6.Bölüm 'Mutlu Kadın Nasıl Olunur?'

1.3K 97 73
                                    


***

Merhabalar. Bölüm sonlarımız hep heyecanlı yerde bitince işin özünü öğrenmeniz için acele etmek istedim. Yeni bölümümüz yetişkin ögeler barındırdığı için lütfen bu uyarımı dikkate alın. Yetişkin ögeler barındıran hikayeleri sevmeyen okurlarımı esefle uyarmak zorundayım.

Keyifli okumalar :)

***

Hafsa'dan

"Cengiz haftalardır gelmiyor eve. Yine gelmeyecek herhalde. Bu hafta sonu gelebilirsin."

Telefonu gülümseyerek kapatıp iş yerinden çıktığımda benden mutlusu yoktu. Sıkıcı, yoğun ve yüksek dozdaki iletişim dolu bir haftayı daha geride bıraktığım için keyifli sayılırdım. Yeni iş arkadaşlarım hiç ummadığım kadar sıcakkanlı davranarak beni şaşırtıyorlardı. İlk geldiğim hafta Betül ile konuşmama yapmıştım ve buna rağmen o bile benimle iletişim kurmak için can atıyor gibiydi. İnsanlara güvenme konusunda zamana ihtiyacım olunca yakınlaşma konusunda oldukça yavaş adımlar atmaktan yanaydım. Diğer türlü güvenli alanımdan çıkıyormuşçasına huzursuz olup daha çok sessizleşiyordum.

Eve geçene kadar keyifli birçok müzik dinleyip moralimi yükselttim. Bugün hafta sonuna adım attığım o güzel gündü. Cuma günlerine her zaman ayrı aşık olmuştum ama Eskişehir'e geldikten sonra daha da aşık oldum. Aile evinde olduğum gibi baskılayıcı günler yaşamıyordum. Evimde, yalnız ve huzurlu hafta sonları geçirdiğim için dört gözle evime ulaşmak istiyordum. Cengiz'in işleri de yoğun olunca keyfimden dört köşe olmuştum.

Cengiz iyi biriydi. Onun yanında değişen duygularımı örtbas edemediğim için gelmemesini umarak kendimce önlem alıyor olmam beni kötü biri yapar mıydı? Onun cazibesine kapılıp gideceğim diye ödüm kopuyordu. Kendi hayal dünyamdan çıkmak istememe sebebim de buydu işte. Kötü sonuç getirebilecek gerçeklerden kaçmak en iyi seçenekti her daim.

Eve varınca üstümü değiştirip aç karnımı doyurdum önce. Ortalığı toplayıp evle ilgili yapmam gereken basit temizlik işlerini hallettim. En önemlisi çamaşırlar olmuştu. Tek kişi olunca birikmeyen kirli sepetini bir haftanın sonunda devirip makinaya atmış olduğum için mutluydum. Annem yüzünden makinayı çalıştırma konusunda pintinin tekine dönüşmüştüm işte.

Çamaşır işinden sonra gün içinde bulduğum heyecanlı filmi açıp on bire kadar televizyon başında miskin miskin zaman geçirdim. Yatmadan önce telefonuma gelen mesajları yanıtlarken Cengiz'in ismini görmemle şaşırmadan edemedim.

"Uyudun mu?"

"Henüz değil."

Sabırsız bekleyişim ardından neyse ki aktif olan Cengiz fazla bekletmedi. Bir dakika içerisinde mesaj attı.

"İyi geceler dilemek istedim sadece. Dikkat et kendine."

Telefonu tutan parmaklarım titredi sanki. Yüzümdeki gülümsemeyi ise silmeyi beceremedim. Cengiz'in bir mesajı beni bu denli dize getirirse kendisi kim bilir neler yapar. İyi ki gelemiyordu iyi ki...

"Teşekkür ederim. Sana da iyi geceler."

Sonuna eklediğim tatlı bir gülümseme emojisi ile mesajımı gönderdim. Telefonu elime alarak odaya çıkarken aklımdan geçen düşünceleri silmekte epey zorlandım. Daha doğrusu aklımdaki düşünceleri silmek istemiyordum. İki haftadır görüşmediğimiz için bedenimdeki tutku gittikçe dayanılmaz bir hal almıştı. Yalnız olmanın keyifli yanlarından yararlanmak varken kendimi kısıtlayıp durmak aptallık gibi geliyordu. Ondan uzak durmam gerektiğini bilmeme rağmen bu sefer de yapamadım.

İçten İçeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin