3.Bölüm

175 11 4
                                    

Arin'in anlatımıyla...

Arabadan manzarayı izlemeye o kadar dalmıştım ki, eve geldiğimizin farkına bile varmamıştım. Minho abimin bana seslenmesiyle ona doğru döndüm.

"Ariin!"
İrkilerek ona baktığımda gülümsedi.

"Sonunda! Nereye dalmıştın öyle sabahtan beri çağırıyorum duymuyorsun?"

"Yok bir şeyy~" Gülerek arabadan çıktığımda o da benimle birlikte çıktı. Eve doğru yürümeye başladık. Chan abimler gelmiş olmalıydı. Kapıyı açtığımda Han abimin Hyunjin abimin kafasına kağıt attığını gördüm. Ah kesin yine saçma bir şey için kavga etmişlerdi.

"Noluyo lan!" Minho abim bağırdığında Han abim korkudan nereye saklanacağını şaşırmıştı. Hyunjin abim ise zaferle gülümsüyordu.

Han abim yutkunarak, "Yok bir şey hyung. Aa Arin'ciğim, sende hoşgeldin."

Gülerek, "Hoşbuldum abi."

Minho abim sorgulayıcı bakışlarını Hyunjin'e doğru çevirdi. Hyunjin abim, "Dosyalarından birini kaybetmiş gerizekalı,benim aldığımı düşünüyor."

Han abim bıkkın bir nefes vererek, "Ya Hyunjin salak salak konuşup sinirlerimi bozma sen almıştın o dosyayı en son!" Diye bağırdı.

Hyunjin abim göz devirerek Minho abime döndü.

Minho abim, "Umrumda değil Han, dosyayı bulup yarın şirkete getireceksin duydun mu?"

Han abim oflayarak başını salladı. Konuyu değiştirmek için, "Diğerleri nerde?" Diye sordum.

Hyunjin abim, "Chan ve Changbin hyung yukarıda çalışma odasındalar, Jeongin hala odasına kapanmış."

Merdivenlere doğru yönelerek, "Ben onun moralini düzeltirim." Diyerek yukarıya doğru çıktım.

Jeongin abimin odasının önüne geldiğimde kapıyı tıklattım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Jeongin abimin odasının önüne geldiğimde kapıyı tıklattım. Jeongin abimin, "Gel." Komutunu aldığımda içeri girdim. Jeongin abim yatağında oturmuş ve yorgun gözlerle etrafa bakıyordu ki, beni gördüğünde yalandan gülümsemeye çalıştı.

"Hoşgeldin babybread." Bu onun ismi olmasına rağmen bana da bu şekilde sesleniyordu. Gülümseyerek yatağın kenarına oturup ona sarıldım. O da bana sarıldı aynı şekilde.

Ayrıldığımızda ona bakarak, "Abi, üzme kendini bu kadar,"  Gözleri tekrar doldu. Bana bakarak, "Üzülüyorum ama..." dedi

Tekrar ona sarıldım. Başını boynuma gömerek sessiz sessiz ağlamaya başladı. Daha sıkı sarıldım, belini sıvazlayarak konuştum.

"Belki erkek arkadaşı değildir, abisi falandır.."

Burnunu çekerek, "Hayır, çok yakındılar. Hem kim abisiyle date'e çıkar ki?" Dedi ve haklıydı.

Ayrılarak, "Boşver oppa ya, sen daha güzellerini bulursun merak etme." Güven verircesine konuştuğumda sanki biraz rahatlamış gibi oldu.

"Hadi aşağı inelim, bütün gün burada kalamazsın." Elinden tutup onu kaldırdığımda gülerek, "Çok çabuk manipüle ediyorsun insanı."

Eh biraz öyleyimdir:)

Aşağıya indiğimizde her kesin salonda olduğunu gördüm. Han abim sanki bu anı bekliyormuş gibi, "Oo bizim aşk kurbanı baby bread'imiz gelmiş." Dedi gülerek. Ona kaş göz işareti yaparak susmasını işaret ettim. Jeongin abim ona göz devirdiğinde Han, "Şimdi de bana 1 ay trip atarsın kesin."

Chan oppa ikimize de bakarak gülümsediğinde kollarını iki yana açarak, "Gelin bakalım." dedi sarılmak için. Jeongin abimle ikimiz ona koşarak sarıldık. Changbin abim kıskanmış bir sesle, "Tch tch beni unuttunuz yine,  küstüm."

Chan abimden ayrıldığımızda koşarak Changbin abime sarıldık. Gerçekten trip attığında çok tatlı oluyordu. Sarılmamız bittiğinde geçip koltuklardan birine oturdum.

Felix abim, "Ee napalım?"

"Film izleyelim!" Dedim sevinçle.

Seungmin abim başını sallayarak, "Olur, izleyelim o zaman."

"Hangi film?" Diye sordu Han abim. Bizim film zevklerimiz hiç uymuyordu bu yüzden film izlerken zorlanıyorduk. Han abim ve Hyunjin abim gözlerini kısarak bir-birine baktıklarında yine kavga çıkacağına emindim.

Hyunjin abim, "Stranger things izleyelim." Dediğinde Han abim ayağa kalkarak, "Hayatta olmaz o çok korkunç!" Minho ve Chan abim bıkkın bir nefes verdiler.

"Lan bu gün Wednesday izleyelim diyen sen değilmiydin?"

Han abim, "O onun kadar korkunç değil ki,"

"Tamam lan yeter Vincenzo izliyoruz!" Changbin abim kızgın bir şekilde bağırdığında hepsi birden susmuşlardı.

"İyide Vincenzo film değil ki," Felix abim konuştuğunda herkes birden bire sinirle ona doğru dönmüştü. Şakacı bir korkuyla elini ağzına götürdü. "Tamam tamam, sustum."

Birlikte diziyi izlediğimiz sırada uykum geldiği için gözlerim kendiliğinden kapanıyordu. Daha fazla dayanamayarak kendimi uykunun kollarına bıraktım.

●●●


Chan'ın anlatımıyla...

Dizi bittiğinde Arin'in uyumuş olduğunu gördüm. Uyurken çok tatlıydı gerçekten.

Han, "Oha lan şuna bakın uyumuş."

"E yani sizin boş kavgalarınızdan dolayı yoruldu kız." Felix'in haklı konuşmasına karşılık başımı salladım.

"Ben onu odasına götürüyorum siz de geçin odalarınıza artık." Dediğimde hepsi bir arada kalkarak yukarıya çıktılar. Bende Arin'i kucağıma alarak yukarıya çıktım.

Sessiz bir şekilde odasına girerek onu yavaşça yatağa bıraktım. Üzerini dikkatle örterek saçlarını okşadım ve alnından öptüm. Işığı kapatarak odadan çıktım.
     

(Hw: Aklınızda başka odalar varsa onları düşünebilirsiniz)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Hw: Aklınızda başka odalar varsa onları düşünebilirsiniz)

8 Brother & 1 Sister (Skz ile hayal et)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin