Yeni bir bölüme, hoş geldiniz. Yorumlarınızı bekliyorum ^^
Tekrardan onları, bu gece anlatan başka bir şarkı bırakıyorum. İyi dinlemeler.
Son dersin bitimine gelirken, Akel'e baktım tekrar. Uyuduğunu görmek güzeldi. Özellikle benim ceketimle. "Hocam, ben şu kısmı anlamadım. Tekrar anlatabilir misiniz?" Eda denen kızın bilerek yanımda durduğunu fark ettiğimde, bakışlarımı Akel'den soruya çevirdim. Son kez hızlıca tekrar anlattım. Sonunda teşekkür edip gitmişti. Birkaç dakika sonra, zil çaldığında çocuklara veda edip odama doğru gittim. 2 saatlik bir boşluğum olduğu için, bunu dışarıda geçirmenin daha verimli olacağından, arabama adımladım. "Ayza!"
Bana seslenilmesiyle, kafamı oraya çevirdim. "Melek?" hızlıca gelip bana sarıldığında, bedenim gerilmişti. "Yeterli Melek. Şimdi geri çekil." dediğimde geri çekilmiş ve klasik gülümsemesiyle bana bakıyordu. Soğuk bakışlarım, onu germişti. Tersimi biliyordu. Öfkemi biliyordu. "Görüşmeyeli oldu bayağı." "Bende kafam neden bu kadar rahat diyordum." "Seni özledim diyelim. Sen de beni özledin değil mi?" gözlerimi devirip, arabamı geri kilitledim.
Gitmezdi bu şimdi. Gönderirdim. En net şekilde. "Salak saçma konuşma Melek. Sinir etme." koluma girip, kantine doğru götürdüğünde gözlerimi devirdim. Kolumu sertçe çekip, boş bir yere geçip oturduk. O da iki çay alıp gelmişti. "Ne diyeceksen de, ve git sonra." nereden çıktıysa bu kız. "Ya şimdi sen özlemediğini mi söylüyorsun?" "Evet Melek. Benim şaka yaptığımı ne zaman gördün?" "Hep böyle soğuksun zaten. İçini açtığını sanıyordum." "Bunu düşündürttüren ne? Birkaç defa tek seferlik yatmamız mı?" "İlgini çekmeye kime dokunuyorsun sen? Kimi sevebilirsin ki?"
Sinirle ağzını kapadım. "Kapa o çeneni. Sesli konuşma. İlişkimiz sadece bedenseldi Melek, bunu sende çok iyi biliyorsun. Artık sevdiğim biri varken, siktir git hayatımdan." elimde ki ıslaklıkla tiksinerek, peçeteye sildim elimi. En yakın zamanda dezenfekte etmeliydim. "Hadi ama, sende benimle yatmayı özledin." "Melek, tersimi biliyorsun. Neden geldin tekrar bilmiyorum ama, siktir olup git, yoksa önce nasıl bitirdiysem, şimdide öyle bitiririm." buz gibi ses tonum, ona ne kadar ciddi olduğumu gösterirken, o kalkmıştı. "Görüşüceğiz Ayza." "Beni göreceğin tek yer cehennemde olur. Şimdi git sinirlendirme beni daha fazla." en sonunda sinirle çıkıp, gitmişti. Derin bir nefes bıraktım.
Hayatımda onun kadar cıvık birini görmemiştim. Sadece birkaç kere birlikte olmuştuk, o kadardı. Bunu o da biliyordu. Bir daha görüşmeyeceğimizi söylediğimde, takıntı yapmıştı. Ben de takıntısını güzelce kesip, hayatımdan tamamıyla çıkarmıştım.
Ayrıca, benim işlerimi sabote etmek için dahil olan biriydi. Şimdi ise, benim öğretmenlik yaptığım yere kadar bulup, gelmişti. Yüzsüzdü. Hiçbir zaman gerçekten birine aşkla veya sevgiyle dokunup, sevmemiştim. Bu yüzden Akel'in kalbimde böyle bir yerde olmasına şaşırıyordum. Ne dokunmaya, ne de sevmeye kıyabiliyordum. Sevmeyi bilmeyen kalbim, nedense onu çok güzel seviyordu. Anneme verdiğim söz yüzünden kimseyi üzmek istemiyordum ve birine aşık olmuyordum.
Üzerim diye korkuyordum çünkü. Şimdi hayatıma Akel girdi ve benim sistemimi alt üst etti. Beni sevsin diye her şeyi yapardım sanki. Öyleydi benim için. Kendimden bile sakındığım birine dönüşüyordu ve bunun nedeni ne bilmiyordum. Belki de kendimden bir parça vardı onda. Benim kendimde eksik hissettiğim bir parça. "Ayza hocam?" Akel'in sesiyle ona döndüm. Beni bölecekse, bu ses bölsün.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Öğretmenim / gxg
Novela JuvenilSaçımın annemden başka, kimsenin okşamasını istemeyen ve beklemeyen ben, matematik hocama izin vermiştim.