.........Lie?

149 8 3
                                    



Şirkette geçirdiğim yorucu bir günün ardından ara vermiştim. Babam iki gün önce ülkeye dönmüştü. Bu, on bir yıl aradan sonra ilk seferimdi. Bu akşam düzenlediği yemeğe katılmalıydım. Bu şirketler arasında bir anlaşma yapılması için düzenlendi. Babamın yurt dışında şirketler zinciri vardı. Kendisiyle aramız pek iyi değildi. .Ben gergindim, beni gördüğünde tepkisi nasıl olurdu? Son zamanlarda kafam daha da karıştı ve babamın bana tepkisini tahmin edebiliyordum. Başından beri beni kabul etmeyen birinden babalık beklemek yanlış bir fikirdi. Umarım artık gerçeği kendi başına kabul eder.

Odamdan çıkıp Beomgyu'nun odasına gittim. Kapısını çaldım. Cevap gelmeyince tekrar denedim. İçeriden aldığım onayla odaya girdim.

"Soobin, sen de burada mıydın?" İkilinin tuhaf bakışlarına maruz kalmıştım.

"Taehyun sana bir şey söylemem lazım"

"Evet?"

"Biz çıkıyoruz" Şaşırdım çünkü Soobin'in aniden bunu söylemesini beklemiyordum. Soobin zaten birkaç aydır Beomgyu'dan hoşlanıyordu ama hiçbir zaman açılmaya cesaret edemedi. Beomgyu da şirkette çalışıyordu. Yeniydi, geleli birkaç ay olmuştu. O iyi bir adamdı, bu ikisi son derece güzel görünüyordu.

"Ne oldu Taehyun, neden sustun?"

"İkiniz için de mutluyum" Soobin'i böyle görmek beni mutlu etti. Benim yüzümden yeterince üzülmüştü. Arkadaşım olarak kötü günlerimde bana üzülürdü ama şimdi çaresiz görünerek onu üzmek istemiyorum.

"O halde bu gece birlikte takılalım, sana da iyi gelecektir."

"Aslında Soobin bu akşam iş yemeğindeyiz"

"Ah doğru, unuttum, yani yalnız mı gideceksin?"

"Aslında buraya onun için geldim. Bay Yohan, Beomgyu ve beni göndermek istediğini söyledi ama siz günü birlikte geçirirsiniz ben birini bulurum"

"Yapacak bir şey yok, birlikte gidelim"

"Evet Taehyun, Beomgyu'yla git"

"Tamam o zaman, akşam saat sekizde iş yemeği. Sana konumu gönderirim"


...


Daha önce buraya geldiğim için kendimi yabancı hissetmiyordum. Her şeyden önce babamı göreceğim için gergindim.Üvey babam olsa bile, yıllar önce beni yalnız bırakmış olsa da ona dair hâlâ bir umut ışığım vardı. Beni görünce bir oğlu olduğunu anlamalıydı. Onun bunu hissetmesini istedim. Umuyordum.

"Beklettiğim için özür dilerim"

"Sorun değil, hadi gidelim." Beomgyu ve ben mekana gittik. Mekanda sadece çalışanlar vardı. Bu akşamki iş yemeği nedeniyle kapalıydı. Görevli bizi yemeğin yapılacağı odaya götürüyordu. Odaya girdiğimde beklediğim gibi şık bir masa ve gösterişli insanlar vardı. Masanın başında oturan kişiye odaklandım. Benimle de aynı şekilde oda. Şu anda duygusal bir insana dönüşmemem gerekiyordu. Onun bıraktığı gibi olmadığımı, değiştiğimi görmeliydi. Onun yanında çok cesur ve olgun bir kişilik olmalıydım. Yanında duran personele bir şeyler fısıldadı ve ardından personel bize doğru gelmeye başladı.

"Siz Lee Dong Wook'un misafirleri misiniz?"

"Hayır bizi bay Yohan gönderdi"

Distance | taejunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin