Kim O

89 7 2
                                    

Felix önüne dönerek yolu izlemeye devam etmişti.

Felix'ten

Araba bir müddet sonra durmuştu. Kemerimi çözerken Hyunjin çoktan arabadan inmişti. Bende indikten sonra arabasını kilitleyerek eve doğru ilerlemişti. "Misafirim mi olucaksın?"
Bana dönerek "yatılı olanından." Kapıyı çaldıktan biraz sonra Jeongin kapıyı açmıştı. "Felix hyung nerde?" Ben Hyunjin'in arkasındayım diye beni görmemişti. Arkasından çıkarak konuştum. "Merak etme burdayım her ne kadar uykum olsada seni dövebilirim." Çığlık atarak kaçmıştı salona doğru. Bende arkasından içeri hızlıca koşmaya başladım. "Gel buraya bayat ekmek!" Hyunjin'de içeri girip kapıyı kapatmıştı. "Ya hyung tek ben planladım sanki." Masanın etrafında dönerken ayaklarım bir anda havalanmıştı. "Bu kadar yeter sabah beraber döveriz." Diyerek beni belimden kaldırmıştı. "Tamam tamam indir beni." Gülerek merdivenlerin başına kadar getirmişti beni. "Yorulma diye bebeğim."
"Bak hep isterim haberin olsun." Diye hızlıca cevap verdi. Yukarı çıkmaya başlamıştık bu sırada. "Yeter ki iste herşeyi yaparım." Odamın kapısını açıp içeri girdim. Hyunjin'de arkamdan geliyordu. Ben yatağa oturunca oda bana dönük şekilde oturmuştu. "Üstümü değiştirip gelicem sana da pijama takımı vermek isterdim ama benimkilerin olacağını düşünmüyorum." Gerçekten de olmaz ama belki bol tişörtlerim olurdu. "Hiç sorun değil  benim için ama burda kalacağıma itiraz etmediğin sürece." Gülerek karşılık verdim. "Geçen yıl yanlışlıkla iki beden büyük almıştım onlar olur belki." Dolabı açarak aramaya başladım bir kaç saniye sonra Hyunjin'in kahkahasını duymuştum. "Bebeğim şu sarı şey civcivli pijama mı?" Oha lan onu nasıl görmüştü. "Çok beğendiysen sana vereyim?" Sinirlice konuştuğumda gülmesi biraz durmuştu. "Başka birşey de verebilirsin bana." Hızlıca arkamı döndüğümde ağzına sahte bir fermuar çekmişti. "Al buldum işte." Ayağa kalkıp yanıma adımlarken "Lütfen şu sarı pijamalarını giyer misin cidden çok merak ediyorum." Gözlerimi devirerek almıştım takımı evet giyecektim. Ben lavaboda oda odamda giyinmişti. Banyodan çıktıktan sonra yatağa yattığını görmüştüm. Uyumuşmuydu yoksa. Yanına doğru giderek yatmıştım yatmamla birlikte kollarını belime atıp kendine çekmişti. Kafamı göğsüne gömmüştüm bende. "Pijamayla görmeden uyuyacağımı düşünmedin herhalde?" Diyince kafamı hafif kaldırıp cevap verdim. "Evet öyle zannettim."

Yazardan

Felix görmesede hyunjin pişmiş kelle gibi sırıtıyordu. "Çok yanlış bir düşünme biçimi bebeğim." Evet böyle seslenmesi sarışın olanın hoşuna gidiyordu ama karnında filler koşuyor gibi oluyordu. Bu adamla ne ara bu kadar yakınlaşmıştı. "Felix, iyi geceler öpücüğü ister misin?" Felix biraz dalmıştı ama hyunjin'in sesiyle gözlerini geri açmıştı. "Ne dedin?"
"İyi geceler diyim mi dedim?" Onaylar mırıltılar çıkartmıştı. Hyunjin'de onayı alınca yavaşça sarışın olanın çenesinden tutarak kaldırmıştı kafasını. Hafifçe öne eğilerek bir buse kondurmuştu felix'in dudaklarına. Geri çekilince sarılarak uyumaya devam etmişlerdi.

Üstündeki ağırlıktan dolayı vücudunu hareket ettiremiyordu Felix ama bu ağırlığın hep olmasını da istiyordu. Boynuna belirli aralıklarla değen nefes kızarmasına sebep oluyordu. Kalkmaya çalışırsa büyük ihtimalle Hyunjin uyanacaktı -ki bunu istemiyordu- Uyumanın iyi bir seçenek olduğunu düşünüyordu. Uyumak için gözlerini kapattığında kapı aniden açılmıştı. "Hyung sana özür amaçlı kah- ay uyuyormuydun? a ben Hwang'ı unutmuşum." Diyerek odaya dalmıştı Jeongin. Tabikide bu gürültüye sağır sultan bile uyanırdı. "Felix" diye bir mırıltı çıkarmıştı Hyunjin. "Burdayım burda Jeongin bağırıyor sadece." Cevap vermişti Felix'te. "Çık artık çocuk şu odadan."  Jeongin gülerek çıkmıştı odadan. "Felix." Tekrar mırıldanıyordu hyunjin. Rüya falan mı görüyordu yoksa diye düşündü sarışın oğlan. Ama hyunjin gözlerini yavaşça aralayınca uyanık olduğunu netleştirmişti. "Efendim Hyunjin." Cevap bekledi bir süre "Biraz daha uyuyalım kalkma." Saat sabah dokuz civarı olmalıydı herhalde. "Yeter ya çok uyuyorsun kalk işine git." Hyunjin bu sefer kafasını da kaldırmıştı "söz gidicem ama biraz da-" Sözünü Felix'in onu hızlıca öpüp yataktan kalkması bölmüştü. "İyi geceler öpücüğü senden günaydın öpücüğü benden olsun dedim." Gülerek aşağıya inmişti felix. Hyunjin'de yatağın içinde Felix'in yaptığına ve üstündeki pijama ile ne kadar tatlı göründüğüne sırıtıp duruyordu. Bir kaç dakika sonra oda aşağıya inmek için odadan çıkmıştı.

Kahvaltıya başladıklarında Jeongin'de sorularını sormaya başlamıştı. "Yemekte ne yaptınız? Sonra nereye gittiniz? Gece niye gelmed-"
"Jeongin yeter artık yalvarırım sus!" Felix kesinlikle kusmak üzereydi sorularından bıkmıştı. Bir kaç saniye sessizlikten sonra Jeongin'in telefonu çalmıştı. Jeongin hemen telefona koşunca felix şaşırmıştı çünkü Jeongin kimse için bu kadar heyecanlanmazdı. "Kim o arayan?" Jeongin önce Hyunjin'e sonra Felix'e bakarak konuşmuştu. "Şey Changbin hyung." Diyerek yukarıya kaçmıştı.









Umarım beğenirsiniz e artık Jeongbin'i de katalım. Lütfen oy verelim bu fic benim açımdan çok değerli sizi seviyorumm💗💗

O Doktoru İstiyorumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin