18. Misafirlik

112 71 1
                                    

Selam, ben ve yine yep yeni bir bölüm ile karşınızdayım. Geçen bölümde o kadar yalnışılarım oldu ki, bu bölüm daha iyi yazmaya çalışıcam. Bir kaç haftaya da okullar kapanıyor ve bu sebeplede bölümleri daha çabuk ata bileceğim anlamına geliyor. Ne duruyosun, hadi aşağıya çevirip okumaya ne dersin😻❤️‍🔥
İyi okumalar✨

<><><>>><><><><><><>><>>><>><><>

İçimden geldiği için Sinana trip atar gibi bakıp, kafamı omzuna yasladım. Ama hakkaten yaptığın haraketler bir-biriyle uymuyor Lila.

Sinan:
-Allahım sen bana yardım et.

Omuzundan kafamı azıcık yukarı kaldırıp
-Aaa Sevgilim, sen az önce beni mi korudun.

Gözlerini kasıp:
-Mecburen dedi tükenerek.

Gülümseyip kafamı omuzundan kaldırıcaktım ki, yine kendi omuzuna çekerek düzgün oturmamı engelledi. Neyseki her taraf karanlıktı yoksa Berkler görseydi off bitmiştik.

Ben:
-Sinan ne yapıyorsun?

Sinan:
-Hiç bir şey sevgilim.

Ben:
-Dur bir düzgün oturuyum.

Sinan:
-Aaa Balkızı öyle şey mi olur, bu kadar yakınımda olunca seni bırakırmıyım ben?

Ben:
-Tamam o zaman, diyip yastığa arkamı yaslar gibi Sinana da öyle yaptım. Eliyle omuzuma düşen saç tellerimi belime götürürken bir taraftansa yeni başlaysn filmi seyr ediyordu. Belkide hayatta en sevdiğim şeylerden biride saçlarıma okşanmasıydı. Karanlık falan şimdi umrumda değil mutlu ve Sinan yanımda olduğu için korkmuyordum. All aaa bak dedim rahatladınız mı?
Eşek eliyle belime dokunmaya çalışınca elimin tersiyle koluna bir koydum ki, filmin sonuna kadar belime dokunamadı.
Sinan:
-Ah Lila, napıyon kızım sen, önümü göremiyorum.

Evet aslında doğru diyo, zaten her taraf karanlık, ve korku filmi karşımda duruyo. Neden o korkmasında ben korkayım. Ayağa kalkıp, düzgün bir şekilde yine eşeyin yanına oturdum.
-Acaba halının rengi ne renk? Diye kendi kendime filmi izlememek için mızıldarken ultra kulaklı eşek, kendi içimde dediğim şeyleri duyup yavaşça
-Uy benim sevgilim çok mu korkuyo?

Yok yani nasıl baktığını göre miyorumda her taraf karanlık. Ama içimden bir ses sırıttığını diyordu.

5 dakika sonra~
Of bu filmdeki kızda çok aptal. Görüyosun mağara karanlık yalnızsında neden giriyon içeri, birden bir yılan çıktı yada ne bileyim işte bir yaratık, e o zaman napıcan be kız sen. Ben eyer olsaydım direk Fatiha suresini okurdum ve ölümümü beklerdim. Çünkü başka çarem yok.

Filmde gerilim müziği başlayınca yanımda duran eşeğe bir iki santim yaklaşıp kolunu sıkıca tuttum. Koluda pek yumuşak çıktı, neyse kolu yumuşak ama konumuz o değil.
-Lila İyimisin? Bak istersen eve gide biliriz? Sorusunu sorunca,
-Noldu eşek korktunmu? Diyip yavaştan güldüm.
Sinan kolundakı elime yavaşça dokunup:
-Ya, Ya kimin korktuğu belli. Ben korksaydım şu an burda değil çoktan evde olurdum.
Sesimi yavaştan yükseltip,
-Sana ne be, filmine baksana sen. Yaşlı teyzeler gibi dır-dır-dır sussana be keloğlan.
Dedim alınarak.

-tamam sustum Balklzı ama yaşlı teyzelerle ne alakası var?
Konuyu değiştirip
-Hi, Sinan, baksana korku filminde sabah oldu.
Evet dedi sırıtarak.

Ben:
-yani bu da demektir ki artık korkulu yerleri geçti gitti.

Sinan:
-Galiba.
Kolundan çekilip rahüt kalmak adıyla koltuğa yaslanınca, arkamda duran pencereden bir ses gelemye başladı.

ÇarpışmaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin