Concerta, ritalin: Vücutta veya beyinde bazı tahribatlara neden olabilen antidepresan türü.
❀❀❀
Bazen, doğanın gizemli köşelerinde, sessizce ve fark edilmeden yayılırlar. Zehirli sarmaşıklar, yeşilin en karanlık gölgelerinden çıkarak, varlıklarını hissettirmeden etrafa yayılırlar. İlk başta zararsız gibi görünen bu bitkiler, tıpkı yavaşça akan bir zehir gibi, dokundukları her şeyi etkilerler.
Yavaş ve sinsice büyüyen sarmaşıklar, ormanın derinliklerinde kök salarlar. Zamanla, masum bir ağacın gövdesine sarılarak, onun canlılığını emerler. Her bir yaprağı, dokunduğu deriye yanıcı bir iz bırakır. İnsanlar, bu bitkilerin tehlikesini ancak dokunduklarında anlarlar; o an, zehrin vücutlarına yayılmasıyla, doğanın ne kadar acımasız olabileceğini fark ederler.
Zehirli sarmaşıkların yayılışı, hayatın kendisi gibi karmaşıktır. Kimi zaman farkında bile olmadan içimize sızan zehirli düşünceler gibi, bu bitkiler de kendilerini masumca sunarlar. Ancak, gerçek yüzlerini göstermeye başladıklarında, doğanın karanlık yüzüyle yüzleşiriz.
Bu sarmaşıklar, doğanın en gizemli yaratıklarıdır. Onların yayılışı, doğanın hem güzellik hem de tehlike barındırdığını hatırlatır. Her bir yaprağı, her bir dalı, doğanın kudretini ve acımasızlığını simgeler. Sessizce, yavaşça ama kararlı adımlarla ilerleyen zehirli sarmaşıklar, bize her zaman doğanın kontrol edilemez olduğunu ve ona saygı duymamız gerektiğini hatırlatır.
❀❀❀
"Bugün üçüncü seansımızdayız. Nasılsınız Nevin Hanım?" diye sordu Güneş. Sesi sakin ve rahatlatıcıydı.
"İyiyim, Güneş Hanım," diye yanıtladı, sesi yorgunlukla doluydu. "Ama o kadar yorgunum ki kendimi şirkete zar zor sürükleyebiliyorum."
Güneş, profesyonel bir ses tonuyla, "Yorgunluk pek çok şeyin belirtisi olabilir" dedi. "Son zamanlarda concerta ve ritalin'den başka herhangi bir yeni ilaç aldın mı?"
"Hayır, her zamanki gibi" diye içini çekti. "Concerta ve Ritalin. Genellikle bana böyle hissettirmezlerlerdi ilk günlerde."
Güneş hafifçe öne eğilerek, "Hadi bunu daha detaylı inceleyelim," diye önerdi. "Bana günlük rutininiz ve fark ettiğiniz değişiklikler hakkında daha fazla bilgi verin."
Nevin, Güneş'e günlerini anlatmaya başladığında Güneş ara sıra başını sallayarak dikkatle dinledi. Soruları kasıtlıydı ve onun yaşam tarzını ve alışkanlıklarını daha derinlemesine araştırıyordu. Yorgunluğun nasıl yoğun bir sis gibi çöktüğünü, enerjisini tükettiğini ve onu sürekli bir uyku hali içinde bıraktığını anlattı.
"Uykulu hissettiğinizden bahsetmiştiniz," dedi Güneş, düşünceli bir tavırla. "Uykululuk bazen duygusal veya psikolojik gerginlik belirtisi olabilir. Son zamanlarda, yani önceki seansımızdan sonra ek gerginlik yaşadınız mı?"
Nevin Hanım kaşlarını çatarak durakladı. "Sanırım iş daha stresli oldu. Şirket bazı değişikliklerden geçiyor ve buna ayak uydurmak zorlaşıyor."
Güneş başını salladı, gözleri gizli bir nedenle parlıyordu. "Stres sağlığımız üzerinde derin bir etkiye sahip olabilir. Vücudunuzun artan basınca tepki vermesi mümkündür."
Seans boyunca ona rehberlik etmeye devam etti ve onun kırılganlık duygusunu artıran önerileri ustalıkla yerleştirdi. Her soru, görünüşte masum olan her yorum, onun güvenini aşındırmak ve ona olan bağımlılığını artırmak için ana planında hesaplanmış bir adımdı.
"Bir rahatlama tekniği deneyelim," diye önerdi 'Doktor' Güneş, sesi yumuşak bir fı cmsıltı halindeydi. "Gözlerinizi kapatın ve derin bir nefes alın. Kendinizi tamamen rahat hissettiğiniz bir yerde hayal edin."
![](https://img.wattpad.com/cover/351697953-288-k489477.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GECENİN GÜNEŞİ (TAMAMLANDI)
Mistério / Suspense''Bunları böyle normal bir şey gibi anlatman biraz garip değil mi?'' dediğimde üst dudağımdan gözlerime kadar, neredeyse yüzümün ortasına kalemle dümdüz bir çizgi çizer gibi baktı. ''Garip mi? Belki de öyle,'' dedi gülümseyerek. ''Ama artık o günle...