Bölüm 4 ° PİKNİK °

18 1 0
                                    

Artık denizin dalgaları gibi savruluyorduk.

Biz savruluyorduk.

Hepimizin sonu böyle olacaktı ben bunu hissediyordum.

Ayaklarımın yerden kesildiğini hissetmem kaç saat önceydi onu bile hatırlamıyordum.

"Ayşe iyi olacak mı abi?" diye bir soru kulağıma geldi.

Hastahanenin koridorunun en ücra köşesinde oturmuş ellerim başımın üstünde ağlayarak yere odaklanmıştım.

Saatlerdir burada bekliyorduk. Herkes berbat bir haldeydi.

"KIZIM! OĞLUM! AYŞE NASIL?!" sese doğru baktığımda yengem ile dayım buradaydı. Zoraki bir şekilde Ayağa kalkıp Koşarak dayıma sarıldım.

" ilaç içmiş yen-ge" Diyip tekrar hıçkırıklar eşliğinde ağlamaya devam ettim.

Dayım beni teselli ederken gözlerimi kapatmıştım. Bir süre sonra kulağıma bir ağlama sesi daha geldi. Dilara...

Demir abim hepimizden daha beterdi. Hepimizden uzakta oturmuş elleri yumruk olmuş ve oturmuş ağlıyordu. Çok dağılmıştı.

Ayağa kalkıp yanına gittim. Önünde diz çöküp ellerini ellerimin arasına aldım.

"abi? Yapma. İyi olacak Ayşe merak etme" dedim teselli etmeye çalışarak.

" Beste çok ilaç içmiş... Zehirlenmiş hemde nasıl. Ya doktorun dediğini duymadın mı? Biz müdahale etmeye çalışırız ama çok zehirlenmiş." dedi ve elini duvara vurdu. Elini tutup konuştum.

"hayır benim arkadaşım çok güçlü biri. Sen emin ol o iyi olacak." dedim kararlılıkla.

"olur demi? İyi olur Ayşem" dedi gülümseyerek kafamı salladım. O sırada bir ses geldi.

"Ayşe Duran'ın yakınları!" doktorun bize doğru gelişi ile Demir abi ile benim koşarak ona doğru gitmemiz bir oldu.

" Biziz! Nasıl Ayşe? İyimi o? İyi değil mi?" dedi Demir abi.

"sakin olun lütfen. Ayşe hanım geldiği zaman çok zehirlenmişti. Şuan durumu iyi. Normal odaya birazdan alırız ama yarına kadar burada istirahat etmesi gerekiyor." diyen doktorla hepimiz sevinçten dört köşe olmuştuk.

"kızımı ne zaman görebilirim?" diyen Züleyha ablaya göz devirdim. Ne yüzle buraya geldiğini bilmiyordum.

"birazdan normal odaya aldıkları zaman görebilirsiniz ama çok yormamak şartıyla... Geçmiş olsun" diyen doktora gülümsedim.

Kısa bir süre sonra Ayseyi normal odaya almışlardı. Gözleri yarı baygındı

"ben giricem kızımın yanına" diyen Züleyha ablaya kaşlarımı çatsamda bir şey diyemedim. İçeri girdikten sonra bekledik.

Bir süre sonra çıkan Züleyha cadısına baktık. Sinirle çıkıp kapıyı sertçe kapattı. Ve hastaneden çıktı. Ne olmuştu?

Demir abi ile Leyla,oğuz,emre, ömer, Dilara girdiler içeri. Bende içeri girecekken aynı anda Enes ile girmeye çalıştık.

"çekil!" dedim sinirli sinirli.

"asıl sen çekilsene kızım!" diyen Enes Ardıla daha çok sinir olmuştum. Ben onu itmeye çalışırken o ise saçımın üstüne elini koymuştu. Birbirimizi iterken aniden bir şey olmuştu.

Rezillik!

İkimizde birden yere düşmüştük. Tabi benim saçlarımın hepsinin Enes Ardılın yüzüne dökülmesini saymazsak ve birde onun elinin benim belimde olduğunu saymazsak yan yana yerde yatıyorduk resmen. Tam bir rezillik.

YÜREK YANGINI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin