Regulus Black: Siyah Gül

30. Bölüm

30. Bölüm : «Slughorn'un Partisi»

"Ya bugün yapılacak şey mi bu!?"

"Sen niye buna bu kadar şikayet ettin anlamadım Laresa?"

"Neden acaba Cissy? Pazartesi Mcgonagall S.B.D provası yapmayacak mı? Tekrar yapmak için vaktimizi çalıyor parti."

"Gitmeyebilirsin."

"Regulus gidiyor."

"Regulus'un gittiği her yere gittiğini sanmıyorum."

"Partnersiz kalır."

"Partner bulması o kadar da zor bir şey değil onun için?"

"Cissy... Bak bu benim asam ve oldukça kullanışlı-"

"Direk söylesen bir yerine bir şey olur sanki."

"Eğer hâlâ ters olmanın sebebi Hogsmade ise onlarla buluşmamın sebebi şüphelendiğim şey."

"Şüphelendiğin bir şey olduğunu söylüyorsun ama ondan zerre bahsetmiyorsun!"

"Çünkü öyle dedikodu tarzı havadan sudan bir şey değil. Belki de ucunda hayatların, yeminlerin bağlı olduğu bir şey. "

" Of ne halin varsa gör Laresa!"

Topuklu ayakkabısını bağlamayı bitirdikten sonra dikelip odayı terk eden arkadaşının arkasından ters bir bakış atan kız bacaklarına dolanmış iplerin kaymasını önemsemeden ayaklarını yere vurarak ofladı.

"Nefret ediyorum! Sizin bu kan ayrımcılığınızdan, zorbalığınızdan, dışlamalarınızdan her bir zerremle nefret ediyorum."

Kafasını havaya kaldırıp gözlerini tavanda bir kaç saniye tutarak sinirden gelen göz yaşlarını bekletti. Siniri ugün böyle çıkarabileceği bir duygu değildi.

"Güzel şeyler düşün Laresa. Mesela Regulus'un yeni resmi cübbesini ilk defa göreceksin. Hem belki sözüne uyup seninkinin rengiyle aynı almıştır."

Kapıyı açıp çıkmadan asasıyla etrafta kalan son dağınıklığı da asasıyla temizledi. Daha sonra merdivenlerden inerek gözleriyle etrafı kolaçan etti.

"İlk gelen ben olmalıydım. "

" Ah ama geciktiniz bayım. Ben sizi kapınızdan aldım. " diyerek güldü ve kolundan tuttuğu Regulus'u hızla dışarı sürükledi.

"Umarım enerjin yerindedir Reg. Bu ayakkabılarla 3 kat tırmanacağım ve bunu yaparken koluna tutunarak yerlere olan sevgimi göstermekten kaçınacağım."

"Sana daha önce de dediğim gibi Esa, bu kasları sırf senin için ve kitapların için yaptım."

"Shh." dedi kız koluna girdiği oğlanın koluna hafifçe vurarak.

"Bazen Barty haklı diye düşünüyorum. Niyetimiz o olmasa da sevgili sanılabilecek cümleler kuruyoruz."

...

"Esa hayır. O bölgeye yaklaşmıyoruz bile!"

"Ne var canım? Sadece perdelerin dışından nasıl göründüğüne bakacağım."

"Ve o yer Slughorn'un kilitli iksir dolapları mı?"

"Aa öyle miymiş? Hiç fark etmedim."

"Tüh külahım odamda kalmış. Sonra ben sana getireyim konuş onunla."

"Reg!"

"Efendim Esa'cım?"

"Kulağına bir şey diyeceğim yaklaş yanıma hele."