HARAP YANGINLAR

5.BÖLÜM

  İyi akşamlar. Artık olayların süregeleceği bölümlere net bir başlangıç yaptık. Karakterlerin aralarındaki geçmiş olayları da yavaş yavaş öğrenmeye başladık. Oy vererek destek olur ve yorumlarınızı belirtirseniz çok sevinirim. İyi okumalar!

2019-İstanbul

Yazardan Anlatım:

Bazı dönüm noktaları ezelden bellidir. O dönüm noktasını yaşayacağın gün bile bellidir. Olay bellidir, saat bellidir, kişiler bellidir. Gidişat öyle bir kör noktaya çıkarır ki seni, can yakıcı bir filizi kendi ellerinle sulaya sulaya büyütür ve tam karşına alırsın. Klişe sayılabilecek bir ton olay sana yalnızca okuyunca klişe gibi gelir. O olay hayatının kırılma noktası olduğunda aslında öylece bir klişe olmadığını canın yanarak anlarsın.

Soğuk kış günlerinden birinde aynı ildelerdi. Aynı havayı soluyorlardı fakat yalnızca biri bunun bilincindeydi. Çünkü askerlik böyle bir şeydi. Aynı gökyüzüne baksan dahi hayat seni yan yana gelmekten alıkoyacak bir ton sebep sunardı. Öylesine sebeplerden biri sanıyordu lakin gerçek çok daha acı şekilde yüzüne vuracaktı.

Yağız zorlu bir gizli görevin sonuç kısmına adım adım ilerliyordu. Mega kentin ultra lüks bir otelinde, kendine ayrılmış odada bir ileri bir geri yürüyerek saatini kontrol ediyordu. Günler önce görevlendirildiğinde bu otele yerleşmiş, olayın vuku bulacağı odaya gizli kameralarını ve ses dinleyici cihazlarını yerleştirmişti. Otel sahibiyle bir iş birliği içerisinde değillerdi. Bu yüzden oldukça sessiz ve iz bırakmadan ilerlemesi gerekiyordu. Kolay kolay böyle önemli görevlerin başrolü olamıyordu. Dağlarda iz sürmekten şehir içi görevlendirmelerine vakit bulamıyordu. Fakat bu görev hayati önem taşıyordu. Tehlikeli bir terör örgütünü çökertebilmeleri için günlerdir çalışıyor, kanıt bulup deşifre etmeye uğraşıyordu.

Yer yer polislerle birlikte çalışsalar da bir süre sonra yönetimi ele alıp kendi başına ilerlemesi gerekmişti. Terör örgütü liderinin yurt dışına kaçtığını biliyorlardı fakat ülke içinde ona haber uçuran, silah sevkiyatına destek olan biri vardı. Görevlendirme sırasında verilen dosyada o kadının her şeyi detaylıca yazıyordu. Kadın olduğu için belki de şüphelenilmeyeceği düşünülmüştü fakat Türk Silahlı Kuvvetleri'ne mensup hiçbir askerin gözünden kaçmazdı bu olay. Günlerdir kadının ilgisini çekmek için otelin barında vakit geçirmiş, hem uzaktan izleyerek hem de birebir tanışarak olayı çözüme kavuşturmuştu. Her bilginin kaydedildiğine emindi çünkü kadın görüşmeleri yapacağı zaman odasına kapanıyor, bazen günlerce odadan çıkmıyordu. Gerekli verileri gizlediği kamera ve ses dinleme cihazları sayesinde elde edeceğine emindi. Tek yapması gereken anlaştıkları saatte kadının odasına gidip ona fark ettirmeden yerleştirdiği cihazları çıkarıp almaktı. Sonrasını iş birliği içinde olduğu polisler halledecek, odaya baskın yapıp kadını tutuklayacaklardı.

Vaktin geldiğini fark ettiğinde görev için kullandığı telefonu arka cebine atıp odadan çıktı. İlk yanlışı burada yapmıştı. Yanına aldığı telefon kendi kişisel telefonuydu. Odaya ilerleyip kapıyı tıklattıktan sonra açılmasını bekleyerek iki üç adım geriye gitti. Heybetli bedeniyle kapının önünde dikilirken kapı açıldı. Kadın sarı saçlarını cilveli bir havayla düzeltip kapının önünden çekildi. Kıyafetine gözünü değdirmeden içeriye adımlayıp kapının arkasından kapanma sesini bekledi. O esnada etrafa göz atıp en yakındaki koltuğa adımladı.

"Tam vaktinde geldin." Kadının ona yaklaşan adımlarını umursamadan kollarını koltuk arkasına doğru yasladı. Görev için dahi olsa karakterinden ödün veremezdi. Neyse ki böylesi kadınlar hayatlarına aldıkları erkeklerin umursamaz oluşunu düşünmezlerdi.