"Yaren gitme..."
"Çağrı yapma işleri zorlaştırıyorsun.
Ya beni bırakıp gitmen kolay değil zaten,
Yaren gel vazgeç ne olursun.""Çağrı bu benim hayatım!"
"Peki ya biz"
"Biz diye birşey kalmadı.Bu tavırlarınla bitirdin zaten."
"Yaren kessss!"
"Çağrı hani diyordun ya bana engel olmandan korkuyorum Yaren.Ben sana hiç engel olmadım ama sen şuan bana engel oluyorsun.
Bu çok toksik Çağrı ve korkucu.
O yüzden BİTTİ.
YOLUN GÜZEL KALBİN KADAR AYDINLIK OLSUN."Bana son temennisini söyledikten sonra çekip gitti.
Öyle olduğum yerde kalmış tüm dünya üzerime yıkılmıştı.
Her kötü şey seni büyütürmüş derler.
Ben kendimi olgunlaşmış sanıyorken hâlâ büyüyememişim oysa.
Büyümek bu değil di harbiden.Daha kim olduğunu bilmediğim bir kıza gün batmadan aşık olup tekrar gün doğmadan kaybettim.
Neyin acısını çekeceğim ki.Kime aşığım ben Yaren'e mi?
Yarennnnn.Harbi Yaren kimdi ne severdi ne yerdi ne içerdi nasıl bir ailesi vardı.Ben onunla ilgili hiç birşey bilmezken nasıl bu kadar körkütük aşık olmuştum?
Gerçek aşk bu muydu?
Olamaz, gerçek aşk bu olamazdı.
Ne kadar da aptalım.Bir de bu yoldan geçip ne acılar çekip tekrardan bu çukura düşmek büyük aptallıktı.
************************O gün orda yıkılınca Erdinç sağolsun beni eve getirdi.
Aklım fikrim hepten uçmuştu zor bulurdum zaten evin yolunu.
Tecrübeye sabit çünkü ordan biliyorum.
Daha neler neler yaşandı da kötü anılar geride kalsın gerek yok hatırlamaya.
Erdinç iyi olduğumdan emin olunca da çekip gitmişti oda Yaren gibi kendi hayatına.Çıkıp odama dinlendim uyumuşum da zaten.Erdinç en uygun şekilde annemlere durumumu anlatmış garibim annen çok korkmuş biliyor sanki başına gelecekleri.
**************†****************Sabah kalkıp kahvaltımı edip okula gitmek için hazırlandım.Annem an ve an beni izliyordu.Her adımı mı takip ediyordu.
Bunun farkındaydım korkuyordu benim için, onu üzmek asla istemezdim o yüzden yoluma devam etmekten başka şansım yoktu.Kapıdan çıkınca ona sıkıca sarıldım gözleri endişeyle bakıyordu, aslında korkacağı pek birşey yoktu.
Çünkü ben çok iyiydim beklenildiği kadar canım yanmıyordu.***************************
Okuldan içeri girince insanlar bana bakıyordu.Bizi bilen üç beş kişi de gelip bir iki teselli verdi sorun yok diyordum herkese.
Gerçekten sorun yok muydu?
Yoksa ben öyle bilmelerini mi istiyordum.
Erdinç beni görünce kafeye gidip kahve alıp geldi.
Bahçede oturup biraz konuştuk."Nasıl oldun?"
"Nasılım bilmiyorum."
"Nasıl bilmiyorsun?"
"Bilmiyorum işte anlamsızca iyi hissediyorum kendimi."
"İyisin yani."
'Tuhaf ama iyiyim.'
"İyi olman niye tuhaf olsun oğlum iyisin işte."
"İyi de neden Erdinç?
"Ne neden?Ya Allah aşkına ne yaşadın sanki?Ne kadar anın var?t)Toplasan üç beş anı.Bitti gitti işte oğlum daha neyi uzatacağız?"
"Bu kadar basit mi ya Erdinç?"
"Basit.Basit tabi basit olmasa Yaren şuan burada olurdu."
"Haklısın."Yoğun okul temposundan sonra çıkıp eve geldim.
**************************Günler bir birinin aynısı gibiydi.Hiç bir değişiklik yok gibi.
Yoğun okul temposu kafamı dağıtmama yardımcı olmuştu.
Zor süreçleri atlatmak için yoğun tempo en akıllıca çözümdü, kaldı ki ne kadar zor bir süreç muammaydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PSİKO-AŞK
Ficción GeneralHerkes çok sevmek yada çok sevilmek ister bu hayatta.Ama ne kadar doğru çok istemek. Atalarımız boşuna "herşeyin fazlası zarar" dememiş.Peki ya sevmenin fazlası zarar mı? Zarar mı bilmem ama atalarımız boşuna konuşmaz diyorum. Bu kurgumuzda da bunu...