Cinayet büroya gelen yeni ihbar üzerine Eren başkomiser ve Fırat komiser olay yerine gitmek üzere emniyetten ayrılmıştı.
Tuğçe ve Furkan olay yerine yakın kameralarda şüpheli bir durum arayışındaydı. Aracın içinden inen valizi dikkatlice indirdiklerini gördüler.
Furkan görüntülerin fotoğrafını çekip Başkomiserine göndermişti. Tuğçe ile birbirlerine dönüp havada ellerini çarpıştırdılar.
İki arkadaş bunu da çözmüşlerdi. Katil artık plakasına kadar ellerindeydi.
Bir kaç saat sonra Eren ve Fırat sinirli bir şekilde giriş yaptı cinayet büronun kapısından içeriye Tuğçe ne olduğunu anlamadığı için hemen ayaklanıp babasının odasına yürüdü.
"Başkomiserim şüpheliler nerede?"
Eren sertçe sandalyesine oturduğunda Fırat Tuğçe'ye döndü.
"Katilleri tespit ettiniz Tuğçe ama ceset yok"
"Nasıl yok valizle indirdiler görünüyor kayıtlarda"
"Valiz de yok cesette"
Tuğçe kaşlarını çatıp yüzünü buruşturdu. Plakası görünen araç sahibine yakalama kararı çıkarmaları bu durumda imkansızdı.
"Tuğçe bu ihbar ne zaman düşmüş çağrı merkezine?"
"Hemen sordurayım komiserim"
Tuğçe çağrı merkezi ile görüşmüştü. İhbarın iletim saati onlara ulaşma saatinden iki saat önceydi. İki saat içinde cesedin ortadan kaybolması imkansızdı.
Tuğçe ve Fırat bütün gün kayıtları incelemişti.
"Komiserim ceset buraya dün sabah bırakılmış çağrı merkezine ihbar bugün sabah yapılmış burada tutmayan bir şeyler var"
Fırat Tuğçe'ye başını salladı.
"Ben Anılla görüşeceğim olay yeri ekibi bir şeyler bulmuş mu bi bakalım"
Tuğçe onu onaylayıp ekrana yeniden döndü. Dikkatle görüntüleri izliyordu. İhbarın bu sabah geldiğini hatırlayınca kamera kayıtlarının tarihini ileriye sardı. Gözüne takılan bir şey olmamıştı. Sıkıntıyla oflayıp ekranı kapattı.
Fırat Anıldan aldığı bilgilerde sadece cesedin gerçekten orada olduğunu doğruluyordu. Ortada bir cinayet ve bir katil vardı ancak ceset yoktu.
Umut koşarak Eren'in odasına girmişti. Yeni bir ihbar gelmişti. Bu defa Furkan ve Umut olay yerine gidecekti.
Sabahki ihbarın aksine bir ormanda değil bu defa bir sokak arasından geliyordu ihbar.
Kamera kayıtları bu defa bıçaklanan kadının failini tespit ediyordu ancak yine bıçaklanan kadının cesedi yerinde yoktu.
Emniyete gelen Umut ve Furkan Eren'e durumu anlattıklarında Eren sinirle küfür etmişti.
"Bugün ne oluyor ya?"
"Başkomiser"
Eren Kubilay'ın geldiğini görünce gözlerini devirdi. Herkes gibi o da oldukça gergindi.