bölüm 40

9.2K 498 518
                                    

Yaklaşık 8 bin kelime. Bu kadar uzun yazabileceğimi bilmiyordum. Sizde bana bir güzellik yapıp bol bol yorum yaparsınız İNŞALLAH.

sınır koymayacağım demiştim ama-

600 oy 700 yorum çok içimde kaldı.

Parçalanmaya hazır olun. Benim bile kalbim sonlara doğru kaldırmadı.

İyi okumalar
...

"Ceketin nerede?"

Başı ile arka tarafı gösterdi. Arka koltuğa döndüm. Ceketini aldığım gibi üzerime geçirdim. İçerisi sıcak olsa da üşümüştüm. Hemde deli gibi.

Kendimi ceketine sardım. Sonra alışkanlık olduğu için arabasında artık. Emniyet kemerini taktım. Ceket kokusunu öyle bir hapsetmişti ki. Kokusu beni mayıştıracak kadar büyük bir çaba sarf ediyordu.

Ortamdaki gerici havaya kokusu karışınca yumuşadım. Başımı yanımdaki cama çevirip gözlerimi kapattım. Arabanın motorunun sesi hiç bu kadar uykumu getirmemişti.

"Önce benim eve uğrayalım." Diye mırıldandım. Onda kalacaktım. Bunu o da biliyordu. Konuşacaksak bir şeyler. Uzun olacaktı ve kıyafet almalıydım.

"Benimkilerden giyersin." Aslında giyerdim. Yeşil tişörtünü dızlamıştım.

"Elbiseyi çıkartacağım. Askıya asarsam annem-" esneme molası. "Eve uğradığımı anlar." Biraz koltukta kaykıldım. "Şimdi biraz uyumam lazım." Sesim git gide kısıldı.

Mimiklerini göremediğimden güldü mü yoksa kaşlarını mı çattı veya elini üzerime mi atmayı düşünüyor bilemedim.

"Bana çilekli pasta almadın." İçim geçti.

...

"Ada. Güzelim." Saçlarım okşanıyordu. İlk yattığım koltuğu hissettim. Sonrasında ellerini en son başımı kaldırdığımda boynuma bir ağrı girdi. Yüzümü buruşturmamak için savaştım.

Eli saçımdan boynuma gitti ve hafifçe sıkıp masaj etkisi yarattı. Onun eline doğru kıvrıldım. "Boynun mu ağrıdı?" Başımı salladım. En sonunda gözlerimi açtım.

"Evine geldik eşyalarını al çıkalım." Başımı salladım ama arabadan inmek için herhangi bir hareket yapmadım.

Gözlerimi kırpıştırdım. Elini boynumdan çekti ve emniyet kemerimi açtı. Ben sadece ona alık alık bakmaya devam ettim. Ona gidince bir kahve içsem ayılırdım.

Sonunda kendime geldim. Damardan vuran sinirim de geri gelmişti. Ona bakmadan kapıyı açtım ve çıktım. Çıktığım gibi de dondum.

Kapıyı kapattım. Beni bugün eve bıraktığı yerde duruyordu. Eve girmem için biraz yürümem lazımdı. Üzerimdeki ceketin kollarından kollarımı geçirdim gazamız mübarek olsun ya Allah.

Topuklularla koşamasam da eve hızlı adımlar atıyordum. Çantamdan anahtarımı çıkardım. Sokağı aydınlatan tek şey sokak lambalarıydı. Komşularım meraklı değildi. Öyle olsa seksen kere balkona çıkmış olurlardı.

Kapıya ulaşınca hemen nefeslendim. Anahtarları çıkarıp kapıyı açtığımda ayakkabılarımı çıkardım. Kapıyı kapattım ve ışıkları açıp ayakkabılarımı kutusuna koydum. Annem kızarsa uğraşamam.

Gürültü çıkmasını umursamadan kendi odama çıktım. Üzerimdeki Kıraçın ceketini çıkarıp yatağıma koydum. Ne giyeceğimi düşünme fırsatı vermeden hemen üzerimdeki elbiseyi de çıkardım. Askılığa yerleştirirken dolabımı taradım.

AH BE HOCAM!?+18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin