29. Bölüm

656 56 26
                                    

29. Bölüm: «Haftasonu Özeti»

Biri bana öyle bir hafta sonu yaşayacaksın ki ödev bile yapmaya fırsat olmayacak dese inanmayan bir bakış atar ve oradan uzaklaşırdım. Şuan bakışlarımı yalayamayacağıma göre gece için başkanların kullandığı banyoda uzunca kendime o bakışın hesabını sorabilirdim.

Sabahın köründe kalkıp Regulus'un bana kızmaması için dibine sokulup biraz ilgi vererek - aksi taktirde annesinden ayrılmış yavru ergen ördek gibi hüzünlü ve alıngan bir yüzle karşılaşıyordum- gönlünü alıp onu ikna ediyordum. Daha sonra  hazırladığım, buluşacağım saatler ve buluşma noktaları hakkında bilgilendirici ve açıklayıcı  notlarımı büyüyle buluşma sözü verdiklerime yolluyordum.

İlk buluşacağım kişi Rena'ydı. Hogsmade izni yaklaştıkça daha çok papağana benzeyen arkadaşımın tek söylediği ona verdiğim sepet doldurma sözümdü. Muhtemelen bir ton aburcubur ile dolduracağı ve benimde gizlice Hufflepuff binasine girdiğim günlerde aldığım tüm nimetlerden hayli yararlanacağından sorun yoktu. Varsa doldursundu, benimle zaten paylaşmak zorundaydı.

Doldurdu. Hemde yiyecekler dışında araya sıkıştırdığı bir kaç eşya ile birlikte. Sepetin boyutu konusunda bilgi vermediğime o kadar seviniyorum ki.

İkinci kişi Darrel'dı. Gryfindor olmasından kaynaklı istemesemde sahip olduğum ön yargılarıma karşın gayet iyi bir sohbet arkadaşıydı. Günlük hayattan bahsederken benim için hassas olduğunu düşündüğü noktalara değinmemeye çalışması ve şapşalca bulduğum esprileri gayet hoştu. Regulus'un onun tek arkadaşı olmam için gösterdiği kıskanç sesi kafamın içinde yankılanırken içten bir özür sundum ki ön yargılarıma rağmen Darrel gerçekten arkadaş olmak isteyeceğim bir insandı.

Etrafta dolaşmış, biraz karla uğraşmış, kitapçı da en absürt duracak şekilde kitapların yerini değiştirmiş - özür dilerim Bay Pebbit size iş çıkardığımız için-, Hogwarts'a sağlam kafayla dönebilmek adına alkolsüz biralardan içmiştik. Eğlenceliydi bu yüzden Darrel'ın başka zaman teklifini kabul etmiştim.

Cumartesimi kapatmadan ise bolca Regulus ile uğraşmış onun dibinde bana gücenmediğinden emin olmuştum.

Pazarımı Regulus ile açıp Lily ile güzel olacakken James gıcığının müdahalesiyle biraz sinir bozuculaşmış bir buluşma olmuştu. Yani sinir oldum diye kötü geçti sayılmazdı. Lily ile olan bölümlerde kusur yoktu. Tek sorun James'in de dahil olduğunu fark edip onu kovduğum bölümlerdeydi. Yine Regulus ile güne devam ettiğimde hiç bir sıkıntı yoktu.

Günü ise ertesi gün derslerimizin olduğunu bile bile Rawenclaw ve Hufflepuff'lardan oluşan kız grubunun gecenin bir yarısı Rawenclaw kızlar yatakhanesinde düzenlenen bir pijama partisinde bitirmiş sabaha karşı tabiri caizse sürünerek yatağıma ulaşarak yapmıştım.

Güzel bir haftasonu olduğunu inkar edemezdim. Uykulu ama moralim yüksek bir şekilde haftaya başlayabilirdim. Tabi sabah kahvaltıda Slughorn'un partisinin iki hafta sonraya ertelendiği için yaptığım hazırlıkların bir kısmının boşa gittiğini öğrenmeseydim. Ayrıca Profesörlerin tekrar dönemi ve en yoğun ödev zamanını başlatmasından iki gün önce partiye gitmek sadece vicdanımı acıtacaktı.

~~~~

Çabuk atmak istediğim için bir tık aceleye geldi. Neden aceleye geldi derseniz 1 bölüm sonrasını yazmak için sabırsızlanıyorum ve ondan 2 bölüm sonra size çektireceğim acılar içinde sabırsızlanıyorum :)

Regulus Black: Siyah GülHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin