Pantolon Meselesi BxB

10

"ben neden okula geliyorum?" Yanımda kendi kendini sorgulayan Görkem'i duymazdan gelerek onumdeki matematik sorusunu bir kez daha sildim. Allah'ın cezası matematik sorusu bir türlü olmuyordu.
"Problemlerden nefret ediyorum." Diye homurdanınca Görkem kendini sorgulamayı bırakıp bu sefer bana dönmüştü.

"Kanka sen neden okuyorsun?" Sorusuna cevap verme girişiminde bulunmadim zira bu konuşmayı son aylarda birden fazla kez yaşamıştık. Hâtta bundan sonraki cümlesi ben senin yerinde olsam okumazdım olacaktı.

"Ben senin yerinde olsam okumazdım."
Görkem'i bu kadar iyi tanımak keşke bana bir şeyler kazandırsaydı.

"Evet kanka sen baba parası yerdin ben doğuştan zengin bir orospu çocuğuyum,okula gelmesemde olur. Anca kendi kendimin psikolojini bozuyorum." Diye onun diyeceklerini tekrarladığımda bana dik dik baktığını fark etsemde dikkatim hâlâ sorudaydı.

Soruyla biraz daha uğraşırsam kitabı yırtarcağımı anlayınca kitabı Görkem'in önüne itekledim,birazda o uğraşsındı.

Şu an sınıfta matematik dersi işlendiği için çalışma odasında kendim ders çalışma kararı almıştım,son bir haftadır bu şekilde yapıyordum. Bu sefer Görkem de bana eşlik etme kararı almıştı.  Bir derse girmeyince yarım gün yok yazılsamda babam benim için halediyordu.

Özlemiştim. Emir hocayı rahatsız ettiğimi düşünmeye başladıktan beri onunda istediği gibi gözüne gözükmemeye çalışıyorum. Adamı taciz ediyor gibi hissetmiştim. Olmazsa,olmazdı. Aslında amacım onu rahatsız etmek değildi ama attığım cinsel manaları mesajları düşününce rahatsız olması kaçınılmazdı. Keşke düşündüklerimi kendime saklasaydım.

"Kanka olmuyor,en iyisi Emir hocaya sor." Ona olumlu mırıltılar çıkartıktan sonra sorunun yanına işaret koydum. Zaten biraz daha çalıştıktan sonra zil çalmıştı.

Allah'ın cezası soruda yarım saat oyalanmıştım.

_

"Hocam müsait misiniz?" Telefonu ile uğraşan Ela hocaya hitap ettim. Ela hoca okulumuzun matematikçilerinden biridi. Geçen sene bizim dersimize o girdiği için beni tanıyordu.

15 dakika kadar soruyu Emir hocaya sorup sormamak konusunu düşündükten sonra Ela hocaya sormaya karar vermiştim.

"Tabi,bir problem mi var?"

"Soru soracaktım."

"Ben de beni unuttun sanıyordum." Uzun zamandır ona soru sormadığım için benimle maytap geçiyordu. 12.Sınıfın başlarında kadının peşinde hocam hocam diye dolandıktan sonra gelmediğimi fark etmesi çok normaldi.

"Sizin güzelliğinizi unutmak mümkün mü?" Diye yanıt verdiğimde gülmekle yetindi. "Göster bakalım sorunu."

Soruyu anlattığında aslında ne kadar kolay olduğunu fark edip kendime daha da sinir olmuştum.

"Ben başka şekilde yapmaya çalışmıştım." Diyip kendi yöntemimi anlattığım da böyle de olur dedikten sonra yanlış yaptığım yeri gösterdi.

"Öhöm öhöm ÖHÖM." Arkadan gelen öksürük sesiyle ikimizinde bakışları o tarafa döndü.

Emir hoca... Tuhaf(?) bir bakışla bize bakıyordu. "Bakıyorum da öğrencimi çalmışsınız." Diye Ela hocaya hitap ettiğinde onu süzüyordum. Adamı görmemek için bir bir takla attım, gördükten sonra gözlerimle yemezsem olmazdı. Aslında bakışlarımı sabit tutmaya çalışıyordum. Umarım dik dik bakmıyorumdur. Hangisi daha kötü emin olamıyordum;dik dik bakmam mı,yiyecek gibi bakmam m?

Ela hocanın "Teessüf ederim,sizden önce ben vardım." Demesiyle Emir hocanın zoraki tebessümunu ben anlasam da Ela hoca anlamamıştı.

Burda fazla boş boş durduğumu fark ederek "teşekkürler hocam,ben gideyim." Dedikten sonra hızla öğretmenler odasından çıktım.

Emir hocayı rahatsız etmek istemiyorum.