BOLUM 3 | 𝐾𝚤𝑟𝑚𝚤𝑧𝚤

33 6 91
                                    

Herşey kırmızı idi. Ateş, güller, giydiği elbise ve ona olan nefretim...

Onu artık görmek istemiyorum, yanımda olmasın.
Birdaha onunla sahilde koşmayalım, birdaha dizlerime yatmasın, birdaha saçlarıma çiçek koymasın, istemiyorum. Lütfen, şimdi en sevdiğin çiçekleri al ve git yanımdan. Senden nefret ediyorum. Seni asla özlemeyeceğim...

-‘๑’-°~'

Kapının çalmasıyla televizyonun önünden kalıp kapıyı açmıştı.

"Bu yağmurda neredesin?"

Mark sinirli bir şekilde içeri girdi ve kapıyı sertçe kapattı, ceketini yere fırladı.

"Neyin var?"

"Of bir sus Chenle sinirliyim zaten senle uğraşamam."

Mark sinirli olduğunda istemeden insanları kırabilir, kimsenin konuşmasını istemezdi. Kardeşini de kırmıştı. Bunu istememişti ama olmuştu.

"İğrenç bir şekilde alkol kokuyorsun. Yine içmişsin ve gelmiş bana patlıyorsun."

Mark derin nefes aldı.

"Bak... Çok içmedim zaten..."

Sakinleşmeye ihtiyacı vardı.

"O... O pislik gelmedi değil mi?"

Diye sordu karşısında duran kardeşine karşı.

"Gelmedi. Beni hep tek bırakıyorsun. Ya bir an gelip bana bir şey yapars-"

Mark onun bu cümlesine çok sinirlenmişti. Resmen kafayı yiyecek gibi olmuştu.

"Chenle sus! O piç sana birdaha birşey yapmayacak yapamayacak tamam mı!?"

Mark kardeşinin yanağından süzülen göz yaşlarını fark edip siliyordu itreyen elleriyle. Ona sarıldı. Onun ağlaması gerçekten kalbini çok acıtıyordu. Onun için en değerli insandi sarıldığı kişi.

“Chenle.”





  ˚ ༘♡ ⋆。˚.~


"Modelleriniz birbirlerinden güzel olduğu kadar tasarımlar da harikaydı. Geçerken çok beğendim. Tek kelimeyle mükemmeldi bay Suh."

Memnuniyet içerisindeydi, Johnny. Zaten böyle olmalıydı.

"Ah beğenmeniz benim için bir onurdur, Bay Lucas. Beni çok mutlu ettiniz teşekkürler."

"Asıl ben teşekkür ederim. Sonraki sefer görüşmek üzere."

"Güle güle."

Büyük bir memnuniyet ve mutlulukla kendini koltuğuna atmıştı, Johnny. Ne de olsa istediği elindeydi. Rakibinden daha iyidi.

"Bakıyorum da çok mutlusun hm?" Diyerek içeri girmişti, pembe saçlı çocuk.

"Böyle olması gerekiyordu zaten zaten hm? Senin sayende buradayız biz."

Sırıtarak konuşan adamın yanına oturdu, Haechan. Adam ona kısık gözlerle bakıyordu.

Çünkü Haechan, onu her zaman büyülüyordu.

𝗬𝗢𝗨𝗥 𝗙𝗔𝗩𝗢𝗥𝗜𝗧𝗘 𝗗𝗥𝗘𝗦𝗦 | ☆ 𝖬𝖠𝖱𝖪𝖧𝖸𝖴𝖢𝖪  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin