ACI KAHVE

23 5 0
                                    


Öncelikle Yasin'in söylediği sokağı bulmalıydı. Güvendiği kendi adamı olan iki kişiyi görevlendirdi. Sokak bulunmuş o saat ve gecede olan kayıtlar teker teker izlenmişti. Daha sonra şüpheli durumundaki araçların sahiplerine ulaşılmış hepsiyle iletişim haline geçilmişti. İçlerinden birisi ünlü bir araç kiralama şirketinin arabasıydı.

-Sen hiç yanan bir dükkân gördün mü? Hayır efendim görmedim.

-Yanan bir araba? Hayır efendim görmedim.

-Yanan paralar? Hayır efendim görmedim.

-Yanan umutlar? Hayır efendim görmedim.

Çakmağı elinde yakıp yüzüne doğru tutup gülmeye başladı. Ateşin renginden yüzü parıl parıl parlıyordu. Yapmayı düşündüğü şey korkunç bir eylem olmasıydı. Gözlerinin parlaklığını, canlılığını gören biri yaş günü mumu üflediğini düşünürdü.

-Yanan bir insan gördün mü? Hayır efendim görmedim.

-İnsanın kaderinde yazılanı hiç görmemesi de çok ilginç. Ben yanan çok şey gördüm. Evet evet yanan insan da gördüm. En eğlenceli kısmı ne biliyor musun çok acı çekmeleri. Acı çekerken inlemeleri, çığlıkları, bağırışları o kadar yoğun ki cezası ne olursa olsun acıyasın geliyor yanan kişiye. Ben mesela kimseye acımam. Özellikle hainlerin gözünden akan yaş benim için bir anlam ifade etmez. Bir hain yanıyormuş, boğuluyormuş, zehirleniyormuş, derisi yüzülüyormuş umurumda olmaz. Yargılayan gözlerle bakma lütfen zevk aldığımdan değil sadece bir şey hissetmiyorum. Bana göre hata yapan herkes bedelini ödemeli. Sen şanslısın çünkü hain değilsin. Sen nesin peki bir piyonsun. Piyonluk için bu kadar kendini zor duruma sokmana gerek var mı? Ben veziri arıyorum. Bana veziri ver ben de sana bir saray sunayım. Çabuk arabayı kimin kiraladığını söyle.

-Efendim gerçekten bilmiyorum tüm bildiklerimi hem adamlarınıza hem size defalarca anlattım. Gizemli bir adam gelip araba kiralama istediğini söyledi hayalet modunu istediği için bilgilerini de paylaşmamış oldu. Biliyorsunuz yeni nesil araba kiralama işlerinde hayalet modu diye bir sistem yarattık bu sisteme göre araba kiralamasında şahsa ait bir bilgi kaydedilmezken ücret alımı ise Bitcoin üzerinden gerçekleşiyor. Bu nedenle müşteri ve satıcı arasında çok gizli süren bu alışveriş gerçekleşiyor. Ağzı maskeli bu adam şirketimizden araba ve sürücüyü hayalet modunda kiraladı. Tuhaf şekilde çöpün kenarından bir paket aldıktan sonra toz oldu. Paket aldığını da şoförümüzden öğrendik. Zaten bu bilgileri sizinle paylaşarak suç işliyorum. Hayalet sistemi bazı güvenlik önlemleri kapsamında hala yasal olarak kabul görmese de müşteri ve şirket arasında sözleşme yapılmaktadır. Bu hem beni hem de müşterimin güvenliğini olumsuz yönde etkilemektedir.

-Elimdeki çakmağı görüyorsun değil mi, ateşte senin güvenlik kapsamında olumsuz etkilenmene sebep olur mu acaba? Her yeri herkesi yakarım. Buralar alev alır senle beraber ben de yanarım. Bana aracı kimin kiraladığını söyleyeceksin. Seni de yakarım bu lüks arabalarını da yakarım, giderim o kancadaki villanı da içindekilerle yakarım. Sakın benden bir şey saklamaya çalışma yoksa tüm sülalen kül olur soyundan bir iz bile kalmaz. Fazla liyakat da iyi bir temsil değildir. Anlıyorum güvenlik gizliliğidir, evraktır, sözleşmedir bunlara önem veriyorsun ama elimdeki çakmak birden yere düşse zaten adamlarım her yere benzin dökmüş ateş alev alsa bir anda bum diye her yer yerle bir olsa, liyakatli çalışmanın bir değeri kalır mı?

-Tamam, bırak elindeki çakmağı. Sana yemin ederim hayalet mod açık olduğundan müşteri hakkında tek bir kelime bile bilmiyorum. Fakat telefonu çaldığında arayan kişi İzzethan adında birisiydi. Arayanın ismini hatırlama sebebim rahmetli dedemin ismiydi. Aradığında isim ilgimi çekmiş dedemin ruhuna da içimden bir Fatiha okumuştum. Müşteri çalan telefonu açıp görevlendirdiğiniz aracı ayarlıyorum dedi. Tek bildiğim bilgi bu. Arabalarımın üzerine yemin ederim ki sadece arayan kişiyle aracı kiralayan kişinin arasında bir ilişki olduğu varsayımının da bulunabilirim.

-Özel üretilen Efsur aracını duydun mu?

-Duymaz olur muyum efendim. Dünya üzerinde sadece 10 adet üretilen harikulade bir modeldir.

-Yardımının karşılığında o bir tanesi senin olacak. Bana iş yaptığımız bir iş insanı hediye olarak vermişti. Ne modelini ne de rengini beğenmiştim, senin nasibinmiş. Adamlarımla sana yollatacağım arabayı. Aferin sana kendi kaderini değiştirmiş oldun, iyi günlerde kullanman dileğiyle.

*

Evine gidip kendisine kahve yaptı. Tek bildiği şey ısıtıcıya su koyup çay ve kahve demlemekti. Kaç gündür tek yaptığı viski içmek olduğundan bugün bir değişiklik yapma gereği duydu kendince. Mutfağa girmekten nefret eder yasak bölgeymiş gibi kendini mutfaktan korurdu. Çocukluğundan beri her şey önüne hazır konulduğundan yemek yapmaya dair hiçbir şey öğrenmemiş, merakta etmemişti. Ona göre yemek yapmak kadın işiydi. Erkek elinden yemek yemeği sevmezdi. O yüzden de dışarıda yemek yemekten kaçınırdı. Hayatın ironisini evde kadınlar yemek yaparken çoğu lüks restorandın aşçısının erkek olmasında görürdü. Erkek aşçılardan nefret ederdi. Elleri pis gelir yaptıkları bir lokmayı bile ağzına zorunlu olmadıkça sokmazdı. Yasin'e de aşçı olduğu için küçüklüğünden beri gıcık olurdu. Adamın hain olup kendini öldürmesi onu üzmemişti. Hain olmayıp kendini öldürse de üzülmezdi. Özel olarak ona yemek yapan aşçı kadın 4 gündür yıllık izne çıktığından doğru düzgün ağzından bir lokma bile geçmemişti. Neslişah'ın haberi olsaydı aşçı kadının izinde olduğunu kardeşine kıyamaz ona sevdiği yemekleri yapardı. Akın'da ablasının bunu yapacağını bildiğinden bu bilgiyi ablasına anlatmamıştı. Kahveyi içerken içinden tadı da bok gibi olmuş diye geçirdi. Sigarasını yaktı derin bir nefes çekti. Babasından dayak yediği günden sonra doğru düzgün boğazından yemek geçmemişti. Güzel yemek yiyeme sinin tek sebebi aşçı kadının yokluğu değildi o günden sonra iştahı da yok olmuştu. Kim bu İzzethan diye düşündü. Kahvede şekeri bırakalı çok olmuştu ama kaşık koyma alışkanlığını bırakmamıştı. Bir yandan kahvesini yavaşça karıştırıyor bir yandan da İzzethan'ı düşünüyordu. İçine çektiği dumanı havaya bıraktı. 

23Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin