🍊 II. Kitap "Yıllar Sonra Yeniden"

56 7 1
                                        

Multi: Murat Dalkılıç, Yalan Dünya

Multi: Murat Dalkılıç, Yalan Dünya

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bölüm 2:

"Yıllar Sonra Yeniden"

Halil Babür'ün anlatımıyla...

Beş yıl önce...

"Hadi ama anne. Bir iki saate gelecekler. Sen hala börek de börek diyorsun. Yetişmez börek. Yeterli hem bu kadarı." Annem, sözlerimi kulak arkası edip hamuru yoğurmaya devam etti. Yetişmeyecekti işte. Boş yere kendini yoruyordu.

"İyi, ben Güneş'e bakıyorum o zaman. Yordu kendini," deyip mutfaktan çıktım. Bakalım cimcime ne yapıyor.

Önce salona baktım ama salonda yoktu. Odasına ilerledim. Kapısı açıktı. Güneş, cenin pozisyonunda yatağına uzanmış, elinde ise bir çerçeve. İçerisinde aile fotoğrafımızın bulunduğu çerçeve... Güneş yüzlüm.

Gölgem üzerine düşünce doğrulup çerçeveyi yatağının bir kenarına bıraktı. Güzel yüzü ne de solgun duruyor. Bu hastalık onu günden güne daha çok eritiyordu. Ama iyileşecekti. İyileşecekti benim kardeşim.

İşaret diliyle "Ne yapıyor abisinin gülü?" diye sordum. Halsiz bir gülümseme sundu bana. Sonra da yavaş hareketlerle "Dinleniyordum," dedi. Biraz yana kayıp eliyle yatağına vurdu. İsteğini dinleyip vurduğu yere oturdum. Ben oturunca o da minik başını dizlerime koydu. Sonra el yordamıyla elimi bulup başına koydu. Tek tük saç telleri vardı. Yüreğim sızladı. Saçlarını okşatmayı çok severdi. Şimdi de istiyordu ama saçı yoktu. Yine de okşadım. Başı buz gibiydi. Yaz sıcağında bu kadar üşümek olur mu ki?

Derin bir nefes aldı. Sonra bir daha. Yavaş yavaş gözleri kapandı. Uyudu sandım. Ama sonra tekrar açtı gözlerini. Hafif yan dönüp gözlerime baktı. Gözleri ha kapandı ha kapanacaktı. Oldukça uykulu gözüküyordu. Kollarını yavaşça kaldırıp "Seni seviyorum, abi," dedi. Gülümsedim. Eğilip alnına minik bir öpücük kondurdum. O an yüzüme sıcak nefesi vurdu. Bekledim. Bir daha vursun diye ama vurmadı. Bekledim. Şimdi yine nefes alacaktı ve yüzüme vuracaktı. Vurmadı. Korkuyla irkildim. Geri çekilip yüzüne baktım. Zeytin gözleri kapalıydı. Elimi burnuna kapatıp öyle kontrol ettim. Ama yok. Bu kez de elimi boynuna koydum. Tek bir nabız için orada canımı verirdim. Ama atmadı. Böyle uyumak olur mu? Olmaz.

MandalinaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin