Sert adım sesleri geniş salonda yankılanmaya başlayınca büyük masada oturan kadın ve adam gelen ortaklarına baktılar.
Ahşap sandalyeyi çekip oturdu. Elindeki kağıtları masaya bıraktı. Onu meraklı gözlerle bekleyen ortaklarına gülümsedi.
"Bir kızı var"
"Bulmuşlar demek ki"
Kadın hızla ayağa kalktı. Adama doğru yürüyüp önündeki kağıdı aldı.
"Bu bilgi İşimize yarar mı?"
"Korkuyor, korkuyorlar onu kaybetmekten"
Kadının yüzüne yerleşen sinsi gülümseme iki adamında hoşuna gitmişti.
Cinayet büro ertesi sabah güne keskin bir giriş yapmıştı. Denizde bulunan bir insan kafası şu an Tuğçe'nin masasında duruyordu.
Eren ve Efe birbirine bakıyordu. Adli tıp inceleme için bulunan parçayı almaya gelmişti.
Tuğçe'nin iyice inceleyişi ikisininde gözünden kaçmamıştı. Efe Tuğçe'ye doğru döndü.
"Beni gün içinde gelişmelere dair bilgilendirin Tuğçe Hanım"
"Tabii savcım"
Efe yüzündeki kaçak gülümseme ile adliyeye gitmek üzere oradan ayrılırken Tuğçe arkasından bakıyordu.
İçeriye amiri ve Fırat girince Eren'in yanına uğramadan Tuğçe'nin yanına geldiler.
"Tuğçe, bu dosyada Fırat komiser ve Ilgaz savcı ile çalışacaksın"
"Ben mi?"
"Evet sen yeter masa başında oturduğun otoparkta sizin için bir araç ayarlandı aracı da sana zimmetledim"
Tuğçe adama başını salladı. Amir odasına dönerken Fırat huzursuz da olsa Eren'e göz kırptı.
"Hadi bakalım minnak düş önüme"
"Komiserim!"
"Tamam tamam bulacağım güzel bir şey Ilgaz savcıyı kızdırmadan aşağı inelim"
Tuğçe Fırat'a gülerek onunla birlikte adli tıpa indiler.
"Elimizde ne var?"
"Kayıp bir cenaze savcım yani bugün o kadar tuhaf bir günki başkomiserimde de kesik bir baş var"
Göksu'nun söylediği ile Ilgaz dönüp ona baktı. Tuğçe de Göksu'yu onaylamıştı.
"Dosya kimde?"
Tuğçe hemen başını kaldırıp memnuniyetle cevapladı.
"Efe savcıda"
"Ben bir onunla görüşeyim bakalım bi bağlantı ortak nokta bulabilecek miyiz? Siz bu akşam ihbarı yapılan adrese gidin bakın bakalım bir hareketlilik var mı?"
Tuğçe ve Fırat başını salladı.
"Savcım!"
"Efendim Tuğçe"
"Eğer izniniz olursa kayıp cenazenin kimlik bilgilerinden bütün akrabalarını araştırıp şüpheli taraması yapabilirim"
Ilgaz Tuğçe'ye başını salladığında Tuğçe hemen oradan ayrılıp masasına gitmek için hareketlendi. Fırat arkasından bakıp gülmüştü.
"Zehir gibi kız valla Eren ne kadar gurur duysa az"
Ilgazın ciddi tavrını anlamasa da sustu Fırat kendi kendine sevinmeye devam etti.