23

İKİ HERGELE

-Bavo sizinle konuşmam gereken bir mesele var. İznin olursa anlatayım. Senin de bildiğin gibi ben senin ayaklarına kapanıp Akın için bir son şans istedim. Ve sen de yüceliğini gösterip benim ricamı kabul ettin. Ben cahillik yaptım Bavo. Sandım ki Akın büyümüş ve bu sorumluluğun altından kalkabilir. Onunla meseleyi konuşmak için evine gittim. Gittiğimde spor yapıyordu. Birlikte kahve içip havadan sudan konuştuk öncelikle. Fakat yüzünde ne bir kin, ne bir kaybetme acısı, ne yenilgi kasveti vardı. Gayet keyfi yerinde sanki başımıza bin türlü belayı o açmamışta başkası açmış gibi davranıyordu. Hal ve harekeleri hiç ailemize yakışır değildi. Yüzünü inceledim, gözlerinin içine baktım. Bir umut aradım hırsa, güce, intikama dair fakat beni hayal kırıklığına uğrattı. Sinirlenip bir şey demeden evinden ayrıldım. Çok oluyorum biliyorum ama senden yine bir ricam olacak. Dediğim gibi bu işi Akın'a belli etmeden yine ben çözeyim sen ona bir şey belli etme. Sanki bu olay gelmiş ve unutulmuş gibi davranalım. Ben verdiğim sözü tutup gerçekleri öğreneceğim. Ben bu gizemi çözene kadar Akın sıradan hayatını yaşamaya devam etsin. Sanki hiçbir şey olmamış, hayat kaldığı yerden devam ediyormuşçasına dolansın ortalıklarda. Ben çözüme ulaştırdığım vakit onu ister yurt dışına, ister başka bir yere yollarsın. Sana kalmış. Fakat ben, sen ve Halim abi dışında kimse gerçeği bilmeyecek. Ne Akın'ın ne de Aslan'ın işin gerçek kısmından haberi olmayacak.

-Ben onu nereye göndereceğimi iyi bilir tatlı kızım. O işe yaramaz herif cehennemin dibine gitmesi gerekte şimdilik erteleyeyim. Senin tatlı hatıran için. Teklifini kabul ederim. Ama bir şartım var. O son sarf ettiğin cümleler yüreğimi yaktı son işin falan olmayacak. Sen şirketimizin biricik yönetim kurulu başkan yardımcısısın. Bir daha ağzından öyle korkunç cümleler söylediğini duymayacağım. Eğer Akın'ı direkt yollamamı istemiyorsan beyefendinin bizim zorlukta olduğumuz günlerde keyif çatmasını rica ediyorsan sen de asla bu şirketten ayrılmayı aklının ucundan bile geçirmeyeceksin. Ben zaten o itin bir baltaya sap olamayacağını en başından biliyordum. Senin gönlün kırılmasın diye kabul etim. Yoksa o hergele değil sorunu çözmek başımıza iyice çoraplar örerdi. İyi yapmışsın akıllı kızım o soytarıyı işe karıştırmamakla eline yüzüne bulaştırır işi çözeyim derken daha da çok sarpa sardırırdı. Ben boşuna bu ailenin en akıllısı benim sultanım Neslişah'ım demiyorum. Diğer iti zaten adamdan bile saymıyorum. Yine Akın bir şeyler başarmak için çaba gösterdi de başarısız oldu. O Aslan köpeğinden de bir sap olmaz. Allah bana iki erkek evlat yerine 2 tane işe yaramaz it vermiş.

-Bavo lütfen kardeşlerim hakkında bu kadar acımasız düşünceleri dile getirme. İkisi de pırlanta gibi çocuklar seni memnun etmek için canlarını dişlerine takıp çaba sarf ediyorlar. Elbet bir gün kendilerini sana tıpkı benim gibi kanıtlayacaklar. Ama şimdilik çok toylar sistemi tam anlayamıyorlar. Yoksa ellerine ne iş versem yerine getiriyorlar. Sadece bu sefer Akın beni hayal kırıklığına uğrattı.