Lena yaklaşık bir saat içinde odadan çıktı başka genç bir hizmetçi koşarak yanına geldi ve Lena hanım sizsiniz değil mi aynı peri gibi olmuşunuz kral sizi bahçeye çağırdı Lena Özgür bir şekilde saraydan çıktı genç hizmetçi Lenayı sarayın dışındaki bir ağacın oraya götürdü ve ağacın yanında beklemesini söyledi sonrada oradan uzaklaştı Lena ağaçlık bir bahçede etrafa bakarken durduğu ağacın gövdesinin kırmızı bir halka oldunu fark etti elini sürdün de ise boyanın daha taze oldunu fark etti ve birden ağaçların arasından bir hışırtı sesi geldi o tarafa döndü an bir ok kafasının tam üstüne atıldı sonra o taraftan atıyla kral geldi ve nazik bir ses tonuyla okumu verebilir misin dedi Lena korkuyla yere yığılıp bayıldı kral attan indi ve Lenayı kucağına alıp misafir odasına götürdü Lena bir saat sonra uyandı yanında ise gülümseyen kralı gördü kral Blac Lenanın kafasına elini koydu ve bir gülümsemeyle özür dilerim dedi ve kapıya doğru yürüdü kapıyı açıp çıkacağı an Lenaya dönerek seni sevdim komiksin dedi ve ekledi akşam yemek odasına mutlaka gel dedi Lena şok içinde "p...pe...ki.. "dedi kral kapıyı kapatıp gitti Lena birden kralın böylesine iyi birisi olabileceğine inanamadı kendi kendine o beni öldürmeye çalıştı derken ona karşı bazı duygular beslediğini anladı ama onun kendisini öldürmeye çalışmasında bir gerçekti ve birden kralın yüzü gözlerinin önüne geldi Blac uzun siyah saçlı ,kırmızı gözleri ve boynuzları ile çok yakışıklı biriydi bazende sinirli oldunda saçları kırmızıya kaçan bir renk alıyordu ve siyah kanatları ortaya çıkıyordu Lena bunları düşünürken birden kapı çaldı içeriye daha önceki yaşlı kadın geldi ve ona yeni elbise getirdi hizmetçi nin gözlerinde birden öfke belirdi ve Lena ya dönerek neden kralın antrenman sahasına benim haberim olmadan gidersin ölebildin dedi Lena şok içinde ama beni oraya gitmemi genç bir hizmetçi söyledi birde bana bunun kralın istediğini söyledi hizmetçi birden bu imkansız kralın sarayında genç bir hizmetçisi yok !en genç kişi benim dedi Lena "ama" der demez hizmetçi kadın o büyük ihtimalle suikastçidir dert etme biz alışkınız sende alışırsın sabah birkaç saat önce de biri zindana atılmıştı belkide o odur dedi ve ekledi sakın benim dışımda biri ile gitme yoksa ölürsun dedi ve odadan çıktı Lena ,hizmetşi odadan çıktığı an yüzünde bir gülümseme belirdi ve sesiz bir şekilde yani kral beni öldürmeye çalışmadı bu sadece bir yanlış anlaşılmaydı o masum dedi ve elbiseyi giyip camın dışarısında duran Balc ı izlemeye başladı kılıçla antrenmanı yapan blac önüne gelen herkesi yeniyordu Lena ise hayranlıkla onu izliyordu kral birden birinin onu izlediniz fark etti ve cama doğru baktığında Lena ile göz göze geldi Lena hemen eğildi ve yatağın üzerine oturdu heyecandan kalbi çıkacak gibi olan Lena ne yapacağını şaşırdı karşısında duran aynaya baktığında ise yüzünün kıpkırmızı oldunu fark etti hemen ellini yüzü yıkadıktan sonra tekrar camdan dışarı baktı ama kimse yoktu birkaç dakika sonra hizmetçi geldi ve Lena yı yemek odasına götürdü ve Lenayı içeri katıktan sonra kapıyı geri kapatı içerde sadece sandalyeler,büyük bir masa ve lezzetli görünen yemekler vardı Lena etrafına bakınırken omzuna biri dokundu hemen arkasını döndüğünde ise krala karşılaştı blac ,Lenaya sandalyeyi göstererek oturmasını söyler Lena sandalye ye oturdu kalbi ise çok hızlı atıyordu bayılacak gibi oldu. Blac ,Lenanın bu halinden kendisinden korktuğun için böyle davranıyor olmalı diye düşündü ve ortamı yumuşatmak için yemek yerken yaşadıklarını anlatmasını istedi Lena beş yaşındayken yetim haneye verildiğini o zamanlar insandan çok boynuzlu bir canavara benzerdini söyler her gün yetim hanedeki kişiler den boynuzları nedeniyle zorbalık yapıldığından bahseder , boynuzlarını bu nedenle testereyle keserek insanların arasına karışmaya çalıştığından ama insanların ona olan davranışları devam etymiş oda bu yaşına kadar boynuzlarını keserek başka şehirlere gitmiş ama durumu hiç değişmemiş Blac anlattıklarını dinlerken insanları sevmemek konusunda haklı oldunu bir kez daha anlamış Blac yemek bittikten sonra Lenaya burada kalmasını söylemiş isterse çalışa da bileceğinden bahsetmiş ,tam odadan çıkarken ,Blac her akşam yemeğini beraber yiyelim demiş ve odadan çıkmış. o günden sonra Lena sarayın kütüphanesinde çalışmaya ve para biriktirmeye başlamış bir gün saraydan çıkıp ,dağda yaşaya bilecek kadar para biriktirmeye başladı.Aradan bir buçuk yıl geçti Lena ihtiyacı olduğundan daha fazla para biriktirdi ama sarayı ve içindeki çalışanları o kadar çok sevmişti ki gitmek istemiyordu çünkü yıllar sonra ilk kez birini sevmişken gitmek istemiyordu onu o kadar çok seviyordu ki çabuk akşam olmasını diliyordu bu sayede sevdiği kralı göre bilecekti o an akşam yemeğinde ona onu sevdiğini söylemeye karar verdi Lena bunu her gün ona söylemek için bekliyordu ama her seferinde vazgeçiyordu ama bu sefer söylemeye kararlıydı , kralı görme umuduyla odasındaki camdan aşağı baktı ama onu göremedi ve meraklanıp hizmetçilerden birine kralı sordu hizmetçi kral normalde bu saatte antrenman yapıyordu ama ışık krallığının kralı geldiği için onunla avlanmaya gittiler ışık krallığının kralı şu anda evine gidiyor olmalı kral Blac birazdan akşam yemeği için gelir dedikten sonra arkasını dönüp gitti Lena krala akşam yemeğinde itiraf edeceği için en güzel kıyafetlerini giydi ve özenle saçını yaptı ve akşam yemeği saati sonunda geldi odasından çıktı ve yemek odasına doğru yürümeye başladı onu gören muhafızlar ve askerler Lenaya gözlerini alamıyorlardı o kadar güzel görünüyordu ki bakan bir daha dönüp bakıyordu ayrıca Lena son bir yılda çok değişti artık boynuzlarını kesmiyor ve uzamasına izin veriyordu bunu yapmasının asıl nedeni ise Blacın da boynuzları olması ve Blac Lenaya boynuzları ile daha güzel oldunu soylemesiydi, en sonunda Lena yemek odasının önüne geldi ve kapıyı açmak için elini uzatırken kral Blac Lenaya "burda ne işin var" dedi Lena afalamış bir halde beraber yemeyecek miyiz? Dedi Blac üzgün bir ifadeyle sana soyle melerini unutmuşum bu gün ışık kralı nın kızı ile yemek yiyeceğiz babası bunun için sabah erkenden geldi kızı şuan 18 yaşında senden iki yaş küçük olmasına rağmen evlenmek için aday arıyormuş bu yüzden bemle görüşmeye geldi bu yüzden önümüzdeki 1 ay içerisinde seninle görüşmem mümkün olmaya bilir prenses burda iki hafta kalacak ve onunla her öğün yemek yemeye söz verdim dedi ve başka bir odayı göstererek bu odaya senin en sevdiğin yemeklerden koydurtum sen orada yersin 1ay sonra görüşürüz dedi ve odaya girdi Lenada karşı odadaki yemek salonuna gitti o an Blac konuşurken onu o kadar durdurmak istiyordu ki kendi kendine boşver prensesi ,ben seni seviyorum beraber yemek yiyelim desem beni kesin saraydan atar diye düşündu . O günden sonra bir hafta geçti Lena kralı hiç göremez oldu ve onu görme umuduyla her gün camdan dışarıyı izliyordu ve en sonunda bir haftanın ardından ilk kez kralı gördü kalbi çok hızlı atıyordu içi sevinçle doluydu taa ki kralın kollarına koşan prensesi görene kadar prenses sarı saçları deniz mavisi gözleriyle göz kamaştırıyordu ve ne kadar kabul edemese de krala çok yakışıyorlardı ayrıca ikisininde kanatları vardı istedikleri yere uçarak giderlerdi. Lena camdan uzaklaştı ve yatağına yatıp battaniyesini kafasına kadar örtüp ağlamaya başladı ve o şekilde uyuya kaldı akşam olduğunda hizmetçiler kapıya asılmış " rahatsız etmeyin " yazısını görünce geri dönüp gittiler Lena gece bir gök gürlemediyse yerinden fırladı cama doğru baktığında dışarıda yağmur yadını gördü ,ayağa kalktı ve cama doğru yürüdü ,dışarıyı izlemeye başladı bir saat sonra Lena yatağına doğru giderken dışarda bir ışık yansıması gördü etraf çok karanlıktı ve ışık kaynağına yoktu bu yüzden Lena meraklandı ve dışarıya baktı ışık yavaş yavaş yaklaştı ve en sonunda siyah yağmurluklar içinde bir adam geldi antreman sahasına gitti ve elindeki gaz lambasını bir ağacın dalına taktı yağmurlunu çıkartı ve belindeki kılıcı eline alıp etrafa savurmaya başladı kılıç teknikleri kullanarak kılıç antrenman yapıyordu Lena adamın yüzü göremiyordu bu yüzdende adamı izliyor yüzünü görmek istiyordu ve adam en sonunda gaz lambasının sonmesiyle lambayı yakmaya gitti Lena şok içinde adamın elinden ateş çıktını ve lambayı yaktığında ise onun kral oldunu gördü Lena en sonunda onu tek başına görebilmişti hemen dışarı koştu ve krala ne olursa olsun onu sevdiğini söylemeye kararlıydı koridoru geçti merdivenlerden indi ve koşarak bahçeye çıktı yağmurda sırılsıklam halde kralın olduğu yere doğru koştu ,onu gördüğü an ağlamaya başladı kendini kaybetti ve ona sarılmak için daha hızlı koştu ve krala sarıldı Blac ne yapacağını bilemedi ve o an onu ne kadar özlediğini anladı bir dakika boyunca yağmurun altında sarıldılar Lena kralın yüzüne doğru kafasını kaldırdı ve kısık bir sesle "seni seviyorum Blac "dedi kral Blac hemen Lenayı kendinden uzaklaştırdı ve "ben buna karşılık veremem bir kral olarak sorumluluklarım var ve kralığım için bir prensesle evlenmeliyim üzgünüm "dedi o an ordan ayrıldı Lena dizlerinin üstüne çöktü ve yağmurun altında ağlamaya başladı Lena kral Blac a derin bir aşk besliyordu onu o kadar seviyordu ki onun için ölebilirdi.Lena ayağa kalktı ve ormana doğru yürümeye başladı Lena kalbinde büyük bir acıyla hareket ediyordu 2 saat boyunca yürüdü ve bir uçurumun kenarına gelince durdu Kralsa saraya girdikten sonra bir kahve içti birden aklına kılıcını orada bıraktığı aklına geldi ayağa kalktı ve dışarı çıktı muhafızları yollamayı düşündu ama Lenayı görmek için gitti ona karşı biraz kötü hisediyor du dışarı çıktığında ise Lena yoktu odasında olabilir yarın konuşurum dedi ve kılıcı alıp geri gitti yatak odasına gidip uyudu bir saat sonra kapısını muhafızlar çaldı kral afalamış bir halde ne oldunu sordu muhafız Lenayı emir ettiniz gibi sıcak bir içecek götürdük ama odasında yoktu odasına hiç gelmemiş bizde bütün sarayı aradık ama hiç bir yerde yok demiş kral o an kalbi sıkışmaya başladı ve hemen ayağa kalktı öfkeyle bu gece onu bulama kadar size uyku yok dışarı çıkın ormanı arayın dedi muhafızlardan biri efendim birazdan büyük bir fırtına ol..a..ca.. demeden kral camı açtı ve camdan aşağı atladı kanatlarıyla uçarak Lenayı aramaya çalışıyordu yarım saat sonra bitkin düşmeye başladı yağmur şiddeti artıkça Blac dengesini kaybediyordu ve birden çok uzakta bir çığlık sesi duydu Blac hızla oraya uçtu ve Lena nın uçurumdan düşerken gördü Blac onu kaybetme korkusuna kapıldı ve ışık hızında uçtu ve Lenayı yere çarpmadan yakaladı ve saraya gidecek enerjisi kalmadığı için uçarken gördüğü mağaraya girdi ateş yaktı ve Lenanın uyanmasını bekledi. Bir saat sonra Blac Lenanın hâlâ uyanmadığını görünce onun için endişelenmeye başladı Lenanın anlına elini koydu ve Lena nın ateşinin olduğunu fark etti hemen ayağa kalktı ve saraya doktor getirmeye kara veri ama yağmur çok şiddetli olunca dengesini kaybedip mağaraya doğru düştü iyice sinirlenen Blac " hayatımda hiç bu kadar çaresiz kalmamıştım "dedi ve birden mağaranın içinde bir ışık parladı Blac mağaraya girdinde muhafızlar geçit açan muhafızların mağaranın içine geldini gördü hemen Lenayı geçitten geçirip doktoru çağırdılar Lenayı doktor muayene etti ve sabah tekrar kontrol için geleceğim şuan dinlenmeye ihtiyacı var dedi Kral bütün gün Lena nın yanından ayrılmayıp onun uyanmasını bekledi 3 gün sonra Lena uyandı etrafında 2 tane hizmetçi sevinçle çığlık attı hanımefendi uyadı! Lena yataktan doğruldu ve biraz sesiz olmalarını istedi hizmetçilerden biri krala haber vermeye gidiyorum dedi ve gitti Lena bayılmadan önce neler oldunu tam hatırlamıyor du en son hatırladığı şey bir karaltı ve aniden sıcak bir sarılmaydı Lena bunları düşünürken giden hizmetçi geri geldi ve kralın bu akşam sizle yemek ,yemek istedini söyledi Lena tamam dedi ve bataneye bürünüp tekrar yattı akşam yemeği hazırlanırken hizmetçilerden biri Lenayı uyandırdı ve akşam için hazırladı Lena ise ruhsuz bir halde kralın prensesle yemek yemelerini izlemek için gitmek istemiyorum dedi hizmetçi dün prenses evine geri döndü der demez Lena kesin babasına iyi haberi vermek için gitmiştir kralda benim ona hislerim bildiği için beni saraydan kovacak olmalı onu birdaha göremeyeceğim diye düşüncelere daldı ve saat geldi Lena yavaş adımlarla koridorda yürüdü ve yemek odasının kapısına geldi kapıyı açtığında ise karşısında kral Blacı gördü Lena hemen kafasını eydi ve yemek masasına geçip oturdu .Lena o kadar çok utanıyordu ki kralın yüzüne bile bakamadı Lena yemeğini hızlıca yiyip kral bir şey demeden kaçmayı düşünüyordu yemeğinin bitirince hemen ayağa kalktı ve kralım ben yemeğimi bitirdim ve çok yorgunum izninizle odama gideceğim der.Kral hemen ayağa kalktı ve dur dedi Lena nın yanına gitti ve elini tutup diz çöktü Lena benimle evlenir misin der demez Lena çok içinde diz çökmüş krala baktı tek kelime bile edemedi birkaç dakika öylece baktıktan sonra Kralım siz bir prensesle evlenmeyecek misiniz ?kral ayağa kalktı ve sen çok komiksin ben onları değil seni seviyorum bunu seni kaybedeceğim an anladım ,senin beni sevdiğini biliyorum bu yüzden fikrini değiştirmediysen bana cevabını verir misin Lena bu sözlerden sonra Kralın elini tutu ve fikrimi değiştirmedim bende sizi seviyorum bu yüzden evet sizinle evlenirim , dedi
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şeytan kralın soyu devam etmeli
FantasíaŞeytan kralın soyu tehlikeye girer! Soyu devam ettirecek her kral sonunda ölümü tadar! Bu bir lanet mi ? Yoksa kader mi? Bakalım şeytan kral soyunu devam ettire bilecek mi?!