KARAHİNDİBA

4 - YAKAMOZ

Çokça merhabalar efenimm!!

Nasılsınız??

İyisinizdir inşallah? (İyi olun)

İstediğiniz zaman mesaj atabilirsiniz. Çekinmeyin lütfen.

Yeni bölüm için çok heyecanlıyımm.

Fazla bekletmeden başlayalım o zamannn.

Sınır: 30 oy ve 30 yorum

Keyifli okumalar dilerimm.

❗Bu kitap bir hayal ürünü olup, her ayrıntısına kadar kurgudan ibarettir.

Tolga tam ağzını açıp bir harf söyleyecekken mutfaktan cam kırılma sesleri geldi.

Kimdi?

Yağız hemen ayaklanırken mutfağa doğru ilerledi. Arkasından Ediz, Tolga ve Aras da gitti.

Ben, Kaan ve Emir burada kalmıştık.

Yağız'ın sesi geldi mutfaktan. "Sen yine geldin mi?" dedi. Ardından bir miyavlama sesi geldi. Kedi?

Ediz, Tolga, Aras ve Yağız olmak üzere sırasıyla salona girdiler. Yağız'ın kucağındaki turuncu renge sahip kediyi gördüğümde kendimi tutamayıp ona doğru koştum.

Yağız'ın yanına geldim ve "Alabilir miyim?" dedim gözlerimle kediyi işaret ederek. Kucağındaki kediyi bana doğru uzattığında sorumu kabul ettiğini anladım ve kediyi ellerimin arasına aldım.

Gökyüzünü andıran mavi gözleri öylesine güzeldi ki her zaman izlemek istediğim bir manzara edasındaydı. Kucağıma alarak kediyi sevmeye başladım. Karşımdaki erkek topluluğuna bakıp "Adı ne?" diye sordum. Cevap veren Tolga olmuştu. "Aslında herkes farklı sesleniyor. Dilersen sen de ona bir ad koyabilirsin." dedi.

Dudaklarımda büyük bir tebessüm oluştu ve hızlıca bir isim düşünmeye başladım. Ne olabilirdi bu kedinin adı?

Havuç? Minnoş? Mina? Hayır hayır çok klasik bunlar! Ne olabiliiirr??

Ah! Buldum! Yakamoz. Adı Yakamoz olmalıydı! 'Yakamoz Güzeli' çünkü...

Bulduğum ismi sesli bir şekilde dile getirdim. "Adı Yakamoz olsun mu?" diye sordum. Bunun üzerine Tolga "Kendisi Yakamoz güzeli. Yakamoz, Yakamoz güzeli..." diye mırıldandı Yaşlı Amca'nın şarkısını.

Gözlerimi büyüterek ona baktım ve "O şarkıyı biliyor musun?!" diye sordum. O ise bu sorum karşısında "Bilmeyen mi var?" dedi. Kocaman tebessüm ettim ve elimdeki kediyle oynamaya başladım.

(...)

Emir, Aras, Ediz yukarı çıkmıştı. Salonda Yağız, Kaan, Tolga ve ben tek vardık. Yağız elindeki birkaç dosyayı karıştırıyordu. Tolga hem telefonu ile ilgileniyor hem de arada gözleri bizi süzüyordu. Kaan ise telefon ile ilgileniyordu. Bugün fazlasıyla yorulmuştum. Esnemeye başladığımda gözlerim duvardaki saati buldu.

Saat 23.17 idi.

Uykum geldiğinden dolayı hâlâ elimde olan Yakamoz'u telefon ile uğraşan Kaan'a verip "Ben uyumaya gidiyorum." dedim. Tolga, Kaan ve Yağız aynı anda "İyi geceler" dedi. Aynı anda söylemeleri bana biraz tuhaf gelse de aldırmadan ben de "İyi geceler" deyip odama doğru yöneldim.