Bilgisayarı vermek için Amelianın odasının önüne geldiğimimde kapıyı çalacaktımki içeriden gelen sesle durdum.
" Merak etme ben haledeceğim. Evet. Görüşmek üzere"
Amelia tükçemi biliyordu? Onu bırakta ne zamandan beri ana diliymiş gibi konuşuyordu?
İşler gittikce karışıyordu.
Yavaşca kapıyı çaldım . Amelia kapıyı açtı "Hola señora, ¿hay algún problema?" (Merhaba efendim herhangi bir sorun mu var?)
Tetirgindi ama belli etmemeye çalışıyordu. Yapamamışdı çok belliydi. Biraz önce duyduklarımı duymamış gibi yaptım ve onun gibi ispanyolca konuştum " Hola Amelia. No, no te preocupes, te iba a dar la computadora, me voy, vuelvo tarde."(Merhaba Amelia Hayır, merak etme, bilgisayarı sana verecektim, gidiyorum, geç döneceğim.)
Hemen merakla sordu " ¿adónde vas?" ( Nereye gidiyorsunuz?)
"tengo algo de trabajo" (biraz işlerim var)
"De acuerdo señor " (tamam efendim)
Amelianın yanından ayrılarak merdivenlere yöneldim. Hızlıca aşağı inerek arabama bindim .
Madem bir süre burda kalmaya mecburdum o zaman kendi evimde kalmalıydım.
İspanyada yaşadığımız dönemde burda şirketin şubesi açıldığı süreçde burda kalmam gerekmişdi bu yüzden Deryayla beraber gelmiş güzel bir ev almış orda yaşamıştık. Şehirden biraz uzakta sakin bir mahalledeydi. Konuşmakta kötü olduğum için ve orda sadece üç buçuk hafta kaldığımız için komşularla tanışamamıştım. Ama benden farklı olarak Derya hepsini tanıyor bana onlardan bahsederdi. Derya mahallede en sevdiği komşuya evin anahtarının kompyasını verip evi ara ara temizletmesini istemişdi. Bunu bana söylediğinde biraz sinirlenip tanımadığı kişilere anahtarı neden verdiğini sorduğumda bana gerçekten iyi biri olduğunu, kendi imkanlarıyla araştırma yaptığını söylemiş bende çok üstüne gitmeyerek ona güvenmiştim.
Bu güne kadar sorun da yaşamamıştık. Bende bu yüzden o komşuyu hiç araştırmamıştım. Derya sık sık komşuyla konuşup bilgi aldığını söylediği içinde rahatdım aslında.
Anahtarların üç kopyası vardı biri bende, biri Deryada diğeri de komşudaydı.Komşunun son bir kaç günde evi temizlemesini umarak evin önünde arabayı park ederek indim.
Burayı o kadar seviyordum ki. Bahçe çiçek ve meyve ağaçlarıyla dolu olduğundan mis gibi kokular etrafı sarmalıyordu.
(böyle düşünün evi)
Kokuların güzlliğine ve bahçenin temizliğine bakıldığındysa evin yeni temizlendiğini tahmin ediyordum.
Evin kapısına doğru ilerledim . anahtarı kilide takacaktımki duyduğum sesle duraksadım.
" Yalnız bu eve her kes istediği gibi giremez."
HELOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOO
bu bölümü yazıp bitirdiğimde 9. bölümü yayınlamıştım :)
bu arada ben karıştırıyorum yalnız mı yoksa yanlız mı ? helpppp
Baiiiiiiiiiiiiiiiyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyyy
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GRİ
Randombilmiyorum belkide her şey kafmın içinde oluşan dünyadan ibaretdi. Savaşı kazanıp kaznamam da önceden planlanmıştır belkide. Yoruldum ama durmayacağım . Çünkü biliyorum bazen durduğun an her şeyi bozulabilirdi. Her şey bana bağlıydı...