2.Bölüm

55 4 66
                                    

Araz'ın anlatımıyla

Doğa ağlaya ağlaya kollarımızda uyumuştu.Göreve gideceğimiz her zaman aynı olay yaşanıyor korkuyor ve titriyordu.Abilerine birşey olma ihtimali onu yiyip bitiriyordu.Emir kalkmak için hareket edeceği zaman onu durdurdum."Emir sen dur ben götürürüm sen bize bişeyler ayarla mutfakta geliyorum hemen"diyerek Doğa'yı kucağıma aldım.Kuş kadar hafif,kuğu gibi zarifti bu özellikleri öne çıkaran orta uzunluktaki siyah saçları,yosun gözleri,kumral teni ve dolgun dudaklarıydı..Beni bu düşüncelerimden sıyıran merdivenleri çıkarken Doğa'nın iyice göğsüme sokulup kollarını boynuma dolamasıydı.Bedenim kaskatı olurken yavaş adımlarla merdivenleri çıkmaya devam ettim.

Doğa'nın odasının kapısını aralayarak girdim ve onu yatağa bıraktım.Ama bir sorun vardı.Bu kız bana koala gibi yapışmış bırakmıyordu."Doğa hadi güzelim uyu bırak beni"dedim."Araz abi lütfen gitme yanımda kal çok korkuyorum lütfen"demesiyle yanına bende uzandım.Başını boynuma koydu ve derince bir nefes aldı.Yakınlaşmanın etkisiyle onun o eşsiz kokusu ciğerlerime dolmuştu.Doğa sürekli "gitmeyin beni bırakmayın"diye sayıklıyor uykusunda ağlıyordu.Onu sakinleştirmek amacıyla başını göğsüme koydum ve saçlarını okşamaya başladım.İyice sakinleşip tamamen uykuya daldığını anlayınca saçlarını öptüm ve bende uykuya daldım...

Doğa'nın anlatımıyla

Uyandığımda Araz abime sıkı sıkı sarılmış haldeydim.Onu uyandırmamak için yavaşça kollarının arasından çıktım ve ayağa kalktım.Tabiki asker olduğu için hemen uyandı uykulu bir ses tonuyla "günaydın güzelim erkencisin neden uyumadın"dedi."Günaydın abicim sayende dün gece güzel uyudum uykumu aldım canım uyanmak istedi uyandım"diyerek onu orda bıraktım ve banyoya ilerledim.İşlerimi hallettikten sonra banyodan çıktım ve giyinme odasına adımladım.Bugün pantolonlu bir kombin yapmak geldi içimden.Bej rengindeki ceketli takımı giyerken içimede beyaz gömlek giymiştim.Bej rengi ince topuklularım ve beyaz mini çantamla kombinimi tamamladım.Saçlarımı yukarıdan sıkıca topladım ve ciddi bir topuz yaptım.

Makyajımı kahve tonlarında tutarken bir o kadarda şık gözüküyordu.Aynadan kendime öpücük gönderdikten sonra güneş gözlüğümü taktım ve aşağı indim.Tabiki abimin evindede bir odam ve gerekli eşyalarım vardı.Aşağıya indiğimde abim ve Araz abimi kahvaltı sofrasını kurarken gördüm.Araz abim "ohovvvv aman yarabbi bu ne güzellik cennetemi düştük"derken abim"o benim cennetim Araz eşsiz ve kusursuz"diyerek ufacık bi şekilde kıskanmıştı.Kesinlikle ufacık!"Ay teşekkür ederim minişlerim bende sizi seviyorum mmuaah"diyerek yine kendimi övdüm tabiki övücem her halimle güzelim.Masaya oturdum ve abimlerin hazırladıklarını yemeye başladım.

Abimde kalmayı düşünmem gereken konular var...Ne zamandan beri bu kadar hamarat oldu diye düşünürken sormadan edemedim."Abi ben bundan sonra sana taşınıyorum herşey harika olmuş yedikçe yiyesim geliyor"diyerek abimi övdüm.Ama abimin değilde Araz abimin hoşuna gitmiş gibiydi."Abicim kahvaltıyı ben degil Araz hazırladı"dediğinde yediğim zeytin boğazıma kaçtı ve öksürmeye başladım.Araz abim su uzatırken kahkaha atıyordu bu halime.Koluna güzel bi yumruk geçirdim fakat benim canım acımıştı o hâlâ gülüyordu."Emir beni bi sinek ısırdı ama kaşındırıyor kov şu sineği"derken abim gülmekten yerlere yatıyordu.Ayı oynuyor zaten karşınızda şuandada sirkteyiz neye gülüyorsunuz alt tarafı yanlış kişiye iltifat ettim.

Abimlere öldürücü bakışlar atarken ikiside birden susuverdi."Çok şükür yani bende sirk zevkinizin bitmesini bekliyordum"derken hem sinirli hem tripliydim."Tamam güzelim ben iltifatı bana ettin sayıyorum lütfen trip atma"dedi Araz abim."Doğa güzelim hadi yüzümüze bak özür dileriz"dedi abim.Daha fazla uzatmayarak"gelin buraya şaşkolozlar ben size küsememki"diyerek ikisinede sarıldım.İki gün sonra göreve gideceklerdi uzatmanın bi anlamı yoktu."Benim artık gitmem gerek bugün önemli bir iş yemeğim var öpüldünüz yakışıklılarım"diyerek evden çıktım...

ᴋᴀᴅᴇʀ ᴀɢ̆ʟᴀʀı (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin