Giriş

18 4 4
                                    


Merhaba  Gri nin ilk bölümünde herpinizi selamlıyorum. Bölüme geçmeden önce şunu demeleiyimki bazen karanlıkta gibi hissedersiniz , hatta kanranlığın içinde bile olabilirsiniz . Bu zaman umutsuzlaşmayın. çünkü her karanlığın ardında bir aydınlık olur. o aydınlığa ulaşamazsanız yada bulamazsanız, kendi ışığınızın farkına varın. Kendinizi sevin, koruyun. Kendinizi değersizleştirmeyin. hayatın siyahlarında dahada sönükleşmeden kalk ve aydınlan çünkü sen parlıyorsun sadece kör insanlar ve siyahlaşmış dünya yüzünden bunu görmüyorsun ...

not: Azeribaycanlıyım bu yüzden yazım hataları olabilir. daha iyi yazmama için hatalarımı bildirirseniz mutlu olurum

İyi okumalar

🖤Giriş🖤

Vantanın hikayesi

Vanta umutsuz karanlık dünyanın en siyah parçasıydı. belki de en parlak olan oydu ama kimse görmezdi onu. Vanta hep yalnız olmasını parlamaması diye düşünür diğerleri gibi olmadığını düşünürdü. Bazen onlar gibi bile olmak istiyordu.

Ölsem diye de düşünürdü, "ölsem belki biter her şey. biter belki insanların umutsuz düşünceleri, gider belki onu robot gibi gören insanlıktan çıkmış varlıklar. biterdi belki bu çile. Her şeyin suçlusu bensem ben yokken biter sorunlar." ama asla denmedi ölmeyi de. Çünkü his ediyordu ölse daha çok olurdu onu yargılayıp küçük gören yakın-uzak fark etmez, herkesin problemleri.

İnsanlar kendileri yapamadıklarını Vantaya yaptırır o yapamayınca ya beceriksiz yada salak oluyordu. Vanta çok mutsuz olur, belki de gerçekten öyleyim der bir köşede sakince ağlardı.

Bir süre önce bir yakının kaybetmişdi Vanta. Ne garipdi ki Vanta kayıp şokundan sonra kendine geldiğinde kaybetdiği kişinin onu en iyi anlayan kişi olduğunu düşünmeye başlamıştı.

Aslında tamda öyleydi kimse onun fikirlerine saygı göstermezdi ama o hep onu sona kadar dinler, yanlış düşünüyorsa ona anlatırdı. Bazen bu konular Vanta için hassas konular olduğunda kavga ederdi ama o hep bu kavgayı sakince bitirirdi. Belki de Vanta bu yüzden çok severdi onu. Aynı şekilde o da Vantayı. Vanta asla unutamıyordu onun Vantayı sarıp gülerek söylediği sevecen sözleri. Çok ağlamıştı Vanta onu kaybetdiğinde. İnsanların bazıları yalan diye düşünürdü belki de önemsemedi ilk defa Vanta o gün insanları. Ağladı saatlerce durmadı göz yaşları. Çığlık attı annesine sarıldı nefes almak istemedi o anlarda ama olamazdı ki öyle.

İlk kaybetdiği günden bir kaç gün sonra bütün akraba, arkadaş, dost kim varsa o kaybetdiği yakını için bir araya toplanmıştı. Vanta sakince sesini çıkarmadan ağlıyor, kulaklarında uğultuyla bir kadının feryatlarını duyuyor , önünde hala kim olduklarını hatırlamadığı kadınlarınsa onun hakkında yaptığı dedikoduları duyuyordu.

O gün büyüdü Vanta 14 yaşında büyüdü ve o günden sonraki her günde biraz daha büyüdü . Bazen sinirlerini konturol altında tutamadı,bazen sustu saatlerce konuşmdı, bazen çok konuştu hiç susmadı. İnsanlarsa yine onu anlamaz onu yargılayan oldular.

Vanta büyüdüğü günden sonra zorluklarla yüzleşti. Belki de gerçek dünyayla tanışmıştı bilemedi.

Yargılandı, küçük düşürüldü, kadın olduğu için köle gibi gördüler, hatta anaannesi ona ev işleri yaptırtarak buna "hayat dersi " adı taktı. Vanta yıkılmadı savaştı. Kimse ona inanmadı, Kulakları duya-duya gözünün önünde eskiden sevdiği akrabaların onun için değilde eski dostu (ki o andan 3-4 sene önce o dostun ailesi yüzünden bir daha konuşmadılar hatta dostu(en sevdiği kuzeni) ondan kaçmaya başladı) için " o bizim umudumuz" cümleleri söylendi.

Vanta dik durdu eğilmedi herkese ve herşeye rağmen inandı yapacağına. Hayeller kurdu, çalıştı. ve başardı.

Vanta artık yeni bir hayata sahipti, yalnız , sakin ve en esası mutluydu. İçinde onu kemiren düşünceler bazen olurdu tabi ama hemen o düşüncelerden kurtulurdu.

Etrafındakilerın eskiden " sen hiç kendini düşünmüyorsunki" dediklerini hatırlardı Vanta. Eski arkadaşlarsa (bazılarıyla hala konuşuyordu) şimdi anlıyordu Vanta aslında en çok kendini düşünmüştü ama bu tam tersi gibi görünmüştü.

Sizde unutmayınki insanlar çok şeyler söyler, düşünceler asla susmaz, gülen yüzler bazen kan ağlar. Etrafınızdakileri düşünün ama en çok kedinizi sevin. Fikirlere saygı duyun ama kendi düşüncelerinizi ön plana alın. En esası geçmişe takılıp kalmayın, geleceğin hayalini kurun, bugününse tadını çıkarın . İyi kötü farketmez o anı siz yaşıyorsunuz. Anı güzel kılmak sizin elinizde.

"Asel sence bu hikaye biraz şey değilmi? klasik"

"Yayınla hayatım. Bu VANTA nın bağlangıcı ve sonu. o mutlu olmayı hakediyor"

TEKRAR MERHABAAAAAAAAA

bu GRİ nin giriş bölümüydü. Umarım seversiniz. Giriş klasik kitaplardaki gibi oldu. Ama önümüzdeki bölümler tabiki böyle değil. Bunu yazarın anlatımıymış gibi okuyun .

gelecek bölümler Vantanın değil Aselin geleceği ve imkansız dediği her şey.

GÖRÜŞMEK ÜZEREEE

GRİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin