yaşat beni | texting

bölüm 8

"Hey Ahu!"

Fakülteden işe giderken arkamdan gelen tanıdık ses, olduğum yerde kalakalmama sebep oldu. Bu ses, eski sevgilim Burak'a aitti.

"Ne işin var senin burada?" diye sordum bir hışımla etrafı kontrol edip yüzüne bakarak.

"Seninle görülmemiş bir hesabım var," dedi öfkeyle kolumu tutup. "Yürü gidiyoruz."

"Ben seninle bu saatten sonra şuradan şuraya gitmem bırak kolumu!" dedim tükürürcesine. "Bakıyorum da Allah belanı vermemiş hâlâ!"

"Bana bak zaten sabrımın sınırlarındayım," dedi burnundan solurken. "Seni koruyacak o pezevenk de yok ortalarda, fazla konuşma. Yürü!"

"Ne diyorsun be sen?" dedim onu göğsünden iterek. "Yetmedi mi yaptıkların daha ne istiyorsun? Yediremiyorsun değil mi? Terk edilmeyi kendine yediremiyorsun!"

"Ahu konuşma düş önüme!" dedi yeniden kollarımı tutup sıkarak. Bu kez tutmakla da yetinmiyor adeta beni sürüklüyordu. "Sıktı artık senin bu afra tafran."

"Bırak kolumu!" diye çığlık attım yüksek sesle. Ayaklarımı yere bastırıyordum ama nafileydi. Günlerdir ağzıma bir lokma girmediği için güçten düşmüştüm.

"İstediğin kadar bağır artık kimse alamaz seni benim elimden."

Beni sürüklemeye devam ederken Burak'ın sesine tok bir ses karıştı.

"Ahu!"

Burak duraksadığında bende duraksadım. İkimiz de arkamıza baktığımızda genç bir çocuk bize doğru geliyordu koşar adımlarla. Burakla aramızda bir bakışma geçtiğinde yüzünün kaskatı kesildiğini gördüm.

"Ne oluyor burada?" diye sordu genç çocuk önce Burak'a sonra bana bakarak. "Bir sorun mu var Ahu?" derken bakışları kolumu tutan Burak'ın ellerine kaymıştı.

Kaşlarım çatıldı. "Sen de kimsin?"

"Fakülteden Atakan ben." dedi, afallamışcasına. "Bende iç mimarlık okuyorum çoğu derslerimiz aynı sana bir soru soracaktım. Bölmedim umarım?"

Hiçbir şey demeden sessizce Burak'a baktığımda adının Atakan olduğunu öğrendiğim çocuk ellerini Burak'ın omzuna koydu. "Sıkıntı olmayacaksa bugün Ahu'yu senden çalıyorum." dedi belli belirsiz gülümsemeyle. Burak'ın elleri kolumdan gevşediğinde kirpiklerimi kırpıştırdım.

Burak sessiz kalırken Atakan bana döndü.

"Gidelim mi Ahu?"