Takım Elbiseli Şeytan (2/4)

3.4K 96 100
                                    

Not: bir önceki uyarımla yeknesaklık gösterir bir şekilde bu bölüm diğer yazdıklarıma göre daha açık ve daha +18 kıvamında, o yüzden porn with a plot veya benzeri şeyleri sevmiyorsanız – rahatsızlık duyabilirsiniz. Verdiğimiz rahatsızlık için şimdiden özür diler, iyi okumalar dilerim 😊

——

Asi'nin neşesi tüm hafta boyunca devam etti - buna giydiği kıyafetlerin Alaz üzerinde gözlenebilir olan etkisinin de katkısı vardı. Alaz'ın kıvrandığını görebiliyordu – ve bundan zevk alıyordu. Alaz, Asi'nin toplantılarına katılmaya devam ediyordu ama kafasının dağınık olduğu on metre öteden anlaşılıyordu. En azından gereksiz yorumlarını artık kendine sakladığı için Asi, geçici olduğunu bildiği huzurun tadını çıkarmaya çalışıyordu.

"Son gelişmeler nedir?" diye sordu Neslihan Soysalan haftanın son gününde. "Şam şeytanı oğlumla orta yolu bulabildiniz mi?"

O sabah düşen kalemi almak için eğildiğinde Alaz'ın neredeyse dilini yutacak gibi olduğunu hatırlayan Asi gülümseyerek yanıt vermişti: "Bulduk denilebilir."

Patronu ona şüpheyle baktı. "Bu ne anlama geliyor bilmiyorum, ama proje ilerlediği sürece umrumda değil."

Asi, yıllardır Alaz karşısında dezavantajlı hissediyordu türlü sebeplerden ötürü; gereksiz takım elbiseleri olsun, neden dikkatini çektiğini bilmediği zargana vücudu olsun, patronun oğlu olması olsun, gülümsemesi- parmakları – yüzükleri – zekası derken bir hayli uzun bir liste hazırlamıştı kendince. Asi seks rüyaları görmesinin sebebinin sadece saf bir nefretten gelmediğinin pek tabii farkındaydı, ama Alaz gibi adamların Asi gibi kadınlarla tek gecelik ilişkiler dışında ilgilendiği bir dünyada yaşamadığı için freud'sal çıkarımların peşinde koşmuyordu.

"Diyorum sana," diye haykırdı Rüya, Cuma günü öğle yemeğinde, konu bir şekilde yöne Alaz'a gelmişti "BDEEEEEEE."

Yanlarında salatasından bir kaşık alan Çağla'nın suratını nasıl buruşturduğunu gördüğünde Asi gülmemek için dudaklarını ısırmıştı.

"Bütün iştahım kaçtı şimdi" dedi Çağla çatalını kenara bırakırken.

"Eminim kaçmıştır" dedi Rüya makarnasından bir çatal alıp Çağla'ya muzurca bir bakış atmıştı.

"O ne demek?" diye sordu Asi, Çağla ve Rüya bakışlarla sessizce tartışırken. Çağla'nın gözlerini kızararak kaçırdığını fark ettiğinde, Asi ikisinin arasında bilmediği bir şey olduğunu anlamıştı.

"Şu demek Asi'ciğim – Çağla'nın iştahının kaçmasının sebebi birazcık yorgun olmasıyla alakalı olabilir," dedi Rüya önündeki makarnadan bir çatal daha almak için hareketlenirken.

"Yaniiiii?" diye sordu Asi – her ne olduysa öğrenmek istiyordu artık.

"Birilerini, toplantı odasında basmış olabilirim" dedi Rüya gülerek, Çağla ise oflayarak başını ellerinin arasına gömdü.

"NEEE" diye bağırdı Asi heyecandan "Nasıl oldu?" diye sordu sesini kontrol ederek.

"11 sularında – toplantı odasında" dedi Rüya gülerek.

"Kapıyı kilitledik sanıyordum" dedi Çağla sessiz bir şekilde. "Cesur'un hatası - kapatmamış"

"Bizimkiler o kadar kendinden geçmiş ki kapının açıldığını bile fark etmedi birkaç saniye" diye uğraşmaya devam ediyordu Rüya.

"Rüya ya" diye hayıflandı Çağla.

"Yalan mı? Yaman boğazını temizlemeseydi geldiğimizi bile anlamayacaklardı." dedi Rüya makarnadan bir kaşık daha alırken.

Karışık KasetHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin