11| HARABE KALPLER

427 48 90
                                    

Valla nedendir bilinmez hiç bölüm yazasım yok ama sizi bölümsüz bırakasım hiç yok o yüzden şimdi buradayım. Sizi bölümle baş başa bırakıyorum, çok çok öpüldünüz.

Babam yüzünden 'mendilimde kırmızım var' dinleyerek yazıyorum. Öyle fenasal bir durumdayım LMWLFQÖŞFLWR.

Başlamadan önce, ⭐'a tıklamayı unutmayın.

Keyifli okumalar canlar.

•••

Ben kolay yıkılacak bir kadın, bir kız çocuğu değilim. Belki üzülürdüm ama en sonunda eskisinden de rahat toparlanırdım.

Herkes konuşmamın etkisiyle şaşkın bir şekilde bakarken, Sera ile sohbet etmeye başlamıştım. Gülümsedi.

"Sende bir şeyler olduğu belliydi. Neler oluyor, Sezin?"

İç çektim. "Hiçbir şey. Sorun da bu zaten. Hiçbir şey olmamış meğer."

"Anlayamıyorum. Daha açık konuşur musun?" dedi kaşlarını çatarak.

"Bak, kimseye söylemeyeceğine söz ver."

Başını salladı hızlıca. "Semih ile alakalı, değil mi? Kimseye söylemem, merak etme."

"Nereden anladın?" dedim hafif yorgun bir sesle.

"Anlamamak aptallık olurdu. Yani anlamak çok da zor değildi. Senin yanına oturmak için benden yer istediği andan itibaren şüphelerimde haklı olduğumu gördüm zaten."

"Yani, haklıydın diyelim." dedim 'dın'ın üzerine bastırarak.

"Anlat bakalım, neler oldu da aranız bozuldu böyle? Neden atarlı atarlı konuştun, resti çektin ve kenara geçtin?"

Başımı arkaya yaslayarak gözlerimi etrafta dolaştırdım. "Aramız gayet iyiydi. Abim ona saldırdığı için onunla ilgilendim, vesaire. Hatta bana akşam dışarı çıkmamız için mesaj bile yazdı."

Tüm dikkatini bana vererek dinliyordu. "E ne güzel işte, ne oldu ki?"

"İşte orasını bir bilsem. Her şey o mesajdan sonra oldu zaten. Dışarı çıkmak için anlaştığımız saati bekledim. Saat gelince ve ondan hâlâ haber alamayınca ona defalarca yazdım ve onu defalarca aradım. En son aramamı açtı sadece. Onda da beyefendi tam bir öküz gibi davrandı bana. Yok cevap verme zorunluluğu mu varmış, o benimle oyun oynamış ama ben ona çok fazla kapılmışım. Onu boğuyormuşum, benden sıkılmış." Hepsini tek nefeste söylemiştim neredeyse. O kadar sinirliydim ki, burnumdan soluyordum.

Gözlerimi birkaç saniyeliğine ona değdirdim. Terleyen alnından akan damlalarla buluştu gözlerim. Sonraysa hemen çektim ondan bakışlarımı. Zaten eskisi gibi değildi, tiksinti ve nefret doluydu bakışlarım.

Sera kaşlarını çatarak elini çenesine attığında düşünüyor gibiydi. "Bence bu işte bir iş var. Yani, bilemiyorum ama Semih birden böyle davranacak bir çocuk değil gibi."

"Amaan, ne olabilir sence bunun içinde? Erkek değil mi işte. Çok da sorgulanacak bir tarafı yok. Sadece tiksiniyorum şu an ondan. Başka da bir şey yok." dedim stabil bir sesle. Bana dik dik baktığını fark ettiğimde düzeltme yaptım. "Ferdi'yi tenzih ederek söylüyorum."

MÜPHEM BİR SEVDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin