bölüm 9

73 3 1
                                    


Gözlerimi Atakan'dan ayırmazken onu inceliyordum. Uzun boylu, yeşil gözlüydü. Yanağında çukur niyetine sayabileceğim kocaman gamzesi vardı. Gözlerimi kısarak dudaklarımı ısırdım. Tam da annemin söylediği kriterlere uyuyordu. Benim adım da Ahu'ysa bu çocuk bana yazan çocuktu.

"Sensin değil mi?" diye sordum, sessizliği bozarak. "O takıntılı, manyak, sapık, ruh hastası sensin."

Ufak bir öksürük krizine girdiğinde yeşil gözlerini belerterek bana baktı. "Kimden bahsettiğini bilmiyorum ama biraz ağır olmadı mı söylediklerin?"

"Benim buramda aptal mı yazıyor?" diye sordum alnımı göstererek. "Bal gibi de sensin işte."

"Kimden bahsediyorsun anlamıyorum." dedi yeniden anlamaza yatıp etrafa bakınarak.

"Demek anlamıyorsun," dedim ve başımı sallayarak telefonu elime alıp bana yazan o manyakla sohbetime girdim.

Ahu : buldum seni.

Yazar yazmaz Atakan'ın telefonu cebinde titrerken, "Hani sen değildin?" diye sordum gözlerimi kısıp. "Bildirim geldi sana."

Panikle ekrana bakıp telefonu ters çevirdi. "Bir arkadaşım yazmış, ne diyorsun Ahu?"

"Ver bakacağım." dedim telefona uzanarak. Benden önce telefonu kaptığında oturduğum sandalyenin ayağı yamuldu ve dengemi kaybettim. Düşerken ellerim istemsizce Atakan'ın koluna yapıştığında düşen tek kişi ben değildim, yanımda onu da çekmiştim.

Benim altta hoşafım çıkarken Atakan ellerini başımın iki yanına koyarak kendini üzerime düşürmemek için desteklemişti. Gözlerimiz birbiriyle kesişirken gözleri yüzümün her bir köşesinde gezindi. Sertçe yutkunup bakışlarının altında ezilirken, "Yap," dedim sessizce. Gözlerime sorgularcasına baktığında duraksadım. "Yaşat beni."

yaşat beni | textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin