14. Bölüm

820 68 20
                                    

Merhaba

Nasılsınız?

Yazım yanlışları varsa özür dilerim.

İyi okumalar.

>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>

   Sabah gözlerimi annem ile babamın kollarında açtım. Gerçekten çok rahat yatmıştım dün gece.

   Babam gözlerini açtı beni görünce gülümseyerek "günaydın oğlum. Gece rahat yattın mı?" Dedi yattığı yerden doğrulurken.

   "Evet baba çok rahat yattım." Dedim ve bende doğruldum. Babam kafama öpücük kondurarak "Eğer abilerinden bize de sıra gelirse arada bizimlede yat olur mu?" Dedi ve yataktan kalktı.

   "Eğer dediğin gibi abilerim beni rahat bırakırlarsa sizinlede uyurum arada." Dedim ve güldüm. Babamda gülerek lavaboya doğru ilerledi.

   Bende yataktan kalkıp komodinin üzerindeki babamın telefonunu açarak saate baktım.  09:37 Saat daha erkendi -daha doğrusu benim uyanma saatime göre erkendi- bugün uykumu çok güzel almıştım ki erken uyandım.

   Annem yerinde hareketlenince ona döndüm. Gözlerini açıp bana baktı bir süre. Sanırım ayılmaya çalışıyordu.

   Sanırım ayılmıştı gülümseyerek "günaydın oğlum." Dedi ve yatakta doğruldu.

   "Sanada günaydın anne" dedim bende aynı şekilde. Babam bu sırada lavabodan çıkmıştı.

   "Ben odama gidip üstümü değiştireyim." Dedim.

     "Tamam oğlum üstünü değiştirdikten sonra abinleride uyandır aşağıya kahvaltıya insinler. Bizde şimdi ineriz" dedi annem. Başımı sallayarak annemgilin odasından çıkıp kendi odama gittim.

Üzerime rahat birşeyler giyince ve yüzümü yıkayınca odamdan çıktım. Polat abimin odasına doğru ilerledim.

   Kapıyı çalmadan direkt girdim odaya yavaşça. Ellerini yastığın altına koymuş yüz üstü yatıyordu. Altında şortu vardı. Peki ya üstünde! Hiçbirşey yoktu. Hoayyy Maşallah.

Neyse dikkatimizi dağıtmayalım ne için gelmiştim ben. Hah hatırladım onu uyandırıcaktım.

   Yavaşça yaklaştım. Nedense içimden böyle sakince uyandırmak gelmedi ama en iyisi ben Polat abimi sakince uyandırayım yoksa beyefendi beni balkondan sarkıtabilir. Evet bu ihtimal var. Neyse bende diğer abileri çılgınca uyandırırım.

    "Evet küçük kaçak beni izlemen yada düşüncelerin bittiyse kucağıma gelde uyuyalım." Polat abimin konuşmasıyla çığlık atarak yerimde sıçradım. Lan bu uyanık mıydı?!?!

   "Abi korkuttun beni madem uyandın neden kalkmıyorsun?" Dedim.

   "Beni bir kaçak farenin uyandırmasını bekliyordum. Hadi gel kucağıma da uyuyalım." Dedi ve yatakta sırt üstü dönerek kollarını açtı bana.

   Gidip kollarının arasına girdim. Kollarının arasına girmemle beni sıkı sıkı sardı ve saçlarıma ve yanaklarıma birsürü öpücük kondurdu. Her öpücükten sonra ohhh yapıyordu.

   "Bir insan bir gecede kardeşini özleyebilir mi ya? Galiba bundan sonra hep benimle yatman gerekiyor çünkü seni uyurken bile özlüyorum" dedi ve tekrar öpmeye başladı.

   Kıkırdayarak "yaaa abiiiii, gıdıklanıyorum. Ayrıca bahanen Berk'in üzerinde işe yaramaz o yüzden boşuna hayal kurma canım abicim." Dedim. Abim beni öpmeyi bıraktı ve "merak etme korkudan birşey diyemez o bana." Dedi. Bu sefer sözlerine kıkırdayarak kalktım.

   "Hadi, hadi. Aşağıya kahvaltıya in bende diğer abilerimi uyandırıcam." Dedim.

   Abim homurdanarak yataktan kalktı bende hızlıca odadan çıktım diğerlerini uyandırmak için.

   Sıradaki Ateş abimdi onun odasınada Polat abimdeki gibi kapıyı çalmadan yavaşça girdim.

   Ateş abim yan dönmüş bir şekilde yatıyordu. Biraz daha geri çekildim ve yatağa koşup abimin üstüne atladım.

   Ateş abim irkilerek uyandı. Ateş abimin dirseği böbreğime girdi lan resmen. Tabi benimde kolum onun ciğerlerine girmiş olabilir ama çaktırmayalım. Sonuçta o kadar kası var. Hiçbirşeycik olmamıştır aslanıma.

   "Sen beni uyandırma mı geldin bakıyım ha?" Dedi. Yatakta sırt üstü dönüp benide kucağına çekerek sarıldı ve öptü.

   "Ama keşke üstüme atlamadan daha sakince uyandırsaydın.
Mesela beni öperek uyandırabilirdin." Dedi. Bende kıkırdayarak "ama abi işin eğlenceli kısmı orası"

   Abim beni üstünden kaldırıp yatağa yatırdı. O da üstüme çıkarak beni gıdıklamaya başladı.

   Gülerek Ateş abimi durdurmaya çalışıyordum. "Y-...ya a-...abi durrr"

   En son gülmekten kıpkırmızı olunca insafa gelip beni gıdıklamayı bıraktı. Zaten eğer daha fazla gıdıklasaydı nefesim kesilirdi. Büyük ihtimalle o da bunu bildiği için daha fazla gıdıklamadı.

   Abim durduktan sonra yanaklarıma öpücük kondurarak üstümden kalktı. Bende yataktan kalkarken "ben diğerlerini uyandırmaya gidiyorum." Dedim abime ve birşey demesine izin vermeden odadan çıktım.

   Bir alt kata gelerek Kağan'ın odasına girdim. Lan puhahaha bu çarpılmış olmasın. Kağan yatakta çok garip bir şekilde yatıyordu. Bu pozisyonu size anlatmak isterdim ama inanın bana size burda matematik anlatırım ama bu pozisyonu anlatamam o derece garip.

   Neyse daha fazla oyalanmadan yanına gittim ve sırtına çat diye yapıştırdım. Ne yapayım bu uyandırma şeklinin anısı var. İlk böyle uyandırdığımdaki surat ifadesi aklıma gelince dayanamayıp güldüm.

   Kağan sıçrayarak "llaaannnn" dedi. Bende gülümseyerek ve adeta cıvıldayarak "günaydııınnnnn. Çok sevgili kardeşin seni uyandırmaya geldi." Dedim.

   Kağan benim bu halimi görünce gülümseyerek "sanada günaydın abicim ama barıştığımızı sanıyordum." Dedi. Anlamayarak suratına baktım.

   "Barıştık zaten" dedim.

   Kağan kolunu boynuma atıp beni kolunun altına aldı ve saçlarımı karıştırırken "o zaman niye gavura vurur gibi vuruyorsun lan" dedi. Lan biran çok korktum. Dedim ne oluyor devreler mi yandı bunda.

   Gülerek kolunun altından çıkmaya çalıştım. En sonunda beni bırakınca saçlarımı düzelttim ve "çabuk hazırlan ve aşağıya kahvaltıya git bende Berk abimi uyandırmaya gidiyorum." Dedim. Kağan "o zaman sana kolay gelsin abicim" dedi ve lavaboya gitti. Bende daha fazla durmayarak Berk'in odasına doğru yol aldım.

   Berk'in odasına gelince diğerlerinden farklı olarak kapıyı gürültüyle açtım. Yatağına koşup üstüne atladım ve "Abi uyan abi uyan abi uyan" diye papağan gibi ötmeye başladım.

   Berk abim birden kafasını kaldırdı o kafasını kaldırınca birden ben irkildim.

   Berk abim yavaşça kafasını çevirip bana baktı. "Bebeğim sen ne yapıyorsun başımda papağan gibi?" Dedi. Neşeli sesimle "annem sizi uyandırmamı istedi diğerleri kalktı bir tek sen kaldın hadi kalk" dedim ve konuşmasına izin vermeden üstünden kalkıp odadan çıktım yoksa beynimi ütülerdi.

   Aşağıya gelince yemek odasına geçtim herkes masadaydı Berk hariç. Yerime ğeçtim Polat abim gülümseyerek yanağımı öptü ve önüne döndü.

    Berkte gelince yemeğe başladık. Babamın telefonu çalınca açtı.

Birşeyler konuştu ama hiçbirşey anlamadım. Babam telefonu kapatıp bize döndü. "Çocuklar yarın Mardin'e dedenizin yanına gidicez. Yiğit, oğlum gerçekten engel olamadım seni çok merak ediyorlar." Dedi. Bir dakika NE!?!

💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙💙

Bölüm nasıl olmuş?

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum.

GERÇEK AİLEM [ Erkek Versiyon ]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin