Lost Me || Chanmin ✓

26'F

"Bence diğerinden daha iyi bu."

"Çok bir anlam yok ama altında bu tablonun." dedi Taemin.

"Manzara tablosu yâni."

"Evet, değişiklik olsun dedim. Aslında bir ara portre de çizmeye çalışmak istiyorum."

"Portre baya zor iş ya."

Taemin bir elini Seungmin'in omzuna attı. "Senin portreni çizerim nasıl fikir? Bitince sana hediye ederim hem."

"Olur!"

Gülümsedi Taemin. "Tamam o zaman anlaştık." Taemin'in gözleri köşede Hyunjin ile konuşan Chan'a kaydı. "Nasıl gidiyor aşk işleri?"

Taemin'in baktığı yöne baktı Seungmin. "Düzelttik aramızdaki her şeyi. Güzel gidiyor."

"O gün ağladığına değdi mi bari?"

Gözlerini yere indirdi Seungmin. "Bilmediğim şeyler varmış o zaman. Ona suç vurmakta mantıklı değil yani."

"Peki madem şuan mutluysan daha ne?"

Gülümseyerek Taemin'e baktı bu sefer. "Teşekkür ederim hyung."

"Teşekkür edilecek bir şey yapmadım ben." Kolundaki saate baktı. "Yavaştan gideyim ben. Sende kendine iyi bak üzme." diyerek uzaklaştı Taemin.

"Görüşürüz hyung."

Taemin çıktıktan sonra Seungmin biraz Hyunjin ile muhabbet etmiş ve çıkmışlardı galeriden.

Sahile yakın bir caddede yürüme kararı almışlardı en sonunda eve gitmemek için. "Şunlardan alsak mı?" diyerek takıcının köşesinde duran bileklikleri gösterdi Chan.

"Sen sever misin ki?"

"Bilekliklere bayılırım asıl soru sen sever misin?"

İçeri girip bilekliklere baktı Seungmin. "Güzel duruyorlar."

"Alıyoruz o zaman." diyerek bilekliği eline alarak kasaya ilerledi Chan.

"Hey birlikte ödeyelim."

Chan durup arkasını dönmüş ve kısık gözlerle bakmıştı Seungmin'e. "İyi tamam sen öde." diyerek durdu olduğu yerde Seungmin.

Chan bileklikli ödeyip Seungmin'in yanına dönmüş ve yürümeye devam etmişlerdi. "Çok tatlı oldular."

"Fotoğraf çekmek ister misin yoksa çocukça mı?" diye sordu Chan. Çünkü Seungmin çoğu şeyi demeye utanıyordu ve her ihtimali o soruyordu yapması için.

"Çekebilir miyim?" diye parlak gözlerle Chan'a baktı Seungmin.

Eliyle Seungmin'in elini tutarak kaldırdı Chan. "Çek bakalım."

Seungmin gülümseyerek çekti fotoğrafı. "Ağlıycam şimdi çok güzeller."

Birkaç dakika sonra yavaştan yağmur yağmaya başlamıştı. "Arabaya dönelim hadi." diyerek Seungmin'in elini tuttu Chan.

"Çok güzel yağıyor ama."

Chan, "Evet ama hasta oluruz bebeğim hadi." dediğinde Seungmin itiraz etmemiş arabaya doğru yürümüşlerdi.

Arabaya bindiklerinde yağmur dahada artmıştı. "Benim evime gidelim mi? Akşam bırakırım seni size."

Gözleri hala dışarıda iken kafasıyla onayladı Seungmin. "Jeongin'e haber vereyim ben." diyerek telefonunu çıkardı Chan arabayı çalıştırırken.

[Jeongin-Seungmin]

Min🩵
JEONGİNNN