkü benim dünyamda yalnızca ben vardım. Hayatım boyunca hep insanlara karşı duvarlarım olmuştu. Birilerini sevsem de bugüne kadar ait hissetmemiştim kimseye. Sadece kendi dünyama aittim. Bugüne kadar iyi anlaştığım arkadaşlarım olmuştu ama sadece arkadaştan ibaretti. Hiçbiri dostum değildi. Evdekilerle de hiçbir zaman aile olamamıştık tam anlamıyla. Babam çok yoğun bir adamdı. Akşam işten gelir, yemeğini yer direkt uyurdu. Annem ise gün boyu evin içinde koşuşturup dururdu. Bir tek yemeklerde bir araya gelir, onda ise tek bir soru sorulurdu: "Gününüz nasıl geçti?" Bu sorunun cevabı genelde hep aynı olurdu çünkü günlerimiz rutindi hep bizim. Sadece bana karşı değildi aslında soğuklukları. Evlilikleri de öyleydi. Sanki eş değil de aynı evde yaşamak zorunda olan iki bireylerdi. Ama her istediğim yapılmıştı bugüne kadar. Sevgi hariç bütün ihtiyaçlarım karşılanmıştı. Kendime kızdığım tek nokta, kendimi o güvenli bölgeden çıkarmış ve ne olacağını bilmediğim bir duruma getirmiştim. Ait olmadığımı hissettiğim yerden kaçarken asla ait olmadığımı bildiğim bir bilinmezliğin içine düşmüştüm. Artık güvende değildim, sadece ben değil etrafımdaki kimse güvende değildi.
![](https://img.wattpad.com/cover/368206748-288-k859982.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Korktuğunda Gökyüzüne Bak
Narrativa generaleBu okuyacaklarınız bir kızın yaşam hikayesi. Sahtelikten gerçeğe geçişini anlatıyor. Fakat bu hiç de kolay olmayacak. O bu yolda çok fazla tehlikeyle, korkularıyla ve geçmişiyle yüzleşecek. Bakalım hikayenin sonunda istediğine ulaşabilecek mi? O k...