Merhabalar!💜
IIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIO gün bugündü. Veliaht Prens'in doğum günü balosu. Bu baloda önemli bir olay yaşanacak, Yani Elena için önemli bir olay yaşanacak.
Orijinal romanda Elena'nın imajının tamamen lekelendiği yer burası çünkü herkesin önünde Lily'e zarar veriyor ve buna öfkelenen Veliaht Prens ise ona bir ceza vermeye kalkışıyor fakat Elena'nın ailesi ilk ve son kez Elena'yı koruyorlar ve Elena cezadan bu şekilde kaçınmış oluyor.
Fakat bu durum itibarı için geçerli değil elbette. Bu sayede Lily ne olay olursa büyük ihtimal Elena'yı suçladı ve halk da normal olarak Lily'e inandı.
Fakat şuan burada Elena yerine ben varım. Bundan dolayı hiçbirşey olmayacak yani öyle umuyorum. Amacım, sakin bir şekilde baloyu geçirmek ve yine aynı rahatlıkla eve dönmek.
Odaya Luna'nın girmesi ile birlikte düşüncelerimin hepsi uçtu gitti.
"Leydim, Balo için kıyafetiniz geldi."
"Tamam Luna, Buraya getirebilirsin"
Luna onaylayarak kapının önünden çekilde ve bir diğer hizmetçi içeriye elbiseyi getirdi ve yatağın üstüne koydu.
Elbiseye baktığımda siyah elbisenin üzeri aile sembolümüz olan kuru gül işlemeleriyle çevreliydi. Normalde siyah renk balolarda pek tercih edilmezdi fakat Herbert ailesi genelde önemli balolarda bu rengi tercih ediyorlardı.
Aile sembolümüzün kuru gül olma nedeni ise geçmişteki bir hikayeye dayanmakta romanda okuduğum kadarıyla ve kısa bir şekilde anlatmam gerekirse:
Yüzyıllar önce yine Wizard İmparatorluğunda Herbert ailesi yaşamaktaymış fakat şimdiki kadar zengin bir aile degillermiş. Birgün İmparatorlukta savaş çıkmış ve bütün aileler en az 1 oğlunu savaş alanına göndermek zorundaymış.
Herbert ailesi de büyük oğulları Aaron Herbert'i savaşa göndermiş. Savaşın üçüncü yılında savaş alanından biraz uzakta sığınma yeri olan bir kampta bir büyücü ile tanışmış. Bu kadın bir büyücüymüş.
İlk başta savaşta neden bir kadının olduğunu anlamamış fakat
Bunun nedeni İmparatorlukta çok az büyücü olduğundan dolayı bir kadını göndermek zorunda olduklarını anlamış. Kısa sürede onunla dost olmuş ve bu dostluk çok geçmeden aşka dönüşmüş. İkisi de birbirlerini seviyormuş.Herbert ona hediye olarak kırmızı bir gül vermiş. Kadın ise bu gül Herbert'ten aldığı ilk hediye olduğu için "Bu gülün asla solmamasını istiyorum" demiş. Ve güle bir büyü yapmış "Bu gül ikimizden biri ölmediği sürece asla solmayacak" demiş.
Bir gün Herbert başarısından dolayı kendi kampından sadece o, savaş alanına çağırılmış. Kadına belki de son kez sarılıp savaş alanına gitmiş.
2 ay sonra tekrar döndüğünde kamptaki tüm kişiler yaklaşık 2 saat önce öldürülmüş vaziyette kan gölünün ortasında yatıyorlarmış.
Aaron panikle ölen kişilere bakmış fakat kadını bulamamış tam içinde ölmediğine dair bir umut yeşerecekken kampın çok uzağında olmayan kuru bir güle rastlamış.
Bu gül kadına verdiği gülmüş ve gül kuruduğundan kadının öldüğünü anlamış. O gün o gülün başında 3 saat boyunca beklemiş ve her dakika keşke 2 saat önce gelebilseydim diye sayıklayıp durmuş.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
『❁𝓔𝓵𝓮𝓷𝓪⋆✮』
Fiksi Penggemar🦋 ⭒ ⭒ ⭒ ⭒ ⭒⭒⭒⭒⭒⭒⭒⭒⭒⭒⭒⭒⭒⭒⭒⭒⭒⭒⭒⭒⭒ 2. erkek karakter romanın sonunda mutsuz bir şekilde intihar ettiğini okuyan Yagmur sinirli bir şekilde yazara mesaj atar ardından bir sabah uyandığında kendini romanın kötü karakterinde bulur ⭒⭒⭒⭒⭒⭒⭒⭒⭒⭒⭒⭒⭒⭒⭒⭒⭒⭒⭒⭒⭒ ⭒...