SENİN ELİNDE

14.Bölüm

Yağız bana bakmıyordu bile "ne istersen yap" dedi okan'a bakarak, okan sırıtıp bana baktı "zaten öyle yapacağım" gözlerimden yaş geldi ağlamamaya çalıştım ama nafile "yağız cidden beni bırakıyor musun bu piskopata" sonunda bana bakıp konuştu "bırakmamam için bir sebep var mı?..yok gibi görüyorum"
"Neden..neden benimle yemeğe çıktın..neden bana iyi davrandın..hepsi sadece yanında durmam için yalanmıydı..kullandığın bir sex oyuncağı mıyım ben" sinirle kaşlarını çatı "benim için önemli olduğunumu sanıyorsun..evet sen kullandığım bir sex oyuncağısın" okan araya girdi "doya doya sohbetinizi dinlerdim ama sinirimi bozmaya başladınız" birden bağırmaya başladım "sikiyim sana inanan beynimi sikiyim adam mısın lan sen şerefsiz piç, nefret ediyorum senden-" yüzüme vuran tokat ile sustum ağlamaya başladım, okan saçımdan tutup asıldı ve yüzüme yaklaştı sinirli bakışları ile göz göze geldim "gerçekten sinirimi bozmaya başladın..o cırtlak sesini bir daha duymayacağım tamamı..bu sefer sadece uyarıyorum devam edersen daha kötü şeylerle karşılaşabilirsin" Yağız'a baktığım da umursamadan bakıyordu bana, neden? Neden böyle şeyler olmak zorunda en azından 24 saat mutlu olabilsem nolur...

Okan saçımı sert bir şekide bıraktı ve yere yığıldım dibime çömelip alaycı bakışları ile bana bakıyordu "hm ağlıyor musun bakiyim, yazık kıyamam, ama böyle ağlamaya devam edersen yüzüne daha çok çakasım geliyor" manyak piskopat, Yağız'a tekrar baktığımda kendini zor tutuyor gibiydi yumruğunu sıkıyordu ama neden kendini tutuyor anlamıyorum "nereye bakıyorsun..Yağız'ın seni kurtaracağınımı sanıyorsun..kurtarmaz istesede kurtaramaz" beni kapıya doğru sürüklemeye başladı "bunun hesabı sorucam Yağız " tabi ölmezde sağ kalırsam. kimdi bu Okan?

Okan beni arka koltuğa yanına oturttu. Yağıza nalacaklardı acaba? Yahu daha bana ne olacağı belli değilken beni sex oyuncağı olarak gören adamı mı merak edicem yok artık! Ama ediyordum. Biz tam evin bahçesinden çıkarken iki araba geldi yağız'ın adamları yüksek ihtimalle onlar arabadan inerken bizim şofö gaza bastı ve arabaların yanından kaçtı. Arkadaki arabadakilerin geri arabaya girdiğini gördüm bizi takip ediceklerdi yüksek ihtimalle. "Okan mısın ne haltsan peşimizdeler beni senden kurtarıcaklar başına iş almadan bırak beni" Okan ellerini bacağıma koydu "senle aynı şeyleri yaşamadan mı? Asla" ne diyor bu adam ne yaşamaktan bahsediyor.

Bizi takip eden aracı atlatmıştı şoför
görünüşe göre. Villa sitesi tarzı bir yerdeydik bir evin bahçesine girdik ve okan aşağı inmemi söyledi. Arabadan inip arkama doğru koşmaya başladım. Çok mantılı bir hareket gibi gözüküyo farkındayım adamlarının kucağına düştüm. Bir adamı kollarımdan kavrayıp Okan'ın yanına götürdü evin kapısını kapatıp çıktı. "Kaçmaya çalışman nafile küçük ceylan ben iyi bir avcıyım " kes edebiyatı hoca ne istiyosun ya benden. " derdin madem Yağız ile ilgili benden ne istiyosun?" Bana doğru adımlamaya başladı " O piçin benden aldıklarını bende ondan alıcam" hâla açıklayıcı değilsin aptal " anlamıyorum " kolumdan tutup merdivenlere doğru çekiştiriyordu. " çok soru sorma birazdan anlarsın" bir odaya girdik, kendi odası yüksek ihtimalle ödüller fotoğraflar ve masada bir kızla fotoğrafı yani kızın kafası koparılmış olsa da kadın olduğu belliydi. " Ne işimiz var odan da?" Beni yatağa fırlattı korkuyla gözlerim yuvalarından fırlayacakmış gibi açıldı. "N-ne yapıyosun" üzerime eğildi hızlıca boynuma gömüldü emiyor öpüyordu. Ah hayır olamaz , iteklemeye çalışıyordum ben itekledikçe o daha sert davrandı bana bakıp dudaklarıma kapandı öpememesi için rahat durmuyordum dudaklarımı iceri yummuştum. " Yağızdan daha iyi bir partner olduğumu görceksin" ağlıyordum. Bunu yaşıyor olamam üstündekini çıkarmak için geri çekildiğinde kasıklarının arasına sert bir tekme attım. Acıyla inlerken doğrulup baş ucu sürahisini alıp başında parçaladım. Yere yığıldı başından yavaşca kan süzülüyordu. Öldürmüş müydüm? Odadan çıkıp aşağı indim.ne yapacağımı bilmeden dolanıyordum, beni öpmüştü... boynum... midem bulanıyordu, iğrenç hissediyordum dehşet içinde tekrar yukarı çıktım telefon lazımdı .

Telefonu yüzünü okutup açmıştım hemen polisi aradım en son olduğumuz bağ evinden hatırladığım tabelalarla tarif etmeye çalıştım telefondaki polis konumumu gördüğünü ve hemen ekip gönderdiğini söylemesiyle kapatıp Ece'yi aradım. "Ece be-benim kaçmam lazım" Ece uykulu sesiyle " ne ne diyosun kızım?" Ellerim tirtir titiryordu " Ece ben kaçırıldım yar-" demeden telefon elimden alındı arkamı döndüğümde Okan yarı baygın bana bakıyordu başındaki kan durmamıştı " sakın bana dokunma" üzerime atıldı ve kıyafetlerime asıldı . Yırtıyordu kıyafetlerimi tekmeleyerek uzaklaştırmaya çalışıyordum. "Bu yaptıklarını da ödeyeceksin küçük ceylan" dengesini kaybedip geriye doğru yatağa düştü o anki korkuyla yastığı alıp yüzüne bastırdım. Korku, nefret, sinir her şeyi yaşıyordum derken polis aracının sireni duyuldu bende yastığı bıraktım hemen aşağı koşmaya başladım.

Kapıdan çıktığım anda polis ekipleriyle göz göze gelmemle bayıldım...

Gözlerimi açtığımda yanımda Ece vardı , " Bebeğim iyi misin?" Sonunda rahat bir nefes aldım " Ece ben çok kötüyüm" Ece telaşlandı " neresi neresi acıyo" ellerimi sakin ol dercesine salladım " yaşadıklarım Ece nasıl atlatıcağım" muhteşem bie gece olcağına inandığım gecenin sonunda tacize uğradım, sex oyuncağı oldum ve ve...
Öldürdüm mü ? Okan... öldürdüm mü? " Ece Okan öldü mü?" Ece başını iki yana sallayıp " seni kaçıran adamdan bahsediyorsan hayır yaşıyor ne yazık ki" rahatlamıstım insan öldürmenin yüküyle yaşayamazdım. Her ne kadar öldürmek istesemde, yapamazdım.

Ece bana eşya almak için eve geçmişti zaten polisler kapımdaydı. Kapı aralandığında gözlerimi açtım içeriye giren Okan...