KIRMIZI VE SİYAH

13.7K 1.2K 513
                                    

Merhaba Sevgili Kitap Dostlarım ❣️

Artık GÖKKUŞAĞI KRALLIĞI 'ndayız!

Bakalım bizi neler bekliyor❣️

🌈 Keyifli okumalar 🌈

"Gökkuşağı Krallığı'na tekrar hoş geldin Kızıl Prenses, umarım bu sefer kanatlarında ölüm zebanileri yoktur!"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.




"Gökkuşağı Krallığı'na tekrar hoş geldin Kızıl Prenses, umarım bu sefer kanatlarında ölüm zebanileri yoktur!"

Lalin zihninde ardı ardına tekrarlanan cümleden sonra hızla kafasını çevirdi. Adamın yüzü hala yakınında olduğu için ani dönüşünden sonra burunları birbirine çarptı. Adamın gözlerindeki siyah irislerin karanlık bir ışıkla parladığını gördüğünde kızıl gözlerini kıstı. Adamın yakınlığından, sıcak ve duman kokan nefesinin kendi suratına çarpmasından gram rahatsızlık duymadı. Mademki adam onunla oynamayı tercih ediyordu oda bu oyuna katılacaktı.

Adam aniden kadınla burun buruna durmalarına bir an şaşırsa da kadının gözlerindeki meydan okumayı görmüştü. Kadının kızıl gözlerinde turuncu bir kıvılcım çaktığında adamın dudakları sinsi bir tebessüme gebe kaldı.

Lalin adamın kıvrılan dudaklarına kısacık bir an baktıktan sonra "Ya şimdi bana sabahtan beri neler saçmaladığını anlat ya da çekil önümden gideceğim!" dedi. Adamın tek kaşı havaya kalktığında siyah gözlerine bir dinginlik yerleşti.

"Bu konuları konuşmak isteyeceğin son kişi bile değilim," dediğinde vücutlarını yalayıp geçen rüzgâr kadının kokusunu yüzüne çarptı. Kadının kızıl birkaç tutam saçı kendi yüzüne çarptığında yutkundu. İntikamını gölgede bırakacak kadar güzel olan bu kadın karşısında boğazının kuruduğunu hissetti. Kadının kızıl gözlerindeki alevin kendi kara gözlerine sıçramasına izin vermemek için geri çekildi.

Lalin, adamın üzerine sinmiş dumanlı kokunun kısa bir an etkisinde kaldıktan sonra kendine geldi. Geriye çekilen adamdan sonra kurumuş dudaklarını yalayarak ıslattı. Adamın kıstığı gözleri dudaklarına odaklandığında yutkundu. Ardından da burnunu dikleştirerek "Peki sen bilirsin, bana önce Orkun'un yerini söyle, sonra da bırak gideyim. Belki yolda benimle konuşmaya hevesli birini bulurum!" dedi.

Adam, Orkun'un kim olduğunu sormaya tenezzül dahi etmedi çünkü ormandaki adam olduğundan oldukça emindi, "Orkun nerede bıraktıysan oradadır!" dedi. Adamın ismini söylerken yüzünden tiksinti dolu bir ifade geçti.

Lalin karşısındaki adamın konuşup konuşup ardından da hiçbir şey olmamış gibi davranmasından, kendisine bıkkınlık verecek kadar gizemli bir havaya bürünmesinden sıkıntı duydu. Daha fazla adamın oyuncağı olmamak için gitmeye kararlı bir halde "Pekâlâ, madem hiçbir şekilde diyalog kurmuyorsun o halde gidiyorum ben!" dedi.

Adamın vereceği cevabı beklemeden balkondan ayrılmak için harekete geçti. Henüz bir adım atmışken adamın buz gibi sesinin kendi etrafını sarmaladığını hissetti. "Gitmeden önce yatağın üzerindeki elbiseyi giy, yarı çıplak bir halde odamdan çıkamazsın, itibarımı zedeleyeceksin!"

BÜYÜCÜNÜN GÖKKUŞAĞIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin