Bu aralar bölümleri arası çok açılmadan arka arkaya gönderiyorum fark ettiniz mi? Umarım bozulmadan böyle devam edebilirim ashövsşçsd
Lafı fazla uzatmıyorum, sizi bölüme uğurluyorum fakat yorumlarınızı ve oylarınızı merakla beklediğimi unutmayınız efendim. Keyifli okumalar<3
*
*
*
Feyza yatak odasına girdi, yatağın çarşafını kontrol etmek için aceleciydi. Önceki gün dergahtaki hanımlarla beraber evi hazırlamak için geldiğinde içi yana yana kendi elleriyle sermişti bu yatağa çarşafı.
Yorganı kaldırdığında gördüğü çarşaf ise beklediğinden farklıydı. Dün serdikleri beyaz çarşaf yoktu, nevresimler değişmişti. Göğsü daraldı Feyza'nın. Gözyaşları akmakta hiç gecikmedi. Sabah annesiyle geldiğinde salondaki battaniyeyi gördüğünde aynı yatakta bile yatmadıklarına o kadar emin olmuştu ki başka bir olasılığa ihtimal bile vermemişti. Ama şimdi gerçekler yüzüne bir tokat gibi çarpmıştı işte. Kimsenin doğru düzgün yüzüne bile bakmayan Cüneyd, o aptal kıza dokunmuştu demek.
Tabi Feyza; Zeynep'in gece toz toprak içindeki kıyafetleriyle yattığı için nevresimleri değiştirdiğini bilemezdi.
Yere, yatağın dibine çöküp hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı. Ne yapacağını bilemiyordu. Çaresizdi. Daha dün gelen köylü kızı nasıl Cüneyd'e eş olabilmişti? Daha hiçbir şey bilmeyen, yol yordamdan habersiz bir kızdı Zeynep. Nasıl olmuştu da onu dergahın geleceği Cüneyd Efendi'ye layık görmüşlerdi?
Birkaç dakikanın ardından toparlandı. Hem yakalanma korkusundan, hem de pes etmeme gayesinden... "Sen kim Cüneyd kim Zeynep?!" diye mırıldandı. Yapacak bir şeyler olmalıydı. Yatağına aldıysa bile gönlüne almadan bitirecekti bu evliliği. Cüneyd'i kimseye yar edecek değildi.
Ayağa kalkıp etrafa bakındı. İz bırakmaması gerekiyordu. Yatağı düzelttikten sonra aşağı inerken kafasında çoktan bir plan kurgulamıştı bile. Annesinin getirdiği macun tahmin edilenin aksine bir işe yarayacaktı. Cüneyd madem o kıza dokunmuştu, bu macunun varlığı ile kız onu beğenmemiş gibi gözükmesini sağlayabilirdi.
Hatırına kızın sabahki halini getirmeye çalıştı. Battaniyeyi gördükten sonra bir şey olmadığına o kadar inanmıştı ki kıza hiç dikkat etmemişti. "Ah aptal Feyza" diye mırıldandı dişlerini sıkarken.
Bulduğu macunu salonda göz önünde bir yere yerleştirirken kızın sabahki halini tahayyüle çabalıyordu hala. Kız oturup kalkarken canının yandığına dair bir emare göstermiş miydi?
***
Birgül Levent Bey'den gelen çağrıyı yüzünden silinmeyen tebessümle yanıtladı. İçinden olumlu bir haber gelmesi için ettiği dualar boşa çıkmamıştı. Levent Bey bir saat içinde Zeynep'i okula getirmelerini söylemişti. Okul müdürü hanım Zeynep'in sınava girmesine razı olmuştu. Başarılı olursa diploma alması için Zeynep'i örgün eğitimde gösterecekti.
Telefonu kapatır kapatmaz yengesine güzel haberi veren Birgül, bir an önce Zeynep'i almaya gitmek için sabırsızlanıyordu. Meryem'in başörtüsünü yapmasının ardından heyecanla evden çıkıp Zeynep'in evine telaşla yol aldılar.
***
Ne okuldan ne sınavdan haberdar olan Zeynep, yaptıkları yolculuğun sonuna geldiklerini ancak Cüneyd arabayı park ettiğinde anladı. Oyunbaz pırıltıları gözlerinde taşıyan Cüneyd kendisine döndüğünde etrafa bakınmakla ve çevreyi algılamaya çalışmakla meşguldü. Burası ne dergahın çevresine benziyordu ne Levent Amca'ların mahallesine. Yine de çevrede cübbeli erkekler olmasa da hanımlar genellikle tesettürlü olduğundan yabancılamamıştı.
![](https://img.wattpad.com/cover/373047466-288-k456388.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Muhafız| CünZey
FanfictionKâinatta ne varsa hepsi vehim ve hayal, Yani aynalara vuran akisler veyahut gölgeler.