"Aşk derin uçurumlar, acı, gözyaşı demektir."
*
Üç katlı evin ikinci katının camından aşağıdaki genç delikanlılara bakıyordum. İki tane araba gelmiş kapıları açık ve aşağıda üç tanesi. Mert, Yusuf ve muhtemelen Mert'in akrabağasi olan çocuklardan biri. Dışarıda. Arabada da birkaç çocuk var. Sayılarını bilmiyorum. Adeta savaşa gider gibi birsürü izbandut gibi oğlan şuan aşağıda ve hepsi benim için gelmiş.
Aşağıda bişey konuşuyorlardı. Camı açtım ve hepsi bana baktı. Kanlı gözlerim ve birsürü oğlan.
"Ne var niye geldiniz!" Hâlâ ağlamaya devam ediyordum. "Nasıl buldunuz bu evi? Gidin hemen yoksa polis çağırırım."
Kankim odanın bir kenarında telefonla konuşuyordu. Sonra telefon kapandı ve yanıma geldi.
"Güzelim kim bunlar? Ne oldu artık anlatacak mısın?"
"Reyyan?" Masum gözlerle kankama baktım. "Gönder onları burdan. Lütfen!" Kollarını açtı ve kollarını bedenime sardı. Ağlamaya devam ettim. Saçlarımı okşuyordu. "Tamam güzelim. Sakin ol. Düzelecek her şey. Göndercem onları. Sakin. Şşş."
Bana iyi geliyordu. Tam onunla kafamı yerden kaldırdım derken aşağıda bi gürültü koptu.
Murat ağabey de birsürü adam toplamış elinde sopalarla gelmişti.
"N'oluyo lan burda! Kimsiniz siz? Hoop, alooo! Defolun gidin hepiniz!"
Oha Mutat ağabey? Sjejdjendjbs normal zamanda olsak kesin videosunu felan çekerdim. O normalde çok kibar bi adamdır. Hiç böyle bağırırken görmemiştim.
Karşılıklı iki gurup birbirine yiyicekmiş gibi bakıyordu.
Arabadan ekibin diğer kısmı da indiğinde onların 5 bizim 3 olduğumuzu gördüm.
Eyvah kavga çıkarsa ben biterdim. Olaya el atmam gerekiyordu. Bu olayı sadece ben çözebilirdim. Gözlerimden yaşları sildim ve elimi yüzümü düzelttim. Reyyana, "Sen burada kal. Ben geliyorum." dedim. Arkamdan durdurmaya çalıştı ama dinlemedim. Hemen aşağı indim.
Apartman kapısından çıkmamla herkes bana baktı.
Hemen göz göze geldik. Sırasıyla hepsine baktım. "Anlamadınız heralde gidin dedi size. Ne duruyosunuz."
Mert öne çıktı "Seni almadan hiçbir yere gitmiyoruz."
Eyvah. Burdan çıkış yok. Boka battınn Karen. Sonun geldi. Bunları annem duyarsa işim biterdi benim. Kalpler kırılcaktı. Acılar yaşanacaktı. Üzülenler ve kazananlar olacaktı. Fakat bu bir isyanın başlangıcıydı. Her şey yeni basliyordu.
*
Dı dı dımmm. Bölümlerin ilerleyen kısımları için çok heyecanlıyım. Sizlerde heyecanlı mısınız? Sonuç olarak bu kitap bittiğinde hepsini(şaka değil) ben de bitirmiş olacağım. Aklımdan, kalbimden, zihnimden, yüreğimden. Çok mutluyum. Yaşasın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölü Balık
No FicciónKalbimi mi yoksa beynimi mi dinlemeliyim? Ya pişman olacağım bir şey yaparsam? Ya her şeyi berbat edersem? Ya annem üzülürse? Artık dayanamıyorum. Aşk çok iğrenç bir duygu. Kendimden nefret ediyorum... İşte tüm bu soruların cevabı bu kitapta. Bu ki...