1. Bölüm

477 18 3
                                    

Selam ben dilay, 24 yaşındayım hemşirelik okuyorum.

Aynanın karşısında patlamış olan dudağımı temizliyorum. Yine babam ne kadar söz versene şiddet uygulamıştı içip içip eve gelmişti.
Ne kadar bu durumdan sıkılsamda okulumu bitirip meslek sahibi olana kadar dayanacaktım.

Başka kalacak yerim başka kalacak yerim yok buna mecburum annemin vefatından sonra babam alkolik olmuş ve şiddete başvurmuştu

Babamın sızmasını bekledim yine arka sokaktaki parka gidecektim orası bana iyi geliyordu babam uyuyana kadar telefonla ilgilendim...

Saat 2.33 tü üzerime gri eşofman ve açık mavi sweathtshirt giydim. Askılıkta olan siyah montum ve altına beyaz ayakkabılarımı giyip telefonumu ve anahtarımı alıp çıktım.


*temsili*

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

*temsili*

Neredeyse koşarak parka gittim annemin vefatından sonra neredeyse her gün buraya gelir kafamı dağıtırdım. Bir banka oturdum ve zorlukla tuttuğum göz yaşlarımı serbest bıraktım...

Yaklaşık yarım saat sonra ağlamam bitince telefonla ilgilenmeye başladım.
Soğuk rüzgar tenime iyi geliyordu.

Poyrazdan;

Askeriyede can sıkıntısından duramayıp hava almaya çıktım. Sigaramın ucunu ateşleyip yürümeye başladım daha önce hiç gitmediğim sokaklarda yürüdüm köşede küçük bir bakkal vardı oraya su almak için girdim.

Çıktıktan sonra rastgele bir sokağa girdim ilerledikten sonra ağlama sesi duydum biraz daha ilerleyince küçük bir parkta ağlayan genç bir kız gördüm. Yanına gidip gitmemek arasında kaldım dikkatlice kızı  inceledim gözünün belirli yerleri morarmış boğazında el izi çıkmıştı. biraz bekledim, kız göz yaşlarını sildi ve telefonla oynamaya başladı bu saatte ne yapmaya gelmişti bu parka tenha bir yere benziyordu.

Yanına doğru gittim.

Yanına yaklaşınca seslendim " iyi misin?" Sıçradı korkmuştu güzel bir kızı korkutmuştum. " evet" iyi olmadığı belliydi " benden korkmana gerek yok yardımcı olmak istedim" " yardıma ihtiyacım yok" dedi .ne kadarda inatçı bir kız diye içimden geçirdim. Belimdeki silaha kaydı gözleri daha çok korkmuştu. Kendimi açıklamak için " ben askerim" dedim. Kafa sallamakla yetindi

Kız kalktı, gidecekken kolunu tuttum anlamaz gözlerle bana bakıyordu. " ben poyraz" diyerek elimi uzattım. "Dilay" dedi. Gözleri masmavi adeta denizi yansıtıyordu sokak lambası gözlerini daha güzel gösteriyordu.

Kendisi 1.60 boylarında kumral masmavi gözlü çok güzel bir kızdı.

Ben ise 1.85 boylarında 33 yaşında esmer kahve rengi gözlü biriyim.

Dilay gitmek istediğini söyleyince evine kadar geçirmek istediğimi söyledim kabul etmedi bende ısrar etmedim.

Arkasından öylece baktım kısacık boyuyla ne kadarda güzel bir kızdı öyle bir daha karşılaşma umuduyla askeriyenin yolunu tuttum...

************************************
İlk defa kitap yazıyorum yanlışlara takmayın😽😽😽

Koyu kahve (askeri kurgu)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin