Ceylin

12.Bölüm

Sınır:200 oy 50 yorum...

Sınır geçmeden bölüm gelmeyecek.

Keyifli okumalar

"Bak bak salaklara bak. Altı kişiler, üç tane cadıyı yenemiyorlar. "

Sinirle kaşlarımı çattım. "Sus artık be. "

Cenk omuz silkip bana baktı. "Yalan mı ama? Kaç sezon geçti hâlâ bu cadılarla uğraşıyorlar. Ayrıca bu uzmanların ne gibi bir yararı var?"

"İlla bir yararları olması mı gerekiyor? Adamlar acayip yakışıklı ve kaslı. "

Şaşkınlıkla bana bakan Cenk'e kafamı salladım. Tamam çizgi film karakteriydiler ama yakışıklılardı ve kaslı.

Yokluktan çizgi film karakterlerine de yavşadım ya.

Neyse.

Son sezonda o kasları balon gibi söndürenlere Allah akıl fikir versin. Taş adamdan çöp adama dönmüşlerdi çocuklarım.

"Onlar resim, yani yakışıklı olmaları gayet normal. Ayrıca ben çizgi film karakteri olmamama rağmen gayet yakışıklı ve kaslıyım. " Dedi Cenk.

Tamam haklıydı ama bunu onun bilmesine gerek yoktu.

Göz devirip ona baktım. "Yeter be, gidiyorum ben. İki saattir vır vır vır, susmadın bir. "

Kucağımda ki erik kasesini Cenk'in kucağına bıraktım.

Ah o erikler yüzünden başımıza gelmeyen kalmadı be.

Ayağa kalktığımda dudak büzüp bana baktı. "Ama yaralıyım ben, ikizini böyle bırakıp gidecek misin? "

Omuz silkip odadan çıktım. Bir film izleyelim demiştim burnumdan getirmişti sabahtan beri. Her dakika konuşup bir şeye kulp buluyordu.

Yok onun kıyafeti neden öyle, yok hayvan perisi mi olur, bu kızın neden saçlarını kısaltıp dışlıyorlar, böyle sevgili mi olur, yedi sezon geçti hâlâ evlenemediler... Ve daha bir sürü şey sayıp durmuştu.

Cenk'in yaralanmasının üstünden beş gün geçmişti ve ilk günlere nazaran daha iyiydi. Bu gün ise amcamlar ile doğru düzgün tanışacaktım. İnşallah.

Merdivenlere yöneldiğimde Burağı gördüm. Okuldan gelmiş olmalıydı. Yanıma gelip yanağımdan öptü.

"Cenk abim nasıl oldu? "

Derin bir nefes verdim. "Turp gibi, iki saattir durmadan konuşuyor. Hadi biraz da gidip sen ilgilen. "

Gülüp Cenk'in odasına girdi. Sanırım Cenk'i tek çekebilecek kişi Burak'dı. Abilerine kıyamadığı için her türlü işkenceye maruz kalıyordu garibim.

Merdivenlerden inip annemin odasının kapısını çaldım. Gelen sesle içeriye girdiğimde annemi çamaşır katlarken gördüm , yanına gidip oturdum.

Tebessümle bana baktı. "Anlaşılan cenk seni de bıktırmış. "

"Çok fazla konuşuyor. " Güldü bu dediğime.

"Sen bir de lisedeyken görecektin onu, her gün kavga edip gelir anlatırdı. Hepimiz neredeyse iki saat onu dinlerdik. "

Tebessüm ettim.

Keşke ben de o zaman yanlarında olsaydım. Çok isterdim Cenk'le aynı okulda hele ki lisede olmak. Eğlenceli olurdu.

"Torunum nasıl? "

"Gayet iyi, ama hâlâ bir ismi yok. "

Güldü. "Bulursun yakında. "

Umarım bulurdum. Daha alışverişe de çıkmamıştım. Çok iş vardı ama zaman kısıtlıydı, üç ay kalmıştı doğurmama ve hâlâ çoğu şeyi eksikti.