34. Bölüm

382 43 19
                                    

34. Bölüm:«Laresa'nın Meslek Seçimi»

Boğazlarına kadar ödev ve tekrara batan S.B.D. öğrencilerinin rutini çoğunlukla dersler ve kütüphane arasında dönüyor arta kalan zamanada büyük salonda yemeği ve yatakhanelerinde uykuyu sıkıştırıyorlardı. Laresa ve Regulus başlarda yaptıkları küçük buluşmaları bırak tekrar derslerinde büyü yaparken eşleşmeseler dışında kitaplarından başlarını kaldırıp birbirlerinin yüzünü bile göremeyecek durumdalardı. Bunun yanında başkanlık görevlerini de ellerinde kitaplarla aksatmadan yapıyor üstüne "S.B.D. bitişinin iki gün sonrasına quidditch maçı koyarak ne yapmaya çalışıyorlar?" cümlesi ile yanlarına gelen üst sınıf takım kaptanlarının dırdırını dinliyorlardı.

Laresa'nın yatakhane arkadaşları ile hala arası düzelmemişti. Sürekli Rena ile buluşamadığından günlük şeyleri paylaşacağı bir kız sohbeti arayan genç kız onların arkasından sadece iç çekerek bakabiliyordu. Bunu sevgilisi ile bir yemek saati sırasında paylaşmaya çalıştığında sadece içini eritecek bir gülümseme ile kafaya takmaması gerektiğine dair bir teselli almıştı. O gülümsemeyi gördüğü için memnun olsa da tatmin olmamıştı. Paylaşması gereken kişi Reg'miş gibi gelmiyordu yine de doğru kişiyi de aramanın sırası değildi.

"Ve ondan sonraki bakanda-"

Genç oğlan tuttuğu parşömende bakışlarını kaldırarak karşısında oturup duvara hoş olmayan şeyler görüyormuş gibi bakan genç kızı gördü. Sesinin şikayet edecekmiş gibi incelmesi çok tatlıydı. Memnuniyetsiz dudak büzüşü bile tatlıydı ancak bakışlarını tekrar elinde tuttuğu önemli notlara çevirmesi gerekti.

"Hatırlayamıyorum Reg!"

"Moralini bozma Esa yeterince tekrarla hatırlarsın."

"Bu kaç oldu? Söyle bana, elinde tuttuğun kağıtta soruların kaçı doldu?"

"Pratikte çok iyisin, yine de tarihteki önemli adımları bilmek geleceğe ışık tutmamızı sağlayabilir."

Kız oflayarak ayaklarını koltuğun kenarında sarkıttı.

"Bakanlığa girmeye falan çalışmıyorum ki."

"Aaa, bugün Slughorn seni çağırmıştı değil mi?"

"Evet."

"Karar verdin mi?"

"Aklımda zaten bir şey vardı. Slughorn'da şaşırmadı ve beni ona yönlendirdi."

"Bakanlıkta iksir patentleri ve denetimine girmek istersin sanıyordum."

"Hayır, Şifacı olacağım ama iksir yapım kısmında. Tedaviler ve iksirler geliştirmek istiyorum."

Oğlan tam şaşırmadığını söyleyeceği sırada kızın heyecanını görerek gülümsedi, sadece kafa salladığında aradığı teşfiki alan Laresa heyecanla anlatmaya başlamıştı.

"Bana ilk başta eğer tedavi yollarınıda bilirsem rahatça iksir deneyebileceğimi düşünüp düşünmediğimi sordu. Sonra şaşırmadığını babamın kızı olduğumu söyledi."

Laresa mutluydu çünkü babasının kızı olmak onu mutlu ederdi. İksir yapımcılığı ile ünlü Flaemont Potter, Laresa'nın her zaman idolü olmuştu. Gözlerindeki heyecan, içindeki kıpırtıyla fark etmediği bir şey vardı.

Regulus elbette kızın babasının rol model aldığını ve ona benzetilmektende mutlu olmasına seviniyordu ancak içinde kalmış bir şeylerinde günyüzüne çıkmasına, bunun bakışlarına yansımasına engel olamıyordu. Kendi babasını rol model almayı bırak rol model aldığı bir hayal bile kuramıyordu. Babası hatıralarında bir duvar gibi sert ve sadece var olarak bildiği silik bir varlıktı. Babasını düşününce ihmalden başka bir şey gelmiyordu, katı kurallar ve ihmalden başka bir şey...

Regulus Black: Siyah GülHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin