LEVLÂ #Texting

22

"O zaman biz artık yatalım sizde çok oyalanmayın yarın yola çıkacaksınız." deyip kalkan babamla annemde kalkmıştı.

"Oğlum eğer bir şey lazım olursa Ayla'nın odası zaten karşı odada ondan istersin hiç çekinme."

"Çok teşekkürler." diyen Arden ile annem gülümsemiş babam ise iki kere Arden'in omzuna vurmuştu.

"İyi geceler canlarım." deyip annemle babamın yanağını sıkıca öptükten sonra onlar birlikte odalarına gitmişti.

"Baban bana tamamen alıştı sevdi beni." diyen Arden ile annemle babamın arkalarından bakmayı kesip ona baktım.

"Yooo hâlâ sana karşı ön yargılı."

"Futbolla toparladım ama."

"Çok gıcıksın biliyorsun değil mi?" dememle gülüp kolunu omzuma atarak beni kendine çekti.

"Aileni sevdim senden daha sıcak kanlılar özellikle annen çok iyi biri." demediyse ne diyeceğimi bilememiştim. Övünmek istemiyordum çünkü içindeki anne yarasını biliyordum.

"Annem seni çok sevdi oğlum oğlum dolaşıyor." dememle gülmüştü.

"Damadı olacam şimdiden alıştırma yapıyor kadın." demesiyle sertçe ona vurup geri çekildim.

"Sen cidden çok gıcıksın ben uyumaya gidiyorum ne halin varsa gör." diyerek hızlıca salondan çöküp odama geçtim tabikide Arden'in gülme sesini duymuştum.

Odama geçip biraz telefonla uğraştıktan sonra uyumak için şortlu takımımı alıp giydim. Şu an Arden'in de dediği gibi tamamen civcivlere benziyordum. Altımda sarı şortum üstümde ise beyaz sarı renklerinin olduğu kısa tişört gibi bir şey vardı. Saçlarımı tarayıp düzeltirken aklıma Arden takılmıştı. Belki bı ihtiyacı vardır diyerek odamdan çıkıp kapımı kapatarak Arden'in kaldığı odaya geçtim. Asla onu görmek için gitmiyordum misafirimin bir şeye ihtiyacı olup olmadığını soracaktım sadece. Yatağının ve odanın boş olduğunu görünce odadaki balkona doğru ilerledim belki oradadır diye. Doğru tahmindi demirliğe yaslanmış parmaklarıyla tuttuğu sigarasını içiyordu.

Daha fazla dayanamayarak "Hani bırakmıştın?" diye konuştum. Hızlıca bana doğru dönüp gözlerine bakıp konuştu.

"Bırakmaya çalışıyorum azalttım." diyerek son bi nefes çektikten sonra sigarasını söndürdü.

"Neden içtin kötü bir şey mi oldu?"

"İnsanlar mutluluktan da sigara içebilirler Ayla."

"Çok saçma her duyguda kaçış noktanızın sigara olması çok çok saçma."

"Ayla."

"Ama öyle Arden." dememle bir şey demiyerek beni tek başımı balkonda bırakarak odanın içine girmişti. Yaklaşık iki dakika sonra tekrardan yanıma geldi tişörtü değişmiş yoğun parfüm kokusu etrafa yayılmıştı.

"Niye gittin?"

"Koku üstüme sinmiştir rahatsız olma diye üstümü değişip parfüm falan sıktım naneli şeker yer misin?" deyip elinde tuttuğu olipsi uzanmasıyla dudaklarımda istemsizce bı gülümseme oluşmuştu.

"Sen ye ben yemem." dememle başını sallayıp şortunun cebine koydu zaten bir tane onun ağzında vardı.

"Sen niye gelmiştin?"

"Seni görmek istemiş olamaz mıyım?"

"Olabilir misin?"

"Olabilirim."

"O zaman sarılmakta istersin?"

"İsterim." dememle başını iki yana sallayarak gülmüştü.

"Doğruyu söyle sen beni öldürmek mi istiyorsun." demesiyle gülüp elini tuttum.